Birisi doktorayı bitirmişse ondan sonra doçentliğin önünü açmak, bir ara mekanizma ortaya koymak suretiyle; bizim hocalara ihtiyacımız var ve burada yardımcı doçentlikle ön kesiyoruz. Dünyanın kaç yerinde acaba yardımcı doçentlik var, bunu da bir inceleyin" dedi
“YÖK Başkanımızdan talebim en az 15 üniversitemizin bu toplantıya katılan İslam ülkeleri üniversiteleriyle lisans, yükesk lisans ve doktora düzeyinde ortak çift diploma programları başlatmasına öncelik etmesidir”
YÖK Başkanı Saraç’ın konuşmasında Mevlana Değişim Programı'ndan bahsettiğini hatırlatan Erdoğan, “YÖK Başkanımızdan bu programı İslam dünyasındaki yükseköğretim sistemleri için Erasmus benzeri, hatta ondan daha ileri düzeyde bir değişim programı haline dönüştürmesini özellikle rica ediyorum. Programın yönetimine İslam ülkelerinin dahil edilmesi suretiyle çalışmaya uluslararası bir mahiyet kazandırılmasını da doğrusu önemli görüyorum. Akademisyenler ve öğrenciler düzeyindeki değişim programının sadece bununla sınırlı kalmaması ve bir üst aşama olan ortak diploma programlarının devreye alınması da şarttır. Halen YÖK’ün Batı ülkelerindeki üniversitelerle 250’yi aşkın ortak diploma programı bulunuyor. YÖK Başkanımızdan talebim en az 15 üniversitemizin bu toplantıya katılan İslam ülkeleri üniversiteleriyle lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde ortak çift diploma programları başlatmasına öncelik etmesidir” şeklinde konuştu.
“Allah aşkına şu yardımcı doçentlik olayı nedir?”
“Özellikle ülkemdeki rektörlerimizden de ricam var” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “YÖK Başkanımızla da bunu konuşuyorum. Allah aşkına şu yardımcı doçentlik olayı nedir? Şunu bir gözden geçirin. Birisi doktorayı bitirmişse ondan sonra doçentliğin önünü açmak, bir ara mekanizma ortaya koymak suretiyle; bizim hocalara ihtiyacımız var ve burada yardımcı doçentlikle ön kesiyoruz. Dünyanın kaç yerinde acaba yardımcı doçentlik var, bunu da bir inceleyin. Ben YÖK Başkanımıza söyledim, bunu da bir görelim. Ben araştırdığım yerlerde böyle bir mekanizme pek görmüyorum. Bunu birileri birilerini oyalamak için yapmışlar. Bu gerçekten ilmiye sınıfına bakıyorsunuz bir engel oluşturuyor. Bunu aşmamız lazım ve aşacağımıza inanıyorum. Esasen Türkiye’nin yükseköğretim sistemi 184 üniversitesindeki 7,3 milyon öğrencisi, 75 bini doktoralı olmak üzere 150 bin akademisyeniyle güçlü bir yapıya sahip. YÖK’ün ülkemizin bu bilgi ve birikimini İslam ülkelerindeki yükseköğretim sistemleriyle paylaşması gerektiğini de düşünüyorum.”