Sevgili dostlar, bu haftaki röportajımızda Lüleburgaz’dayız. Konuğumuz yedi kişisel kitabı olan, 11 antolojide yer alan eserleri ikinci ve üçüncü baskılara ulaşmış eğitimci yazar İnci YILMAZ ŞİMŞEK. Kendisiyle sıcacık, samimi bir söyleşi gerçekleştirdik. İyi okumalar dileriz.
KİTAPLARI :
Bir Kedi ve Bir Adam
Uzay’ın Kayıp Gezegeni
Hükümsüz Kimlikler
Ölümüne Aşk
Şen Yuva
Kayıtsız Kimlikler
Öğretmenler için Yaratıcı Yazarlık El Kitabı
İNGİLİZCE KİTAPLARI:
SummoningTheDarkness
ReportıngFromHell
UnregısteredIdentıtıes
LoveToDeath
ANTOLOJİLERİ:
Bizim için Toplum,
Yürekten Kaleme Öykü Senfonisi,
Yürekten Kaleme Şiir Senfonisi,
Şah-ı Şiirler,
Cumhuriyetin 100. Yılında İz Bırakan Kalemler,
Yüzyılın Şiirleri,
Yaşam Ezgileri,
Yaşamın Kıyısından,
Sevi,
Kadınların Yüzü,
Cumhuriyetimizin 100. Yılında Değerli Eserler Antolojisi,
HAKKINDAKİ KİTAPLAR:
Biyografili Anı Bulmaca Kitabı
Remzi ÖZKAN: İnci YILMAZ ŞİMŞEK, namı diğer İNADINA KIVIRCIK. Sizi kendi ağzınızdan kısaca tanıyabilir miyiz?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Kendimi kısaca anlatmam gerekirse 1983 yılında Siirt’te doğdum. Çukurova Üniversitesi Resim İş Öğretmenliği ve Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde lisans eğitimi aldım. Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Uzaktan Öğretim alanında yüksek lisansımı yaptım. Kırklareli Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi’nden Yaratıcı Yazarlık kursu, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nden Yaratıcı Drama kursu aldım. Çeşitli basılı ve dijital dergilerde öykülerim yayınlanmaktadır. Öykülerimin yer aldığı bazı basılı dergiler; Acemi, Cüneyne, Mutena, Güncel Sanat, Göl Edebiyat ve Sarmaşık. Evli ve iki çocuk annesiyim.
Remzi ÖZKAN: Okuyucularımız hakkınızdaki birçok bilgiye sosyal medya ağlarından veya farklı mecralardan ulaşabilmekteler. Bu mecralarda, çok fazla gün ışığına çıkmamış farklı sorular sormak istiyorum. Mesela İnadına Kıvırcık ismi nasıl ortaya çıktı? Neden bu ismi tercih ettiniz?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Bu ismin biraz özel bir mazisi var. Samimiyetinize güvenerek ilk defa size anlatıyorum. Lise öğrencilerini bilirsiniz saçınızdan tırnağınıza her şeyinizle ilgilenirler. Okulda bana sürekli saçlarımı neden fönletmediğimi sorarlardı. Ben de ‘inadına kıvırcık’ derdim. Sosyal medyanın ve basın yayın organlarının dayattığı kadın profiline karşı olduğumu söylerdim. Benim saçlarımın nasıl olacağına niye başkası karar versindi. Okulda ben daha sınıfa girerken öğrenciler kendi aralarında konuşuyorlardı İnadına Kıvırcık geldi diye. Ben de tarihini hatırlamakla birlikte sosyal medyada bu ismi kullanmaya başladım. Hatta öğrencilerim öğretmenler gününde inadına kıvırcık diye bir şiir de kaleme almışlardı. Hala saklarım onu.
Remzi ÖZKAN: Sizin kitaplarınız olduğunu biliyorum. Kitabınızı edinmek isteyenlerin tüm satış sitelerinden kitaplarınızı edinebildiği de aşikâr. Bunun yanı sıra aldığınız ödüller de var. Bu ödüllerden de bahsedelim mi biraz? Bu ödülleri nasıl aldınız?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Ben sponsorluk adı altında dağıtılan ücretli üyeliklere karşıyım. Böyle söyleyince de her şeye karşıymışım gibi bir imaj ortaya çıksın istemem. Ben emekten, haktan, adaletten yanayım. Bu ödüllerde ne emek var ne hak var ne de adalet var. Ben 2022 yılında girdiğim çeşitli yarışmalardan ödüller aldım. Edebiyat dünyasında bu yüzden öykücü olarak biliniyorum. Aldığım ilk ödül ‘Bir Kedi ve Bir Adam’ öyküm için oldu. Kaygusuz Abdal 12. Öykü ve Şiir Yarışması’nda Alanya Kale Ödülü’ne layık görüldüm. Ardından bu öykümün de yer aldığı öykü seçkisi Yol Akademi Yayınları tarafından düzenlenen kitap dosyası yarışmasını kazanarak ücretsiz basım desteği aldı. ‘Acilde İlk Günüm’ adlı öyküm Acilin Öyküsü 2022 Yarışması’nda yayımlama ödülü alarak yarışmaya ait öykü kitabında yer aldı. ‘Bir Kutu Geçmiş’ adlı öyküm Yılmaz Sunucu Öykü Yarışması’nda “Anılmaya Değer Öyküler Ödülü” almaya hak kazandı. Bunların yanı sıra Amasya Dernekler Federasyonu’nun düzenlediği ‘Ferhat ve Şirin Öykü Yarışması 2022’ de seçici jüri olarak görev aldım. Tüm bunların yanında sanat ve edebiyat alanında çeşitli plaketlerim, başarı ve katılım belgelerim de bulunmaktadır. Yani kısaca emeğimle, hak ederek ve adil olarak kazandım bu ödülleri.
Remzi ÖZKAN: Ülkemizin çalkantılı dönemlerinde özellikle ekonomik kriz, göç, pandemi döneminde sanatınızı icra etmeye devam ettiniz. Bu tür çalkantıların, sanat yaşamınıza ne gibi olumsuz etkileri oldu?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Açıkçası ben empati diye tabir edilen bir insanım. Ülkemizin ve dünyamızın içinde bulunduğu her türlü olumsuz durum beni derinden etkiledi. Tüm bu olumsuzlukları Bekir
Coşkun, Levent Kırca ve Aziz Nesin misali kara mizah unsurunu ekleyerek eserlerime yansıttım. Olumsuzlukları da bir fırsata çevirmeyi başardım diyebilirim. Sonuçta insan hayatı da böyle hep güzellikler çıkmıyor karşınıza. Karşılaştığınız her türlü zorluğa bir deneyim gözü ile bakmayı bilmek gerekir. Yazdığım bir şiirde de bunu şöyle ifade ettim. İzninizle değinmek isterim.
“Yazmak
Dünya cehenneminden
Kaçış biletim
Yazmak
Isırgan otları arasındaki
Gelinciği görebilmek
Isırgan otunun şifasına
Gelinciğin güzelliğine
Hayran olmak.”
Kısacası as’lolan güzel
bakmaktır. Hayatı tüm
olumsuzluklara rağmen
güzel karşılayabilmektir.
Remzi ÖZKAN: Sanat yaşamınızda şöyle geriye döndüğünüzde keşke zamanında şunu da yapabilseydim dediğiniz bir ukde kaldı mı içinizde?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Hepimiz gibi benim de içimde ukde kalanlar var. Kendimi bildim bileli yazıyorum. Bitmiş beş öykü dosyam, altı çocuk kitabım var sayısını unuttuğum yarım kalmış eserlerim var. Keşke hepsini okuyuculara ulaştırma imkânım olsaydı.
Remzi ÖZKAN: Dünyadaki en zor şeylerden biri de karşınızdaki bir insanı güldürmektir diye düşünüyorum. Düşünsenize, karşınızda bir insan var ve suratı asık, moralsiz. Fakat bu kişi, moral bulmak ve gülebilmek için kitaplarınızı okuyor. Onun ruhuna nasıl bir dokunuş yapılmalı ki kendini iyi hissetsin?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Ben küçük şeylerle mutlu olan bir insanım. Her gün uyandığımda yaşadığım için, nefes alabildiğim için mutlu oluyorum. Hali ile eserlerimi okuyan insanların da yüzünde gülücükler açıyor. Benden bir parça buluyorlar. Hayata benim gözlerimle bakıyorlar. Biraz ben oluyorlar.
Remzi ÖZKAN: Şimdiye kadar yirmiden fazla eserde yer aldınız. Dizi filmde oynadınız, dijital ve basılı dergilerde eserleriniz yer aldı. Bugünkü yazarları, size göre daha şanslı buluyor musunuz? Neden?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Samimiyetle söylemek gerekirse her şey maddiyata bakıyor. Hiçbir eğitim almamış insanlar bile kolaylıkla parasını verip kitap çıkarabiliyorlar. Ben Türk Dili ve Edebiyatı okudum, yaratıcı yazarlık eğitimleri aldım. Daha birkaç hafta öncesine kadar Kırklareli Üniversitesi’nden tekrar yaratıcı yazarlık eğitimi aldım. İki yıldır senaryo yazım eğitimi alıyorum. Ben oldum, ben tamamım diye bir şey yok. Ben ömür boyu sürekli eğitimin devam etmesi gerektiğine inananlardanım. Ne aldığım ödüller ne yazdığım kitaplar ne hakkımda çıkan haberler beni yazar yapmıyor. Beni yazar yapan tek şey okuyuculardan aldığım dönütler. Dünyanın birçok yerinde kitaplarım okunuyorsa bunun nedeni kendimi her gün geliştirmemdir.
Remzi ÖZKAN: Her insanın hayatında mutlaka hiç unutamadığı acı tatlı anıları vardır. Hiç unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Tabii ki... Ortaokuldayken bir şiir yarışması olmuştu. Ben de bir şiir yazmıştım. İlk şiirlerimden biriydi. Okulda birinci seçildim ve bana bir dolma kalem hediye edildi. Bu benim emeğimle kazandığım ikinci ödüldür. Doksanları bilirsiniz yetişkinlerin dünyasında çocuk olmak zordur. Kendinize ait çok fazla bir şeyiniz yoktur hatta hiçbir şeyiniz yoktur. Bir de ben altı çocuklu, tek maaşlı bir ailede büyüdüm kendime ait tek şeyin ilkokul ikinci sınıfta Diyarbakır İl Halk Kütüphanesi’nin yapmış olduğu kitap okuma yarışmasında kazandığım kitaptır ki hala saklarım. Neyse, ortaokulda kazandığım dolma kaleme baktım. Dedim kendi kendime bu bir işaret bu kalemle bir şeyler yazmalıyım. O kalem benim yazma serüvenimin başlangıç noktası oldu diyebilirim. O günden beri aralıksız yazıyorum.
Şiir, günlük, öykü, roman, deneme, inceleme, senaryo aklınıza ne gelirse yazmaya dair o günden beri yazmaya devam ediyorum.
Remzi ÖZKAN: Yaşamınızda örnek aldığınız biri oldu mu?
İnci YILMAZ ŞİMŞEK: Aldığım ilk örnek Mustafa Kemal Atatürk oldu. Biz kirada büyüdük evimizin duvarında tek çivi vardı onda da Atatürk‘ün portresi asılıydı. Ben Atatürk ile büyüdüm o yüzden aldığım ilk örnek Atatürk oldu. Annemi örnek aldım sonra yaşadığı tüm zorluklara rağmen çocuklarını okuttuğu için. Ve... Babamın mücadeleci ruhunu. Sürgünlerle, soruşturmalarla, mahkemelerle geçen ömründe hep haktan, eşitlikten yana olmasını. Sanat anlamında ise Sabahattin Ali, Kemal Tahir, Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Ahmed Arif, Bekir Coşkun, Aziz Nesin gibi kalemleri örnek aldım. Lisede radyo televizyon eğitimi aldım. Beni en etkileyen olay Uğur Mumcu, Metin Göktepe, Ahmet Taner Kışlalı, Hrant Dink gibi gazetecilerin katledilmesi olmuştur. Ben de kalemim yettiğince yazmaya devam edeceğim. Çünkü yazarak insanların yolunu aydınlatamıyorsanız yazmak gereksiz bir eylemdir benim açımdan. Aydınlık yarınlar için yazmak gerekir, diye düşünüyorum. Hiçbirimize altın tepsilerde sunulmadı hayat. Biz hiçbir zaman o şanslı kesimden olmadık. Mücadele ede ede vardık güzel günlere.
Remzi ÖZKAN: Değerli sanatçımız; ben de yaşamınız boyunca tüm güzelliklerin sizi kuşatmasını diliyor, aydınlık yarınlarda sevdiklerinizle birlikte huzur ve mutluluk dolu bir ömür diliyorum. Değerli vaktinizden ödün verip zamanınızı ayırdığınız için, sıcacık ve samimi davranışınız için çok teşekkür ediyorum. Sağlıcakla...