Türk Eczacıları Birliği, 54 Bölge Eczacı Odasının Başkanları ve yöneticileri 43. Dönem I. Bölgelerarası Toplantısı için 23-25 Haziran tarihlerinde Konya’da bir araya geldi. Toplantıda içinde bulundukları ekonomik darboğazı toplum sağlığının korunmasına yönelik sorumluluklarıyla birlikte değerlendirildi.
Samsun Eczacılar Odası Çarşamba ilçe temsilcisi Ömer Bir,son zamanlarda Eczanelerde yaşanan ekonomik sıkınıtılar ve Türk Eczacılar Birliğinin aldığı kararla 16 Ekim tarihinde yapılması planlanan Büyük Eczane Mitingi ile ilgili, “En yakın sağlık danışanınız sloganıyla eczanelerimiz sizlerle birlikte olmaktan her zaman gurur duydu. Tabiî ki bu süreç içerisinde bazı sıkıntılarımız oluştu. Bu sıkıntılarımızın sonucunda da Türk Eczacılar Birliği 25 Haziran tarihinde Konya’da yaptığı bölgeler arası eczacı odalarıyla toplantısında bir eylemlilik kararı aldı. Bu eylemlilik kararı almasının birçok sebebi vardı ama ana başlıklarımız şunlardan oluşmakta: Birincisi Tükiye’deki eczaneler ekonomik bir dar boğaza girdi. Biz diyoruz ki bu şartlarda eczacılık mesleği sürdürülebilir değil. Bir müddet sonra ekonomik olarak çok sıkıntılar çekeceğiz, şuanda da çekmekteyiz çünkü ilaç yokluğumuz var.”dedi.
“3 eczaneden biri kredi kullanmakta”
Eczacılar Odası İlçe Temsilcisi Ömer Bir,“Maddi konularda finansman zorluğumuz var.Bugün üç eczaneden biri kredi kullanmakta. Buradaki sıkıntılarımız da şunlardan oluşmakta; 14 yıldır güncellenmeyen fiyat kararnamemiz var bu fiyat kararnamesinin bir an önce güncellenmesi gerekiyor. 13 yılda gelen zam ortada ama kazancımız bunun nispetinde düşmekte. Diğer tarafta özlük haklarımız var. Özlük haklarımızın gün ve gün tırpanlanması var. SGK ile olan protokolümüzde sürekli olan değişiklikler bizi yormakta sıkıntılar çektirmekte.”diye konuştu.
“Bu kadar fazla fakülte açılmışsa yerleştirme çabası içerisinde olmasını bekleriz”
Eczalık Fakültesinden mezun olan öğrencilerin iş bulma konusundaki sıkıntılarından bahseden Ömer Bir,“Diğer bir konumuz ise çok fazla olan eczacılık fakültesi. Şuan da 47 tane eczacılık fakültesi var ama 14 tanesi akredite almış durumda. Avrupa Birliği diğer fakülteleri kabul etmiyor. Türkiye’nin yıllık eczacı ihtiyacı 1400 -1500 arasındayken 2600-2800 gibi mezun verilmeye başlandı. Yeni mezun arkadaşlarımızın da haliyle birikmesi oluşuyor. Yardımcı eczacılık diye sistemiz var. Yeni mezun arkadaşlarımız öncelikle yardımcı eczacı olarak çalışmak zorundalar. Ama bunun tüm sorumluluğunu yükümlülüğünü devlet eczanelere vermiş durumda. Yani devlet, hastanelerine bu yeni mezun arkadaşlara bu kadar fazla fakülte açılmışsa yerleştirme çabası içerisinde olmasını bekleriz. Ama tüm sorunluluğunu bana vermiş, tüm yükümlülüğünü ben alıyorum. Bu konuda da sıkıntılarımız oluşmuş durumda”şeklinde konuştu.
“Özlük hakları hiçe sayıldı”
Geçen aylarda yapılan sağlık reformu adı altında çıkartılan kararnamede Eczacıların özlük haklarıyla ilgili hiçbir şey yapılmamasından yakınan Bir, “Diğer taraftan özlük haklarımız dedik kamu eczacıları arkadaşlarımızın özlük hakları hiçe sayıldı. Geçen aylarda yapılan sağlık reformu adı altında kararnamede birçok sağlık personelinin iyileştirme ve özlük hakları verilirkeneczacıya hiçbir şey yapılmamıştır. Bu bizleri hem üzmüş, hem de bizleri korkuya düşürmüştür. Biz de aynı işi yapıyoruz biz de bir sağlık personeliyiz bu özlük haklarının bizim ayrılmamız hiç hoş olmamıştır.”dedi.
“Eczanelerimizde müthiş bir ilaç yokluğu çekmekteyiz”
Ömer Bir, “Eczanelerimizde müthiş bir ilaç yokluğu çekmekteyiz. Bunun sebebi biz değiliz. Bunun sebebi fiyat kararnamesidir. Sağlık politikalarının daha iyi görülüp daha iyi şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Bu konularda bütün yöneticilerimizden, hükümetimizden ve hastalarımızdan anlayış bekliyoruz”şeklinde konuştu.
HABER: Aybüke ŞEKER-Kübra DAĞ