"Destek verilirse bambaşka yerde oluruz"

Türkiye Üstün Yetenekli Çocuklar Vakfı Başkanı Funda Ardıç, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in açıkladığı ‘Üstün Yetenekli Bireyler Strateji ve Uygulama Planı hakkında, bu çocuklar için atılacak her olumlu adımın kendilerini sevindireceğini söyledi.

 

Yıllardır konuşulan üstün yetenekli çocuklar hakkında, devletin bir politika belirleyip adım atacak olmasının iyi bir gelişme olduğunu belirten Türkiye Üstün Yetenekli Çocuklar Vakfı Başkanı Funda Ardıç, “Sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerin de sürece dahil edilmesini istiyoruz. Hep birlikte bilgi ve deneyimlerimizi kullanırsak, çocuklarımız ve Türkiye’nin geleceği için daha iyi olabilir. Türkiye’de tüm il ve köylerde çocuklar taranmalı. Yeteneklerine göre her biri yönlendirilip, ona göre eğitim almalı. Çocuklarımızın yönlendirilebilmesi için de ilkokul öğretmenlerinin dikkatli ve bilinçli olması gerekiyor” dedi. 20 yıl önce üstün yetenekli çocukların aileleri tarafından kurulan vakfın ayakta durması için çok çaba sarf ettiklerini, yasal olarak bağış alamadıkları ve vergiden muaf olmadıkları için sıkıntı yaşadıklarını söyleyen Funda Ardıç, “Maddi olanaksızlık nedeni ile vakfımızın bir mekanı bile yok. Küçük bir ofisimiz var ama ailelerle toplanıp sorunlarımızı konuşup, çocuklarımızın bir araya gelebileceği bir yer yok. Aileleri yönlendirecek bir sekreterimiz de yok. Telefonlar, cep telefonlarına yönlendirilmiş bir şekilde çalışıyor. Zaman zaman çocuklarımızı kendi evlerimizde toplayarak, aktiviteler yapmaya çalışıyoruz. Bir mekanımız olsa, daha çok kişiye ulaşarak, onların becerileri yönünde çeşitli faaliyetler yapabilirdik. Vergiden muaf olursak, bağışlar sayesinde çocuklara yönelik farklı organizasyonlar yapabiliriz. ‘Üstün yetenekli çocuk zekidir, kendini kurtarır, ekstra desteğe ihtiyacı yoktur’ gibi yanlış bir algı var. Bu çocukların sosyal olarak kendini ifade edebilmeleri için onlara destek olunması şart” ifadelerini kullandı.

 

"LİDERLER DE ÜSTÜN YETENEKLİ"

Üstün yetenek tanısı konulan bir çocuğun devlet tarafından hem kendisine hem de ailesine destek verilmesi gerektiğini açıklayan Ardıç, “Üstün yetenekli çocuk tanısını aileye, anneanne, babaanne hatta öğretmenlere bile anlatmalıyız. Eğitimciler de maalesef bu konuda bilinçli değiller. Çocuklar, herkesten çok hızlı öğrendiği için sınıf içinde uyum sorunu yaşıyorlar. Ama eğitim işini sağlam temellere oturtabilirsek 10 yıl sonra Türkiye bambaşka yerlerde olur. Liderlerin birçoğu üstün yetenekli, birçok işi başarmış kişiler. Bu çocuklarımızı duygusal olarak destekleyerek, zekalarıyla harmanlayacakları iyi bir birey olarak yetiştirmek bir devlet politikası olmalı” diye konuştu. 16 yaşında üstün yetenekli bir çocuğa sahip olduğunu, sanki bir bedende 2 insan büyütüyormuş gibi kendisini hissettiğini söyleyen Funda Ardıç, “Küçük bedenler, çok büyük fikirlere sahip. Her soruya cevap verebilecek bilgiye sahipler. Bu çocuklarımızın farklılaştırılmış eğitim alması, yetenekleri doğrultusunda yönlendirilmesi şart. Ayrıca bu çocukların okulu erken bitirebilme gibi bir şanslarının da olması gerekiyor. Yaşı gelmeden de üniversite okuma fırsatları olmalı” şeklinde konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Eğitim Haberleri