Çarşamba Tarihi Eserleri ilgi bekliyor

Çarşamba’da bulunan çoğu tarihi kalıntıların kaderine terk edilmesi akıllarda soru işaretleri oluşturuyor. İlçe de sadece Çivisiz cami ve Su Değirmeninin tadilatının yapılması ile kaderine terk edilen diğer tarihi bina ve varlıkların akıbeti merak konusu

Haberin videosu için tıklayınız...

'Tarihi kalıntılar altın arama alanı oldu'

Çarşamba İlçesinin tarihi yapılarla dolu olması nedeni ile hemen her seçim öncesinde adayların gündemde ilk sırasını oluşturan tarihi yapıların adeta kaderlerine terk edilmesi sonrası vatandaşların tepkileri de artmaya başladı. Çoğu vatandaşlar, tarihi kalıntıların bulunduğu alanları altın ve tarihi eser arayıcıları kaza kaza bitiremediler. Devlet bu alanları sit alanı ilan etmesine rağmen hiç bir çalışma başlatılmaması akıllarda soru işaretleri oluşturuyor ifadelerini kullandılar.

'Sadece Çivisiz cami ve Su Değirmeni onarıldı'

İlçe merkezinde bu güne kadar sadece Çivisiz Camiinin restore edildiğini belirten vatandaşlar, Çarşamba Belediye Başkanlığının sitesinde de yer alan, İlçenin Kültür Tabiat Varlıkları; ilk Tunç çağı yerleşmeleri olan üç adet höyük, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı döneminden kalma bir çoğu ahşap 15 cami, ilçe merkezinde halen kullanılan 1 bedesten, 1 hamam, ilçede kaynağı pek açıklık kazanmayan fakat insanların günden güne kutsallaştırdığı 18 tekke ve ziyaret yeri, 3 adet yeraltında eski kent kalıntıları, 3adet şehit mezarlığı, 7' si koruma altına alınmış bir çok anıt ağaç, 2 kuyu tası, 35 ahşap ev, bir çok mağara, şelale, mesire yerleri, kumsallar ve av sahaları bulunmaktadır.

'Çarşamba ilçe ve köylerinde ki tarihi varlıklar'

Çarşamba'da mevcut olan kültür ve tabiat varlıklarının bulundukları yerlerden bazıları şöyle sıralanabilir:  

HÖYÜKLER: Tepecik ve Kilise tepe : Beyyenice ( İlk Tunç çağı yerleşmesi vardır.) bölgesinde,  Tünbü Tepe: Eğnel köyü, Derelik Mahallesi ( İlk Tunç çağı yerleşmesi vardır.) köyünde bulunmakta olup bu güne kadar hiç bir çalışma yapılmamıştır.

Yine İlçe merkezi ve köylerimizde ise Camiler ise şöyle sıralanabilir;  

Göğceli camii- Çay mahallesi göğceli mezarlığı, Değirmenbaşı camii - Kirazlık çay Mahallesi Değirmenbaşı Caddesi, Rıdvan bey camii - Orta Mahalle, Yeni (Keten ) camii - Orta Mahalle, Abdullah Paşa camii - Sarıcalı mahallesi (Bu camimiz daha sonra yıkılarak yerine büyük bir cami inşaa edilerek halen aktif oalrak ibadete açık kullanılmaktadır. Yine Karagöz (Ahşap) Camii - Aşağı Donurlu Köyünde, Zeyfelli (Mezarlık - Ahşap) Camii -Kaydan Köyümüzde, Turgutlu (Çivisiz - Ahşap) Camii - Turgutlu, Şeyh Habil (Çivisiz-Ahşap)  Camii - Yaycılar olarak hiç bir

TÜRBELER (Tekkeler): Yeşil Tekke - Dikbıyık A.Güzpınar Mahallesi, Çıban Tekkesi - Dikbıyık A.Güzpınar Mahallesi, Semail Tekkesi - Ahubaba Köyü, Yeşil Tekke -Beyyenice Köyü, Ülfi Tekkesi - Karaağaç Köyü, Sarlık Tekkesi - Sefalı Köyü, Yel Tekkesi - Yeni Karacali (ağrı ve sizi, yel girmesi hastalığına şifa bulmak amacı ile ziyaret edildiği söylenmektedir.), Gazi Hasan Bey Türbesi- Ordubaşı köyü (İki kardeşi ile birlikte Orta Asya' dan savaşa geldiği, burada şehit düştüğü ve savaşta kullandığı kılıcın türbesinde bulunduğu söylenmektedir.)

 DOĞAL ALANLAR: Eski kent-Kilise kalıntıları - Gülören köyü (5 dönüm alana yayılmış kalıntıların Bizans dönemine ait olduğu söylenmektedir), Sivritepe' de tarihi yer altı çarşısı –Karakaya köyü, Göller mevkii toprak altında eski kent kalıntıları- Kürtün de ki doğal alanlar hala kaderine terk edilmiş vaziyette ilgi beklemeye devam ediyor.

Yine Çarşamba İlçesi Merkezi ile Köylerinde olmak üzere kaderine terk edilen Su Değirmenleri; Su Değirmeni - Konukluk köyü, Porsuk Köyünde ve geçtiğimiz yılarda Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar tarafından Kirazlıkçay Mahallesinde bulunan Su Değirmeni Kitap okuma evi ve Yazlık Çay ocağı olarak kullanıma açılmış olup halka farklı görüntüsü ile hizmet vermeye devam ediyor.

İlçe merkezi ile köylerimizde bulunan diğer sivil yapılar ise şöyle sıralanıyor.  Büyük bedestan Orta Mahallede, Eski hamam Yeşilırmak kenarında atıl ve bakımsız olarak kaderine terk edilmiş durumda bulunuyor. Anıt ağaçlar bölümünde ise (Anıtlar kurulu tarafından tescillenip, koruma altına alınan ağaçlar ağaçlarımız olup bunlar da Çay Mahallesi Canlı Sokakta, Çay Mahallesi Göğceli Mezarlığında, Kirazlıkçay Mahallesi Değirmenbaşı Caddesi (Değirmenbaşın'da ki meşhur Değirmenin su olukları üzerindeki bulunan Çınarın altında Arap Dede'nin mezarı bulunduğuna inanılmaktadır .), Kızılot Köyünde bulunan birer Çınar ağacı koruma altına alınırken, Yine Kızılot Köyünde bulunan 3 adet Dışbudak ağacı  koruma altına alınmış durumda bulunuyor.  

İlçemizde yine çoğu vatandaşımızın bilgisi bile olmayan Mağaralar bulunmaktadır. Bu mağaralar Kestane pınar ve Ulupınar Köyleri merkezinde bulunmakta olup ilgi beklemektedir.

'Tarihi varlıklara olan ilgisizlik Vefasızlık'

Tüm bu saydığımız tarihi varlıklar içinde sadece ve en geniş çapta tamirat ve onarım ile turistlerin ilgi odağı haline getirilen bir tarihi eser olarak Çivisiz Camii onarımdan geçirilmiş olması ve diğer tarihi eserlere ilgisiz kalınması konuya vakıf olan vatandaşlar tarafından tarihe olan saygısızlık olarak algılanmaya ve devlet kurum ve yetkililerinin restorasyon ve bakımının yapılarak halkın ve turistlerin hizmetine açılarak ilçeye büyük gelir ve tarihe büyük saygının göstergesi olarak çalışmaların başlatılması gerektiği dillendiriliyor.  

 

'Yeşilırmak kenarında ki Tarihi Hamamın çilesi bitmiyor'

Yine İlçemizde 2011 yılı sonlarında yol açma çalışmaları ile birlikte tarihi hamam ortada yapa yalnız kalırken hiçbir tadilat girişiminin olmaması bir kere daha gündeme geldi. Belediye veya Vakıflar Müdürlüğünün Tarihi Hamamını onararak eski görünümüne kavuşturulması için vatandaşlar yapılacak çalışmaları beklediklerini ve bu tarihi alanın yok edilmemesi gerektiğini dile getirdiler.

 

'Tarihi Hamamı sarmaşıklar sardı ama devlet sarmadı'

Yıl oldu 2014 ve hala hiçbir bakım ve tadilat yapılmayan Tarihi Hamam kaderine terk edilmiş bir durumda sonunun gelmesini bekliyor. Tarihi hamamın dış tuğlaları zamanın getirdiği yorgunluğu ve çektiği acıyı, üzerini saran sarmaşıklarla adeta yansıtıyor. Tarih kokan bu yapı üzerinde ki yorgunluğa rağmen zamana adeta meydan okurcasına hala dimdik ayakta durması görenleri de şaşkınlığa sevk ediyor. Bu eserin böyle dimdik ayakta iken onarılması gerekmez mi?  Hamamın havalandırma deliklerinden içeri bakıldığında şehir çöplüğünden farksız olduğu  görünen bir manzara, insanın içinde bir burukluk, üzüntü yaratmıyor değil. Yapının onarılması için ne yapmak gerek, gelişen ve güzelleşen diye övündüğümüz, Çarşambamız tarihine sahip çıkamıyorken, gelişmek ve güzelleşmek demek sadece çevre’nin güzelleştirilmesi mi demek? Elimizde olan güzelliklerin ve tarih kokan yapılarımızın değerini bilmedikten sorarım size gelişen Çarşamba sizce hangi Çarşamba’dır.

'Düğün Salon sahipleri yıllarca korudu ama...'

Tarihi Hamamın bu günlere gelmesini sağlayanlardan birisi ise Boğaziçi Düğün Salonu sahipleri. Bu gün o salon sahiplerinden birisi MHP Çarşamba Belediye Meclis Üyesi olan Ahmet Çamur yıllarca bu alanı düğün salonu içine alarak bir bakıma koruma altına almış ancak yaklaşık 2 yıl önce yol çalışması nedeni ile düğün salonu bu alandan çıkınca tarihi hamam yine kaderine yapa yalnız terk edilmiş durumda gelecekte ne olacağını bekliyor. Çarşambalılar ise bu tarihi hamamın bir şekilde restore edilerek ya kullanıma açılmasını veya sadece görsel olarak turistlerin ziyaretine açılarak tarihi bir mekan olarak kullanılmasını bekliyor.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Çarşamba Haber Haberleri