OMÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Kitap Kulübü tarafından düzenlenen “Değişen Dünyada Türkiye’nin Konumu” başlıklı konferans, Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Mavi Salon’da gerçekleştirildi.
Konferansa konuşmacı olarak, Ankara Ufuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oya Akgönenç Muğisuddin katıldı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Aydın, Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şenol Eren, öğretim üyeleri ve öğrenciler hazır bulunduğu konferansın açılış konulmasını yapan Kitap Kulübü Başkanı Hüseyin Haydari, Kitap Kulübü olarak, okuma eylemini yaymayı amaçladıklarını vurguladı.
Kitap Kulübü Akademik Danışmanı Doç. Dr. Rıza Karagöz, “Kulüp olarak farklı konulara değinerek öğrencilerimizin ilgisini çekmeyi, günümüzde olup biten olayları tartışıp, konusunda uzman kişilerden dinlemeyi amaçlıyoruz. Katılımlarınız için hepinize teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Konuşmasına Samsun’u ve üniversite kampüsünü çok beğendiğinden bahsederek başlayan Prof. Dr. Oya Akgönenç, “Dünya çok büyük bir değişiklikten geçmektedir. Önce dünyadaki değişiklikleri tespit edip daha sonra Türkiye’nin bu değişen şartlar içinde stratejileri nedir ve ne olmalıdır, hangi hatalar yapılmaktadır gibi soruları tartışacağız. İlk olarak Türkiye açısından en önemli değişikliklere değinelim. Bu değişiklikler, büyük güçler, orta güçler, mahalli güçler ve iç dinamikler olmak üzere dörde ayrılmaktadır. Kendi iç dinamiklerimiz; bölgeler arası gelişmeler, ekonomik refah seviyesi, işsizlik, siyaset gibi birbirini tetikleyen hususlardır. En önemli faktörler olarak ekonomik refah seviyesi ve terörle yaptığımız mücadele gösterilebilir. Bu iki husus, özellikle hareketli zamanlar geçiren Orta Doğu’nun tehlikeli ortamı için çok önemli faktörler olarak kendisini göstermektedir” şeklinde konuştu.
“Dış faktörlerde her şeyden önce komşularımızla olan ilişkilerimiz çok önemlidir” diyen Prof. Dr. Akgönenç şöyle devam etti: “Sınır komşusu olarak 8, denizaşırı komşuları da sayarsak 13 komşu ülkeye sahip bir ülkeyiz. Bunun anlamı; Türkiye’nin en az 8 ayrı politikaya sahip olması gerektiğidir. Tek bir politikayı bütün komşu ülkelere uygulama imkanı yoktur, çünkü her bir ülkenin şartları ve o ülkeyle olan tarihi ilişkilerimiz birbirinden farklıdır. Dolayısıyla bu bizi çok daha zor bir konuma koyar. Bunun dışında birlikte iş yaptığımız ve birlikte savaştığımız tarihi açıdan da bize en yakın olan Avrupa, bizim için çok daha önemlidir. Bugün Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz 63 yıldır devam eden sonu belirsiz bir serüvendir. Küresel güç dendiği an aklımıza Amerika geliyor, çünkü 1990’lardan itibaren Amerika dünyada tek güç olarak kalmış ve her yere etkisini hissettirmiştir. Bu durum iyi değildir. Tek bir gücün kontrolü zor olur, karşısında bir denge, bir sınırlama yoktur ve ağırlığının verdiği yalpalanmayla ister istemez zarar verir. Amerika’dan sonra küresel bazdaki aktörlere baktığımız zaman Rusya’yı görüyoruz. Tüm dünyada ekonomik kriz olurken Türkiye’de görülmemesinin sebebi Rusya, İran ve Ortadoğu ile ticaretimizi devam ettirmiş olmamızdır. Ancak asıl önemli nokta bu ticareti Rusya’yla ruble, Arap ülkeleriyle dinar üzerinden yaparak alışverişten dolar ve euroyu çıkarmış olmamızdır.”
Soru-cevap bölümüyle devam eden konferans, Prof. Dr. Mahmut Aydın’ın, Prof. Dr. Oya Akgönenç’e plaket takdim etmesiyle son buldu.