İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DOKAP) taraflarınca imzalanan ''Organik Havzalarda Organik Üretimin Geliştirilmesi Projesi" kapsamında hazırlanan 3 bin 328 adet organik sıvı gübrenin dağıtımı yapıldı.
''Organik Havzalarda Organik Üretimin Geliştirilmesi'' adlı proje hakkında konuşma yapan Çarşamba İlçe Tarım ve Orman Müdürü Osman Akman, "Bundan 15 yıl öncesinde başlayan organik tarım serüvenimiz, gittikçe çığ gibi büyüyerek bu durumlara geldi. Bugün de gerek Tarım Bakanlığı'mızın gerekse Samsun ve Çarşamba'nın yerel dinamiklerinin organik tarıma inancının artması bizleri umutlandırdı ve mutlu etti. Malum içinde bulunduğumuz Covid-19 hastalığından dolayı ciddi manada organik ürünlere talep arttı. Fındık üreticilerimizin de bu talepten maddi anlamda ciddi fayda sağlayacağını ve sağlaması gerektiğini düşünüyoruz. Bakanlık olarak bu konuda elimizden gelen her türlü desteği ve yardımı yapmaya gayret gösteriyoruz. Bundan sonra da bu desteklerimiz ve çalışmalarımız bakanlığımızın talimatları doğrultusunda devam edecektir" dedi.
"Fındığın yüzde 16'sı ilimizde üretiliyor"
İl Tarım ve Orman Müdür Yardımcısı Bekir Karaosmanoğlu, "Bildiğiniz üzere fındık, bölgemizin en önemli tarım ürünlerinin başında geliyor. Türkiye'de üretilen fındığın yüzde 16'sı ilimizde üretilmektedir. Bu üretim içinde organik fındığın payı 37 bin 500 dekar alanda yaklaşık 6 bin 500 ton civarındadır. Samsun ili Çarşamba ve Terme ilçelerinde çevreye karşı daha duyarlı olmak ve üreticilerimizi organik üretim konusunda bilinçlendirmek için 5 dekar ve üstü alanlarda organik fındık üretimi yapan üretici birliklerine kayıtlı 607 çiftçimize, arazi hektarına bağlı olarak en az 20 litre olmak üzere bugün burada 3 bin 328 adet organik sıvı gübre dağıtımı yapacağız. Üreticilerimize bol kazançlar diliyorum" şeklinde konuştu.
Organik tarımın önemine ve fiyatındaki değişimlerine vurgu yapan Çarşamba İlçe Kaymakamı Doç. Dr. Şükrü Yıldırım ise, "Malum yaklaşık 7-8 aydır tüm dünyada pandemi olarak tanımlanan bir salgın var. Bu salgın bütün hayatımızı etkiledi. Bu dönemde ön plana çıkan iki sektör var. Biri sağlık sektörü diğeri tarım ve hayvancılıktır. Ne kadar vazgeçilmez olduğunu bu salgında çok güzel bir şekilde ispat etti. Organik deyince tabi kimyasal ve biyolojik herhangi bir katkının olmadığı tamamen doğal bir katkılar akla gelir. Şu an da kıymeti bilinmese bile birkaç yıl sonra bu organik gıdaların yüksek olacağına inanıyorum. Dünyadaki toplumlar gıdaları alırken de kimyasal, biyolojik bütün katkı maddelerine bakıyorlar ama organik olduğu zaman da bunun değerinin birkaç misli olacağını biliyorlar. Bunun markalaşması, marka kimliğini koruması burada çok önemlidir. Yani marka olabilmek bu anlamda öne çıkıyor. Burada bizim birlik başkanlarımızın, derneklerimizin mücadeleyi sonuna kadar sürdürmesi lazım. Burada bir yılgınlık olamaması lazım, uzun vadeli düşünmek lazım. Marka olduğu zaman artık bunun bir satış ve fiyat sorunu olmayacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Program, konuşmalar sonrası çiftçilere organik sıvı gübrelerin dağıtımı ile son buldu.
Çarşamba'da organik gübre dağıtımı
Samsun’un Çarşamba ilçesine bağlı Gökçeçakmak Mahallesi'nde ''Organik Havzalarda Organik Üretimin Geliştirilmesi'' adlı proje kapsamında organik gübre dağıtımı gerçekleştirildi.