8 Mart tarihi, kadınların, hayatın tüm alanlarında yaşadığı ortak ezilmişliklerini ve mücadeleleri simgelemiştir.Bu tarih, kadınların insanca yaşamının tarihidir Samsun (MHP) Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Abdullah Karapıçak, "Dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye’de 8 Mart gününde, kadınlar hak ve eşitlik isteklerini dile getirmekte, kadın olmaktan dolayı yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekmek üzere bir araya gelmektedirler. “Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı” programından Türkiye de etkilenmiş “Türkiye 1975 Kadın Yılı” kongresi yapılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadesi ile; “Şuna inanmak lazımdır ki, dünya üzerinde gördüğümüz her şey kadının eseridir. Kadınların aktif katılımı olmadığı takdirde ne güvenlik, ne adalet, nede barış mümkündür.”Yüce dinimiz kadınlara özel bir önem vermiştir”.Hz. Muhammet (sav) efendimiz, hadislerinde “Cennet anaların ayakları altındadır” ve “Annelerinize yaşlılıklarında nasıl davranırsanız, çocuklarınız ileri yaşlarınızda size öyle davranır” sözü düşünenler için güzel bir örnektir.Milli Mücadele yıllarında kadınlarımızın bu ahlaksız işgale karşı takındıkları tavır ve yaptıkları eylemler esir milletlere ilham kaynağı olmuş tarih kitaplarında ve zihinlerde yer almıştır diyerek açıklamasını sürdüren Karapıçak, “AKP’nin zihniyetinde, kadınlara yönelik bir önyargı vardır. Çünkü AKP’ ilerin çoğunluğuna göre, kadının yeri evidir.
Bu bakış açısı, Türkiye’de kadının her alanda erkekle eşitliğini fiiliyata dönüştürmesinin önündeki en büyük engellerden birisidir. Mevcut engellemelerin yasalardaki yetersizlikten değil, iktidar partisinin kadınlara yönelik bakışından kaynaklanmaktadır. Kadınların siyasette erkekler kadar etkin olması gerekir”.
Karapıçak, “Milliyetçi Hareket Partisi Aile, kadın ve çocuklar konusundaki hedeflerini “Seçim Bildirgesinde” açık ve net olarak belirtmiştir. Bu anlamda; “İlköğretime ve ortaöğretime devam eden her çocuk için annelere, muhtaçlık durumları dikkate alınarak yapılan eğitime destek ödeneği en düşük miktarı 50 TL olacak şekilde arttırılacaktır.
İstihdam imkânı geliştirilerek her ailenin yeterli ve sürekli bir gelire sahip olması sağlanacaktır. Asgari hayat standardının altında gelir elde eden aileler muhtaçlık düzeyi esas alınarak sosyal koruma programı kapsamına alınacak ve bu çerçevede düzenli sosyal destek sağlanacaktır. Kadınlara dönük mesleki eğitim ve beceri kazandırma programları yaygınlaştırılacaktır. Kendi işini kuracak olanlara girişimcilik eğitimi ve finansman desteği sağlanacaktır.
Korunmaya muhtaç çocukların öncelikle kendi aileleri yanında bakımları desteklenecektir. Bu kapsamda koruyucu aile sistemi özendirilecek ve desteklenecektir.” Türkiye’nin güçlü bir ülke haline gelmesinin en önemli kriteri, kadınların iş hayatında da ülke yönetiminde de, karar mekanizmalarında da hak ettikleri şekilde yer alması ile mümkündür. Kadın erkek eşitliğinin sağlandığı, kadına gereken değerin verildiği, acının ve gözyaşının dindiği güzel bir dünya dileğiyle… Gününüz kutlu olsun” diyerek açıklamasını tamamladı.
Haber Merkezi