ESM Samsun Şube Başkanı Erdoğan, işverenlerin bir bölümünün, asgari ücretin 950 TL’den bin 300 TL’ye yükseltilmesi sonucu ortaya çıkan 350 TL’lik artışı ödememek için çalışanların otomatik para çekme makinelerinden (ATM) maaşlarını patronların çektiğini ve işçilere de 950 TL ödeme yapıldığını iddia ederek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı bu konu hakkında çalışmaya yapmaya davet etti.
İşçilerin hak ettikleri maaşlarını tam miktarda alamadığını iddia eden Erdoğan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Siyasi partilerin seçim vaatlerinin en başında gelen asgari ücret, hükümetin yaptığı düzenlemeyle 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren bin 300 TL oldu. Türkiye’de yoksulluk sınırı 4 bin 132 TL, açlık sınırı bin 492 TL olarak belirlenmişken, asgari ücretin bin 300 TL’ye yükseltilmesi bazı işveren çevrelerince tepkiyle karşılanmış ve asgari ücretteki bu artışın işletmeleri zor durumda bırakacağı ifade edilmiştir. Asgari ücretin bin 300 TL’ye yükseltilmesini başından itibaren kabullenmeyen bazı işverenler, bu konuda farklı arayış ve yöntemlerin içerisine girmişlerdir. İşverenlerin bir bölümü, asgari ücretin 950 TL’den bin 300 TL’ye yükseltilmesi sonucu ortaya çıkan 350 TL’lik artışı ödememek için önce asgari ücretli çalışanın bin 300 TL olan maaşını çalışanın banka hesabına yatırmakta, sonrasında ise maaşı yatırdığı ve çalışanın adına çıkarılmış olan bankamatik kartıyla bin 300 TL maaşı çekerek, çekilen paranın sadece 950 TL’sini çalışana ödemektedir. Bu yöntemle kağıt üzerinde bakıldığında asgari ücretli çalışanın banka hesabına bin 300 TL maaş yatırılmakta olup, ancak fiili olarak çalışan 950 TL maaş almaktadır. İşten atılma tehdidi altında olan asgari ücretli bu korkuyla olan bitene ses çıkaramamakta ve kağıt üzerinde bin 300 TL olan maaşının sadece 950 TL’sini almayı kabul etmektedir. Bir araştırma yapıldığında, Türkiye genelinde bu yöntemin oldukça yaygın ve çalışma hayatına egemen olduğu gerçeğiyle karşı karşıya kalınacaktır. Buradan Çalışma Bakanlığı yetkililerine sesleniyoruz. Bin 300 TL maaşla zaten açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veren asgari ücretlilerin bu tür yöntemlerle maaşının dörtte biri daha kesilmekte ve neredeyse ölüm sınırına itilmektedirler. Bu gerçeği gören bir yerden, bakanlığın bu anlamda denetimler yapması ve bu dalaverenin önüne geçecek farklı yöntemler geliştirmesi gerekir. Aksi takdirde iyi niyetle yapılan bu iyileştirmeler asgari ücretlilere hiçbir şekilde yansımayacak, sadece kağıt üzerinde kalacaktır.”
ESM’den, asgari ücretlinin maaşında 'dalavere' iddiası
KESK’e bağlı Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) Samsun Şube Başkanı Müşvik Veysel Erdoğan, bazı işverenlerin çalışanlarının maaşlarını kendilerinin çektiğini ve işçilere asgari ücretin altından maaş verdiğini iddia etti.