Bir Hilal Uğruna yarab: "Ne güneşler doğacak"
Memleket yangın yeri olmuş hala açılım- saçılımdan dem vuruluyor ya...
Şaşırmamak mümkün değil.
Şehit anası (anam) ne güzel demiş: Beni tayin edin Matematik Öğretmeni oalrak onlara Bayrağı öğreteceğim. Peki ya Şahadet şerbeti içen Uzman Çavuş Gülle babasına ne demiş Şehit edilmeden bir hafta önce: "Biz nöbet tutmazsak siz rahat uyuyamazsınız"
Evet Peygamber Ocağını unutan. O Ocağı harab edip, talan edip bugünkü sus-pus haline getiren, Türk Bayrağının altında huzur içinde yaşarken Özgürlük, demokrasi, bilmem ne halklarının hakları muhabbetini yapan dalkavuklar.
Sizin bizim bayrağımızın gölgesinde kalleşçe, haince ŞEHİT ETTİĞİNİZ O ŞEHİTLER ve Onlar gibi yüz binlerce Mehmetçiğin nöbetleri ile bu pislikleri yapıyorsunuz. Rahat yaşayamasaydınız bu kadar ihaneti yapabilir miydiniz? Hainsiniz, ihanet içindesiniz...
Hele hele O pkk yandaşlarının ve TBMM de bulunan ve 5400 küsur Milletvekili ( benim onların artık milletin vekili olduğuna inancım azalıyor) bilmem nerede 3 pkk'lı hain gebertilmişte onunla benim ŞEHİT'lerimi kıyaslıyor.
Bir Bayrak, Bir toprak, Bir Millet için yaşamayan, çalışmayan, nöbet tutmayanlar...
Başka ülkelerin, Başka iblislerin değirmenine para ile su taşıyan ( kan döken) itlerdir.
Kimse kusura bakmasın ama, Benim ŞEHİTLERİMLE BİR TUTULMASINA SESSİZ KALAMAM.
Yazıklar olsun ki; Bu kadar kalleşçe ihanet, hainliğe rağmen GENKUR sessiz kalıyor. Habire çıkıp çıkıp internetten KINAMA YAYINLASAN NE YAYINLAMASAN NE? Meydana çıkma vakti gelmedi mi? Eski Başbakanlardan kadın olmasına rağmen bir erkekten daha yürekli, cesaretli Tansu Çiller gibi dağlara çıkacak, teröristin korkulu rüyası olacak bir Lider ve onun dönemindeki gibi bir TSK ve GENKUR lazım ki; Bu itler bu kadar azmasın, azamasınlar. AB'leri onların olsun. ABD, bilmem ne kölelikleri onların olsun.
Benim Cennet Vatanım, Benim Şehitlerimin kanı ile alınmış TÜRKİYE CUMHURİYETİM...
Al kırmızı bayrağım, Şehit kanları ile oluşan bu vatanım toprağım bana yeter. Yeter ki kimseye kirlettirmesinler, Yeter ki artık birileri susmasınlar, susturmasınlar...
Aksi takdirde VATAN, VATAN inlemesi ile Altın kafeste ölen bülbül misali öleceğimizi kimse sanmasın. Bu Millet toprağına uzanan kalleş elleri her zaman kırmış, gövdeleri yerle bir etmiştir. Bu Milletin artık dayanacak, sabredecek ne açılımı, ne de demokratik çözümü kalmadı. Kan döken hainlere anladığı dilden cevap verilmedikçe...
ŞEHİTLERİMİZN AHI HEPİMİZİ HELAK EDECEKTİR. Şair ne güzel demiş: "EY, BU TOPRAKLAR İÇİN TOPRAĞA DÜŞMÜŞ ASKER! GÖKTEN ECDÂD İNEREK ÖPSE O PÂK ALNI DEĞER."
Nerede o ASKER...
Ve Rahmetli Mehmet Akif Ersoy'un o dizelerinden size bir hatırlatma anlayana elbette ki:
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil, Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil, Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına; Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına. Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz... Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz. Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb, Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.
***
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar, Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor! Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker! Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer. Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın; Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât, Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât... Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âğûşunu açmış duruyor Peygamber.
Bu hüzün ve acı içinde kutlayacağımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun der, birilerine iyi mesajlar verir umuduyla...
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...