Genelkurmay Başkanı
KOŞANER
Başlık yaptığım yukarıdaki sözü, dinlediğimde kulaklarıma inanamadım. Acaba yanlış mı anladım diye başka bir kanaldaki haberlere geçtim. Hayır, yanlış dinlememiştim. Genelkurmay başkanımızın söylediği söz aynen dinlediğim gibi idi. Erbakan bu devlete büyük hizmetler yapmış ender bir siyaset adamı idi. Bu sözü söyleyen de Genelkurmay başkanı idi. Torunlarımıza örnek göstereceğimiz merhum ERBAKAN’IN ölümüne çok üzülmüştüm, ama yukarıdaki sözü dinleyince içim ferahladı; inşallah bundan sonrası daha iyi olacak diye düşündüm. Nasıl sevinmezdim ki…
Benim bile günahını aldığım ERBAKAN hoca tam bir mücadele adamı idi. Son nefesine kadar inandığı yüce İslam dinine ve bu devlete hizmet etti. Bütün hayatını KURAN hizmetine adadı. Peygamber yolu onun için son nefesine kadar takip edilecek yol idi. Profesör Doktor Necmettin ERBAKAN aynı zamanda ünlü bir makine profesörüdür. Politikaya atıldığı ilk günden beri hedefini çok büyük koyduğu için Dünya’yı idare etmeğe çalışan büyük güçlerin hedefi olmuştur. Türkiye ve İslam düşmanlarının en büyük hedefi haline gelmiştir…
Yaptığı siyasi mücadelenin basit bir politika olmadığını siyaset onun için ibadet olduğunu açık açık söylerdi. Hayatı boyunca masonların hedefi oldu, o bu hedef olmaktan hiç gocunmadı. Bir Müslüman siyaseti cihat olarak yapılmalıdır derdi. Siyasetin içinde olduğu için kırk yıl boyunca üç tane darbe gördü. Dört defa partisi kapandı. Yılmadı her kapanışta sonra yeni parti kurdu. Bitmez tükenmez enerjisi vardı, çok güçlü bir hatipti. Bilgisi, mücadele azmi onu dünya’nın sayılı İslam Liderlerinden biri haline getirdi.
Gayri Milli güçlerin en büyük hedefi oldu. Çok büyük hakaretlere uğradı, hapislerde yattı. Mahkeme kapılarında süründü. Çok büyük bir mücadele adamı idi ama asla şiddet ve kaba kuvvet yollarını teşvik etmedi. Çok büyük haksızlıklara uğradı, devlet düşmanı ilan edildi. Hâlbuki o milli düşünceye sahip bir liderdi. Bizim yolumuz FATİH’İN yolu diyordu.
Bin dokuz yüz doksan yedi de bir yıla yakın başbakanlık yaptı. Gerçekten çok başarılı idi. İşte onun içinde emperyalistlerin baş hedefi oldu. 28 Şubatta başına gelmedik kalmadı. Erbakan hoca gerçekten yerli ve milli bir adamdı. Ağır sanayi dedi, kendi silahımızı kendimiz yapalım dedi. Kıbrıs zaferinin en büyük kahramanı idi. Milliyetçilerin ve ordunun onun yanında olması gerekirken tam tersi oldu.
28 şubat bir Amerikan oyunu idi; hedef ERBAKAN’DI. Onun yanında olması gereken milli güçler ona karşı savaştı. Zor günler geçirdi ama asla Türk devletinin aleyhinde bir kelime bile etmedi. Onu kimse doğru anlayamadı…
Erbakan hoca Türkiye Cumhuriyetini Alparslan’ın, Fatih’in, Kanuni’nin kurduğu devletlerin devamı olarak gördüğünü herkese öğretti. Ama maalesef bazıları çok geç öğrendi. Üstelik hocaya çok cefa çektirdiler.
Son günün de Genelkurmay başkanının verdiği mesaj çok anlamlı idi. “devlete büyük hizmetler etmiş bir siyaset adamıdır” bu sözün bir nezaket cümlesi olmadığı inancındayım. Herkes bu demeçten ders çıkarmalıdır.
Cenabı-ı Hak mekânını cennet etsin.
Hasan TOPUZ