Çinkonun bitki, hayvan ve mikroorganizma dokularının büyümesi, çoğalması ve yenilenmesini sağlayan, vücudumuzda çok fazla enzimin yapısında yer alan elzem bir mineral olduğunu dile getiren Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, “Çinko vücudumuzun karbonhidratları, protein ve yağları kullanmasında etkin bir rol oynamaktadır. Özellikle protein katlanmasına yardımcı olarak biyolojik aktif moleküllerin oluşumunu sağlamaktadır.” dedi.
ÇİNKO EKSİKLİĞİNİN OLUMSUZ SONUÇLARI
Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, çinko eksikliğinin olumsuz sonuçlarını şöyle sıraladı; “Ağır büyüme geriliği, İmmün fonksiyon bozukluğu, Diyare, Alopesi, Yara iyileşmesinde gecikme, Tat duyusunda azalma, İştahsızlık, Göz ve deri bulguları, Davranış değişiklikleri ve Cinsel olgunlaşmada duraksama”
Hafif düzeyde çinko eksikliklerinin özellikle gelişmekte olan ülkelerde yaygın görülen ve birçok sağlık sorununu beraberinde getiren bir tablo olduğunu kaydeden Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, “Bu durumda yapılan çinko desteği fiziksel, nörolojik ve psikolojik gelişmeyi iyileştiren yaşamı tehdit eden enfeksiyonların sıklığını azaltmaktadır. Ağır çinko eksikliği tablosu; diyette yetersiz alımdan çok, genetik bozukluk, ağır yanıklar ve uzamış diyare gibi artmış çinko kaybı durumlarında gelişmektedir.
Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, çinko eksikliği açısından riskli grupları ise şöyle anlattı; Süt çocukalrı ve çocuklar, Adölesanlar, Gebe ve emzikli kadınlar, Tek başına parenteral beslenen hastalar, Malnütrisyonu olan diyaresi olanlar, Orak hücre anemisi olanlar ve Vejeteryanlar. “
ÇİNKO GEREKSİNİMİMİZ NE KADAR?
Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, daha sonra şunları söyledi; İnek sütünün çinko miktarı anne sütüne oranla daha yüksek olmasına rağmen; bunun \%32’si kazeine ve \%63’ü kalsiyum fosfata bağlı olduğu için anne sütüne oranla emilimi daha az olmaktadır. Anne sütünün emilimi hem inek sütünde hem de inek sütünden hazırlanan formülalardan daha yüksek olmaktadır. Soya bazlı formülalarda ise en düşük düzeyde emilim vardır. 0-1 yaş bebeklerin çinko gereksinmesi 2 ile 3 mg arasında değişmektedir.RDA yetişkinlerdeki günlük gereksinmeyi kadınlarda günlük 12mg erkeklerde ise 15 mg olarak belirlemiştir. Bu durum gebelikte 15 mg emziklilikte 19 mg olarak belirlenmiştir.
En iyi kaynakları; kırmızı et ve kabuklu deniz ürünleri ile karaciğer gibi hayvansal kaynaklı besinlerdir. Vücudun çinkodan yararlanması özellikle çinko emilimini kolaylaştıran sistin ve metiyonin amino asitlerinden zengin et, deniz ürünleri ve yumurtada artmaktadır.
Orta düzey kaynakları; fındık, fıstık gibi kuruyemişler ve kurubaklagiller çinkodan zengin bitkisel kaynaklardır.
Tahıl ve bitkisel proteinlerdeki yüksek fitat içeriğini çinkonun emilimini olumsuz yönde etkilemektedir.
Günlük ortalama 15 mg çinko alımı için; 3 yumurta büyüklüğünde köfte veya 6 yumurta büyüklüğünde tavuk eti, 1 kase yoğurt veya cacık, 2 karper kadar peynir, 1 su bardağı süt, 50 gram badem veya fıstık, 3 ince dilim ekmek yeterli çimko alımını sağlayabilmektedir.^