7 Haziran’dan 1 Kasım’a doğru bir seçim yürüyüşü var. 1 Kasım’ı milat görenlerde var, aynı tablo olur diyenlerde var. Ama halk artık o kadar bitmiş ki bir an evvel seçim geçse de bizde işimize baksak diyenlerde var. Tabi gözler son seçim beyannamesini de açıklıyor. Ak Parti de üç aşağı beş yukarı aynı beyannameleri söyledi. 1 Haziran’dan daha değişik beyanname ile halkın huzuruna çıktılar. Şimdi bu beyanname 1 Kasım’da halkta nasıl karşılık bulacak? Bunu göreceğiz. Emeklileri yılda 1.200 TL verilmesi, asgari ücretin 1.300 TL’ye çıkarılması, esnafa kredilerin açılması, gençlere faizsiz kredi verilmesi, 1 Kasım’da Samsun ve Türkiye’de ne kadar etkili olacak? Ama bazı görüştüğüm kamudaki taşeron işçilerle bizleri ikiye bölmüşler. Geri hizmetlerde görev yapanları kadrodan çıkarmışlar. “Masa başındaki taşeronlar ile temizlik görevlileri arasındaki fark nedir de bize yansımadı? Burada bir ayrımcılık yok mu?” Diyerek dertlerini dile getiriyorlar. Benim görüşüm tabi ki hepsinin kadroya alınması. Başbakan Ahmet Davutoğlu ilk mitingini Samsun’da yaparak seçim başlangıcını verdi. Ama miting meydanındaki kalabalık acaba başbakanı memnun etti mi? Bunu sorduğumuz da mitingin önceki mitinglerden daha düşük olduğunu gördük. Yani millet 1 Haziran’dan beri bayağı kızgın. İstikrar bir an evvel gelmeli. İşte 1 Kasım bunun için önemli. Bir yanımızda Suriye bir yanımızda her gün canımızı yakan terör eylemleri, ne millette ne de ülkede huzur bıraktı. İnşallah 1 Kasım milletin istediği gibi olur ve ülkemiz kaldığı yerden devam eder. Samsun’da ve ilçe teşkilatlarında daha fazla hevesin kalmadığı açıkça görülüyor. Hani ilk gün ki ruh gibi deniyor ya, bu günlerde o ruh yerini tamamıyla vurdumduymazlığa bırakmış durumda. Eskiden ekip çalışması vardı. Ev ev gezilir halkın yanında olunurdu. Dertler dinlenirdi. Şimdi ki kadrolara bir cümle söylesen bu da bize karşı diyorlar. Ben bunu biraz teşkilatların tecrübesizliğine bağlıyorum. Yani teşkilatlarda durum böylede şimdiki vekiller nasıl? Telefonlara bakmazlar ya da sen bizi eleştiriyorsun diye sitem ederler. Vekil olmuş veya da olacak kardeşim, milletin sizden bazı talepleri olacak. bu siyasetin doğasında var. Sizlerde bu talepleri vatandaşa iyi bir dille anlatmak zorundasınız. Ak Partide ilk gün ki ruh dediğimiz durum budur. İlk gün ki ruh halka beraber yürümek, tahammülsüzlüğü tahammüle çevirmek… Siz ilk gün ki gibi olun gerisi gelir. Ak partinin kurucuları devamında devam eder. Davaya gönül verenleri şimdiki teşkilatçılar, yanlarında gördüler mi hemen rahatsız oluyorlar. İşte sorun burada. İnşallah ilk gün ki ruh geri gelir. Hiçbir hesabı olmayan Ak Partililer göreve gelir. Halkla arasındaki gönül bağlarını kurarlar. Ak Partinin gerçek Ak Partililer ve milletle yönetildiği gün, ortada hiçbir sorun kalmadan, yoluna devam eder. İnşallah fazla geç olmadan bunun farkına varılır. Yoksa 13 yılda yapılanlar, bir kalemde birilerinin egosu yüzünden heba olup gitmez. Dileklerimle.