Uzun bir aradan sonra mutad yazılarımızla nasip olursa yeniden birlikte olacağız. Malum yazılarımızı yazamamamızın nedenleri belli. Aylardır bir Mühürleme işlemi ve akabinde ki çalışmalarımızdan kaynaklı yazılarımız düzensiz ve aralıklı idi.
Rabbim nasip ederse bundan sonrası yola tam gaz devam. Dün olduğu gibi bugünde, yarında güce boyun bükmeden, kimseye eğilmeden, bükülmeden, yalpa yapmadan...
Kimilerine göre çok dik duruyormuşuz, dik yazıyormuşuz!. Ne yani her haksızlığa boyun büküp eğilip "OOOH NE ALA İYİ BİZİ KAPATTINIZ, HOŞ GELDİNİZ BAŞIMIZIN ÜZERİNDE YERİNİZ VAR. BİZİ KİMSE KAPATAMADI SİZ KAPATTINIZ ALLAH RAZI OLSUN MU DİYECEKTİK!!!.
Her neyse bu konuya fazla girinti yapmayacağım çünkü hala DAVALAR sürüyor. Bizim ADALETE OLAN GÜVENİMİZ SONSUZ DEDİK. Arada sırada bazıları hatalı karar verse bile. Biz başka siyasetçiler gibi "Paralel yapı işimize girdi, bizi bitirmeye çalışıyor" demeyeceğiz. Varsa Paralelcileri bulmak Devletin işi. Bizim işimiz GAZETECİLİK...
***
Mesela Gazetecilikte en dikkatimizi çeken konu bu günlerde SİYASET. Biz siyasete dönelim hemen. Önümüzdeki günler siyaset arenasında çok büyük ivmelere gebe olacak göreceksiniz...
AK Partide 102 Samsun' dan müracaat kalanı ile110 aday adayı mevcut. Ama toplasanız ilk 9 a girecek elle tutulur aday ismini sayın desek?. Ne sağdan- ne de solundan sayarak isim listesi zor oluşturulur. Çünkü AK Partide zor karar kim veya kimleri listeye alabilecekler.
Süleyman Soylu ile başlayan sözde yeni süreçte Samsun aday adayları öyle bir hale geldi ki hepsi bir birine dost görünürken perde arkasında düşman kardeşler topluluğunu andırıyor. Nedenlerini sonra yazalım.
Ana Muhalefeti Partisi CHP'de durum farklı bu defa. Bu defa ÖN SEÇİM onları öylesine heyecanlandırdı ki sormayın gitsin. Kim ne derse desin, kim ne yazarsa yazsın CHP'liler inançlı mı inançlı ve Haluk Koç'suz da olsak yine Samsun' dan en az iki ya da 3 Milletvekili çıkartacağız diyorlar.
Çünkü onlar ön seçimle Samsun'u kucaklayacak 9 liste ismine çok güveniyorlar ve geçmiş yıllarda ki keşmekeşliği bu defa yaşamayacak listede olanı da olmayanı da can siperane mücadeleyi sonuna kadar sürdürecekler.
MHP'ye gelince; MHP de İl Başkanı Ömer Süslü olduktan sonra aday adayları listesi hayli
kabardı. Çok isim olmayacak denilirken, nerede ise liste 30 u aştı. Birbirinden değerli isimler, güçlü isimler. Belki AK Partide ki kadar CHP ve MHP' de maddi gücü olmayacak adayların ama halkı kucaklayacak, halka yaşanan zorlukları anlatacak, vatan, millet, bayrak ülküsünü yeniden güçlendirerek toprağa sahip çıkma vakti diyerek köy köy, ilçe ilçe dolaşarak yeniden ayağa kalkmanın heyecanı yaşanıyor.
Kim ne derse desin, 7 Haziran Türkiye Cumhuriyeti Devletinde bir Milat olacaktır. Var olma ya da yok olma mücadelesi. Kimine göre Yükselişin, kimilerine göre ise çöküşün engellenmesi, halkın huzuru, refahı ve vatanına sahip çıkmak için...
Sonuç olarak dedik ya!. 7 Haziran çok şeye gebe...
AK Parti bu günlerde 5+ 2+2 yi garanti görürken bu düşünceyi benimsemiş görüntü çiziyor. MHP en az 3 Milletvekili çıkartacağına inanıyor onlarda tek dert listedeki isimlerin kimler olacağı merakında. CHP ise ne olursa olsun bu defa AK Partiye DUR diyeceğiz mücadelesinde olunca ortaya çok enteresan tablo çıkıyor.
Bu karmaşa içinde gözler önce AK Partinin listesinde, sonra CHP ve MHP'nin listesinde. Halk bu listeleri merakla bekliyor. AK Parti bir adım önde görünse de halkı kucaklayan eski isimleri bir türlü bulamıyor. Nerede zengin, halktan kopuk isimler, maddi gücü olan isimler varsa listeye giriyor ki halk bundan korkuyor. Sevilmeyen ama gücü olan isimlerin listeye girmesindense, tam aksi sevilen ama AK Partiye layık isimleri istiyor.
MHP ve CHP' de ise konu tamamen çalışmaya bağlı ki onlar bunu tamamlamış görünüyor. Olmadığı kadar birlik ve beraberlik içinde olduklarının sinyallerini veriyorlar.
Özü; "Mevla neylerse güzel eyler" deyip beklemeye devam ediyoruz da. Parası, gücü olan mı, halkı düşünüp kollayanlar mı listeye konulup seçilecek hep birlikte göreceğiz...
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...