Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Sözcü İbrahim Kalın, Türkiye’nin ekonomik bir savaştan yana olmadığını belirterek, kurda yaşanan düşüşün devam edeceğini söyledi.
"Türkiye hiç kimseyle ekonomik savaştan yana değildir"
Amerikan yönetiminin son günlerde gayrimeşru irrasyonel bir takım tedbir ve tepkileri neticesinde döviz kurunda dalgalanmalar yaşandığını kaydeden ve bu dalgalanmaların Türk ekonomisinin bünyesi ile objektif ve nesnel şartları ile bir ilgisi olmadığını, büyük oranda bir ekonomik savaş ve psikolojik algı operasyonu çerçevesinde adımlar atıldığını kaydeden Kalın, "İlgili bütün kurumlarımızın, iş çevrelerimizin aldığı tedbirler, milletimizin bu konuyu sahiplenmesi neticesinde iyiye doğru bir gidişin dün itibariyle başladığını görüyoruz. Türk ekonomisinin temelleri, bünyesi sağlamdır" diye konuştu.
Türkiye’nin kimse ile bir ekonomik savaştan yana olmadığını ifade eden İbrahim Kalın, "Fakat kendine yönelik bir saldırı olduğunda buna tepkisiz kalması düşünülemez. Sadece Türkiye’den değil, Avrupa ülkelerinden Rusya’ya, İran’dan Amerika’daki pek çok çevreye kadar Trump yönetiminin ek vergi veya Türk lirası ile ilgili tepkilerin gelmeye devam ettiğini görüyoruz. Türkiye serbest piyasa kurallarına bağlı bir şekilde dünya ekonomisine entegre olmaya devam edecektir. Özellikle Trump yönetiminin zaman zaman iç siyasi sıkışıklıktan kaynaklanan refleksle dışarıda bir takım gerginlikler başlattığını görüyoruz. Şu ana kadar Amerikan yönetiminin bu manada Meksika, İran, Çin, Kore, Rusya, Küba, NATO, Almanya gibi ülkelerle veya kurum ve kuruluşlarla bir takım gerilimler içine girdiğini gördük. Biz ilgili bütün kurumlarımızın alacağı tedbirlerle Türk ekonomisindeki normalleşmenin daha da güçleneceğini öngörüyoruz" şeklinde konuştu.
"Çok taraflı ve özgürlükçü bir ekonomik sistemden yana olduğumuzu ifade etmek istiyoruz"
İşsizlik oranındaki düşüş ve istihdamdaki artışa dikkat çeken Kalın, "Özellikle 15 yaş üstü ve daha yukarı yaşlarda işsizlik oranında yüzde 9,7 gibi bir hedef tutturulmuş durumda. Bu ekonominin de istihdam noktasında olumlu bir seyirde olduğunu teyit etmektedir. Amerikan yönetiminin ve başkalarının kısıtlayıcı veya engelleyici zihniyetine karşı biz Türkiye olarak ayrıca komşularımız ve diğer ekonomilerle birlikte çok taraflı ve özgürlükçü bir ekonomik sistemden yana olduğumuzu ifade etmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Bazı Amerikan ürünlerine ek vergi getirilmesi konusunda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkartıldığını kaydeden Kalın, "Bu tepkiyi vatandaşlarımızın da sahiplendiğini görüyoruz. Türkiye hiç kimseyle ekonomik savaştan yana değildir. Fakat kendine yönelik bir saldırı söz konusu olduğunda da kurumları, devleti, milleti, iş çevreleri ile bu saldırıları püskürtmek için gereken tüm adımları atacaktır" açıklamasında bulundu.
"Kilit noktadaki toplam 50 teröristin etkisiz hale getirildiğini görüyoruz"
Özellikle PKK ve FETÖ terör örgütlerine karşı mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini belirten Kalın, "Dünyanın neresinden gelirse gelsin ulusal tehditlere karşı biz etkin politikalarımızı bundan sonra da devam ettireceğiz. Özellikle PKK terör örgütüne karşı son dönemde ciddi mesafelerin alındığını müşahede etmekteyiz. 2018 yılı içinde kırmızı listeden 7, mavi listeden 5, yeşil listeden 4, turuncu listeden 4, gri listeden de 30 olmak üzere kilit noktadaki toplam 50 teröristin etkisiz hale getirildiğini görüyoruz. İkna çalışmaları çerçevesinde 2018 yılında örgüte katılım 61 kişi ile sınırlı kalmıştır ve bu 30 yılın en düşük rakamıdır. Terörle mücadele konusunda da netice alıcı somut adımlar atılmaya devam ediliyor. Suriye ve Irak’ta, Kandil’de, Mahmur’da, Sincar’da veya başka yerlerde Türkiye’ye dönük tehditleri bertaraf etmek için mücadelemiz devam edecektir" dedi.
"Katar’ın Türkiye’nin yanında olduğunun işaretidir"
Katar Emiri’nin Türkiye’ye gelmesini değerlendiren Kalın, "Bu aynı zamanda Katar’ın Türkiye’nin yanında olduğunun işaretidir. Bu diplomasi trafiği çerçevesinde kendi talepleri üzerine Cumhurbaşkanımızın Almanya Şansölyesi ile bir telefon görüşmesi olacak, yarın da yine kendi talepleri üzerine Sayın Macron ile Cumhurbaşkanımızın bir görüşmeleri olacak. Avrupa’da Trump yönetiminin bu engelleyici, kendilerince cezalandırıcı bir takım ekonomi politikalarına tepkinin giderek yükselmekte olduğunu işaret etmektedir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kırgızistan ziyaretine ilişkin bilgi veren Kalın, ayrıca Suriye ile ilgili devam eden Astana sürecinin üçüncü toplantısının eylül ayında Tahran’da yapılmasının planlandığını kaydetti.