Samsun'da 48 yaşındaki Bilgin Yetim, kendisine engelli raporu ile otomobil almak için vaatte bulunduğu ve parayı eşinin hesabına aktararak dolandırdığını iddia ettikleri İ.Ç. ve eşi D.Ç.’den davacı oldu. Mağdurun kızı ve eşinin iddiasına göre 9 ay önce eve geldikleri bir gün babasının eski bir iş arkadaşı olarak tanıttığı İ.Ç. ile tanıştılar. Baba Bilgin Yetim kızı ve eşine İ.Ç.’nin rapordan araba almak için yardımcı olacağını söyledi. O günden itibaren Bilgin Yetim ile İ.Ç. çok sık görüşmeye başladı. Mağdurun kızı ve eşi, İ.Ç.’nin 10 yıldır 'karaciğer yetmezliği hastası' olan baba Bilgin Yetim’e sağlığına zararlı şeyler yedirerek durumunu kötüleştirdiğini, aynı zamanda ailesinden de uzaklaştırdığını öne sürdü.
Ailenin iddiasına göre bir süre sonra bu nedenden ötürü Bilgin Yetim hastaneye kaldırıldı. İ.Ç. bu süreçte de Bilgin Yetim’i yalnız bırakmadı. Hastaneye giderek, Bilgin Yetim’den telefonunu istedi. Bayiye otomobil parasını göndereceğini söyleyerek D.Ç.’nin hesabına para transfer ettiği iddia edildi. O günden sonra otomobilden bir haber alamadıklarını söyleyen aile İ.Ç. ve D.Ç.’den davacı olarak konuyu mahkemeye taşıdı. Dava açan aile, banka hesabına gönderilen ve elden alınan paralarla toplamda 50 bin TL maddi zarara uğradıklarını öne sürdü. Bilgin Yetim’in tedavisi ise hastanede devam ediyor.
Bilgin Yetim’in eşi Alime Yetim, “Bir gün işten geldiğimde eşimle biri oturuyordu. Ben eşime sorduğumda eski bir arkadaşı olduğunu, rapordan araba almak için yardımcı olacağını söyledi. O günden sonra eşimle çok sık görüşmeye başladılar. Hep onunlaydı. Eşimde de zaten karaciğer rahatsızlığı vardı. Hafızası iyi değildi. Hatta komaya girdiği zaman gidiyordu. Böyle bir zamanda eşimi arayıp yanına geliyor. Onu alıp parayı eşinin hesabına aktarıyor” dedi.
Bilgin Yetim’in kızı Aleyna Yetim, “Babamın arkadaşı tarafından dolandırıldık. Eski çalıştığı yerden tanıdığı bir arkadaşı. Babam 10 yıldır karaciğer yetmezliği hastası. Sürekli telefondan arayıp halini hatırını soruyordu. Son 6 aydır biz hastanede yatıyorduk. Sürekli babama bilmediğimiz yemekleri getirip yediriyordu. Kan değerlerini yükseltiyordu. Onun yüzünden bir bilinç kaybına uğradı. Komaya girdi. O esnada babamın o halinden faydalanıp parasına el koydu. Eşinin üstüne havale ederek kandırdı” diye konuştu.
İ.Ç. tarafından aldırılan raporun sahte olduğunu, alınmak istenen aracın da başkasının üzerine olduğunu iddia eden Yetim, “Babam hastaneye gidip gelmek için bir araç almak istediğini ona anlatmış. O da rapor işlerinde yardımcı olacağını söylemiş. Gelip babamı hastaneye götürüyor. Ama hiçbir doktorun yanına sokmuyor. 'Ayakta durmaya halin yok, ben işlerini hallederim' diyerek doktorların yanına giriyor. Elinde bir kağıtla çıkıyor. Babamın da bilinci yerinde olmadığı için kağıtta ne yazıyor diye bakmaya hali yok. Sonrasında bir gün 'rapor işi halloldu' diye telefon geldiğini söyledi babam. Sorduğumuzda 'İ.Ç. her şeyi halletti’ dedi. Ondan sonra sözde raporda çıktı. O raporun da sahte olduğunu sonradan öğrendik. Raporu babamın eline kesinlikle vermedi. Direkt bayiye göndereceğini söyledi. 5 gün sonra haber geldi. 'Araçtan 5 bin TL kaparo istiyorlar' diye. Bu şekilde 8 bin TL bir aldı. 20 bin TL bankadan havale ettirdi. Toplam bize 50 bin TL’ye mal oldu. Aracın bize fotoğrafını gönderdi. Ama araçtan daha haber yok. Gönderdiği fotoğraftaki araçta meğer bayi sahibinin aracıymış. Babam karaciğer nakli oldu. Hala hastanede yatıyor” şeklinde konuştu.
İ.Ç. ise suçlamaları kabul etmedi.