Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu, "Demirören hakkında soruşturma var" başlıklı yazısında, 13 federasyon hakkında yolsuzluk soruşturması başlatıldığını öne sürdü. Bu soruşturmanın içinde ise Türkiye Fuıtbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören'de var..
Bu bilgilerin AK Parti'yle yakın ilişkiler içerisinde bulunmuş bir kişi tarafından kendisine anlatıldığını iddia eden Mehmet Baransu bu kişinin Federasyonlardaki özellikle organizasyon ihalelerinin birilerine nasıl "fahiş fiyatla peşkeş çekildiğini"anlattığını iddia etti. İsmi sır gibi saklanan bu isim bahsettiği iddiaları belgeleriyle savcılıkla paylaşmış.
Yine Ak Parti'ye yakın bir isimle buluştuğunu anlatan Mehmet Baransu olayı şöyle anlatıyor;
''Bu görüşmemin üzerinden 24 saat geçmemişti ki yine AK Parti'ye yakın bir isimden telefon aldım. Katıldığım bir futbol programını izlemişti ve Başkan Yıldırım Demirören için "denizin bittiğini" iddia ediyordu. Söylediğine göre "Beyefendi" Demirören'le ilgili kararını vermişti.Bir gün sonra kendisiyle buluştum. Masasında muhtemelen yeni federasyon başkanlarının isimleri ve yönetim kurulları vardı. Onlarca isim kağıtlara yazılmıştı. Kendisi de bu makama talipti ve niyetini daha açıkça söylemişti. O da liste çalışmalarına başlamıştı.Aldığım bu bilgiler üzerine küçük bir araştırma yaptım. Hem yargı hem emniyet çevrelerinde TFF'yle ilgili bir dosyanın var olup olmadığını araştırdım. Aldığım bilgiler bir dosyanın, soruşturmanın olduğun yönünde. Ancak detaylar konusunda muhataplarım "ser verip sır vermediler." İçeriğin tamamen ne olduğunu bu yüzden bilmiyorum.Önceki gün aynı konuyla ilgili eski bir Federasyon Yetkilisi ve Beşiktaş Kulübü'nden üst düzey iki isimle görüştüm. Benzer bilgiler kendilerine de gelmiş. Demirören'in Beşiktaş yılları, naylon fatura konuları Ankara'nın yakın gündemindeymiş, federasyondaki usulsüz harcamalar da öyle."
Spor camiasına bomba gibi düşen Mehmet Baransu'nun bu iddiası sonunda Yıldırım Demirören'in nasıl bir tepki vereceği merak konusu oldu..
�ımızW��e��h��yorum. 3. çeyrekte mal ihracatımız yüzde 15’e yakın artış gösterdi. Şunun özellikle bilinmesi gerekir; Türkiye ne özel bir ülke ne de spesifik bir mal ile ihracatını artırıyor. Bugün itibarıyla tam 45 ülkeye ihracat rekoru kırmış durumdayız. Yıl bittiğinde bu sayı 80’i bulacak. Net ihracat, büyümeye 5 çeyrektir peş peşe pozitif katkı veriyor. 4. çeyrekte de bunu göreceğiz diye düşünüyorum. Avrupa’daki krize, Orta Doğu’daki sorunlara rağmen ihracatını pazar çeşitlendirerek artıran bir Türkiye var. Bugün ihracat artışında dünyada 3. olan bir Türkiye var. Büyümemizin motoru işte bu nedenle ihracat oldu."
Büyüme beklentilerinin pek çok ülkede aşağı çekildiği bir dönemde Türkiye ekonomisinin büyümeye devam ettiğine işaret eden Çağlayan, Avrupa resesyona girmişken, Japonya resesyona girmişken Türkiye'nin büyüdüğünü vurguladı. Çağlayan, "Fakat söylemeden geçemeyeceğim. Bizim Türkiye olarak hem iç talebin hem dış talebin katkısına ihtiyacımız var. İç talebin küçüldüğü, büyümeye destek vermediği bir ortamda dengeli ve kalıcı bir büyüme olamaz. İhracat 2012 yılında büyümenin lokomotifi oldu ama 2013’te ve sonrasında büyümenin sürdürülmesi için iç talep ve net ihracat kalemleri büyümeye aynı yönde destek vermeli. Büyümenin istikrarlı ve sürdürülebilir olması için Merkez Bankası’nın büyümeyi destekleyici adımlar atması gerekiyor" ifadelerini kullandı.