14 Kasım Dünya Diyabet Günü münasebetiyle Çarşamba Toplum Sağlığı Merkezi tarafından kan şekeri ölçümü yapıldı. Çarşamba Bulvar Caddesi üzerinde kurulan stantta vatandaşlara ücretsiz kan şekeri ölçümü gerçekleştirildi. Kan şekeri ölçümü sonrasında vatandaşları bilgilendiren sağlık merkezi yetkilileri ayrıca vatandaşlara Diyabet hastalığı konusunda bilgilendirici broşür verdi.
Diyabet hastalığı hakkında bilgiler veren Çarşamba Toplum Sağlığı Merkezi Başkanı Dr. Mehmet Akif Tapur, “Diyabet, insülin eksikliği veya insülin direnci sonucu kanda glukoz seviyesinin yükselmesine bağlı olarak gelişen yaşam boyu süren sistemik bir hastalıktır. Besinler, vücudun başlıca yakıtı olan şekere dönüşmek üzere parçalanırlar. Bu şeker kana geçerek kan şekerinin yükselmesine neden olur. Sağlıklı bireylerde insülin hormonunun yardımıyla kana geçen seker hücrelere taşınır. Diyabetli bireylerde insülinin yetersizliğinde veya etkisizliğinden dolayı seker hücre içine giremez ve kanda miktarı yükselir. İnsülin yapımından sorumlu hücrelerin harabiyetine bağlı olarak gelişen mutlak insülin eksikliği olan geçmişte "insüline bağımlı diyabet", "çocukluk çağında başlayan diyabet" olarak da adlandırılan bu diyabete tip 1 diyabet denir. Tip 1 diyabetin gerçek nedeni bilinmemektedir. Tüm diyabet hastalarının %5-10' u tip 1 diyabetlidir. Aşırı açıkma, kilo kaybı, yorgunluk, sık idrara çıkma, bulanık görme, ağızda aseton kokusu bu tip diyabetin belirtilerindendir. Kilo kaybı dışında tüm bu sayılan semptomlar, tip 2 diyabet hastalarında da görülebilir. Son yıllara kadar bu tip diyabet yalnızca çocuklarda görülmekte iken günümüzde yetişkin yaşlarda da görülmeye başlanmıştır. Tip 1 diyabet olgularının yarısı 15 yaşından sonra ortaya çıkmaktadır.” dedi.
Tapur, “Geçmişte insüline bağımlı olmayan diyabet olarak da adlandırılan bu diyabet, en yaygın görülen diyabet formudur.Tip 2 diyabetli kişiler insülin üretir fakat üretilen insülin hedef dokularda etkili olarak kullanamazlar. Diyabetli kişilerin %90'ı tip 2 diyabetlidir. Tip 2 diyabet genetik zeminde genellikle obezite ve hareketsiz yaşama bağlı olarak görülebilmekle beraber hastalığın temelinde genetik yatkınlık önemlidir. Tip 2 diyabet genellikle 40 yaşından sonra ortaya çıkar ancak son yıllarda obezitenin çocukluk çağında da artması ile birlikte çocuk ve adölesan çağda da tip 2 diyabet görülmeye başlamıştır. Gelişmiş ülkelerde 15 yaş altında görülen diyabet vakalarının yarısına yakınının tip 2 diyabetli olduğu bildirilmektedir. Bir bireyde tip 2 diyabet ne kadar ilerleyen yaşta çıkarsa o kadar yan etkileri az görülür. Yani tip 2 diyabeti önleyemesek bile, ortaya çıkışını geciktirmek de yararlıdır. Gestasyonel diyabet, daha önceden diyabeti bulunmayan bir kadında, gebelik sırasında ortaya çıkan ve bebeğin doğumu ile birlikte genellikle ortadan kaybolan, geçici bir diyabet şeklidir. Gebe kadınların yaklaşık olarak %2-4’ünde görülülen gebelik diyabeti; ailesinde diyabet hastalığı olanlarda, kilolu kişilerde, 35 yaş üzerinde gebe olanlarda ve daha önceki hamileliklerinde 4 kilogramın üzerinde bebek doğurmuş olanlarda daha sık görülüyor Diyabetin tedavisinde beslenme alışkanlıklarımızın değişmesini gerektirmektedir. Kan şekerini oluşturan asıl kaynak yiyeceklerdir ve bu nedenle sağlıklı beslenme diyabette tedavinin temelidir.” Şeklinde konuştu.
Diyabet hastalarının beslenme açısından dikkat etmesi gereken hususları belirten Dr. Mehmet Akif Tapur, “Her gün her besin grubundan yenilmelidir. Kompleks karbonhitratları tercih edin ve lif alımını artırın. Daha fazla nişastasız sebze (brokoli, ıspanak), meyve ve bakliyat tüketin. Tahılların en az işlenmiş olanlarını tercih edin. Aileniz için pişirilen, “sağlıklı” her besin sizin için de uygundur. Yulaf kan şekerinin hızla yükselmesini önleyip kan şekerini düzenler ve kilo vermeye yardımcı olur. Patates ve işlenmiş tahıllardan kaçının (beyaz ekmek, beyaz makarna, vs.). Tatlılardan kaçının. Yağ, şeker ve tuzu mümkün olduğunca az kullanın. Sağlıklı et tercih edin (balık, yağsız kırmızı et, tavuk eti). Sağlıklı yağlar tercih edin; zeytin yağı, kabuklu yemişler (badem, ceviz, vs.). Hazır, paketlenmiş gıdada bulunan trans yağları tüketmeyin.” Dedi.