"Ana muhalefetin üzerinden siyaset yapmaya çalıştığı cinsi sapık, şu an cezaevinde ve yaptıklarının hesabını adalete veriyor. Peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız?" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen 23. Muhtarlar Toplantısı'nda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'na yönelik, "Aileden Sorumlu Bakan da zaten birilerinin önüne yatmış vaziyette" yönündeki ifadelerine yanıt verdi. Türkiye'de muhalefet partilerinde "Biz rahat koltuklarımızda oturalım. Parti içi dedikodularla uğraşalım, biraz polemik yapalım, Cumhurbaşkanı'na ve hükümete sövelim, hakaret edelim. Böylece siyaset yapmış olalım" anlayışı olduğunu belirten Erdoğan, "Peki bu şekilde iktidara gelebilmek mümkün mü? Elbette değil. Onun için de şöyle bir formülleri var, 'Biz yine rahat koltuklarımızda oturalım, Cumhurbaşkanı, hükümet, iktidar partisi bir yanlış yapsın, halkın gözünden düşsün ya da dışarıdan bir güç gelsin, -üst akıl diyorum ya ben- üst akıl bir talimat versin, bunları devirsin, ahali de mecburen bizi iktidara getirsin.' Mantık bu. Hatta daha üzüntü verici olanı, cinsi sapıklara dahi bel bağlamış durumdalar" ifadelerini kullandı.
"DİNİME KÜFREDEN MÜSLÜMAN OLSA BARİ"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun dünkü grup toplantısında yaptığı konuşmaya dikkat çeken Erdoğan, şunları söyledi:
"Ana muhalefet partisinin genel başkanı çıkıyor, dün bir konuşma yapıyor. Ben tabi bu konuşmayı onun şahsına değil, onun şahsında başında bulunduğu partinin mensubu hanımefendilere ve o partinin mensuplarına ve milletime bu çağrıyı yapıyorum. 'Karaman'dan sonra Türkiye'nin dört bir yanında olaylar patladı' diyor, 'Bunlar sabah akşam Müslümanlıktan, dinden, imandan bahsediyorlardı' diyor. Önce istiklal şairimizin ifadesiyle, dinime küfreden Müslüman olsa bari diyorum. Bu bir. Geçiyorum şimdi aşağıya, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız olan hanımefendiye, tekrar etmeye terbiyemin el vermeyeceği galiz ifadelerle saldırıyor. Dün baktım televizyon haberlerinde bu sözler biplenerek, yani sansürlenerek veriliyor. Bakan hanım hakkında çok çirkin ifadeler kullanıyor. Ana muhalefetin üzerinden siyaset yapmaya çalıştığı cinsi sapık, şu an cezaevinde ve yaptıklarının hesabını adalete veriyor. Peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız? Biz bunları ademe mahkum edip, hiç yerine koydukça çirkefliğin, çirkinliğin, ahlaksızlığın çıtasını sürekli yükseltiyorlar. İnanın bana bu zat için söylenen her söz israftır, fuzulidir, tıpkı kendisi gibi gereksizdir ve bu kişi başında bulunduğu partinin de yüz karasıdır. İşte bir kasetle bu partinin başına gelmedi mi? Geldi. Bu kaset olayı olmasa zaten bu partinin başına gelecek bunun ne mecali vardı ne de hali vardı. Bunda yalan, her türlüsü var, takiye, her türlüsü var. Kendi genel başkanının yanından ayrılıyor, 'Aday mısınız?' diye sorduklarında 'Hayır, değilim' diyor ama ertesi gün pat aday oluveriyor. Bunlardan siyasetçi olmaz, siyasetçi önce dürüst olacak. Benim milletim siyasette de dürüst olana, adam gibi adam olana prim verir. Bunu böyle bilmek lazım. Milletimiz böyle bir zihniyete itibar gösterir, bunlara benim milletim ülkeyi teslim eder mi? Etmiyor. Aslında muhalefet partilerinin iktidar olup rahatlarını bozmak gibi bir niyetleri de yok zaten."