Malum Seyit Tekke Mahallesi'nde yaşayan evli ve iki çocuk babası Balıklı'ya 20 yıl önce bir yakını koyun hediye etti.
Büyükbaş hayvancılıkla uğraşan Balıklı, zaman içinde yeni koyunlar alarak ve koyunlarının yavrulaması ile sürü oluşturdu.
Koyunları daha çok seven Balıklı, büyükbaş hayvancılığı bırakarak küçükbaş hayvancılığa yöneldi.
Hasan Balıklı, 200 koyunu olduğunu, sürüsünü daha da büyütmek istediğini söyledi.
Hayvancılıkla geçimini sağladığını, küçükbaş hayvancılığın zor olduğunu anlatan Balıklı, "Bir tek koyuna bugüne geldim. Heves yaptım. Tek koyunun yanına bir tane daha aldım. Koyunlarımız zamanla çoğaldı. Büyükbaş hayvancılık yapamadık, sevemedim, koyunculuğu sevdim. Kısa vadede gelirim olsun diyorsan olmaz. Bu sevgi işi, bunu her adam yapamaz. Herkes bunu beceremez. Alırlar ama yapamazlar." diye konuştu.
Koyunlar yavruladıklarında kuzulardan ayrıldığını, kuzuların bakımının hassas olduğunu anlatan Balıklı, büyükbaş hayvancılığa göre küçükbaş hayvancılığın daha çok emek istediğini, buna rağmen kazancının diğerine göre yüksek olmadığını söyledi.
Zorluklarına rağmen, koyunlar yavruladıklarında ve kuzuların anneleriyle buluştuğu zaman yorgunluğu unuttuklarını ifade eden Balıklı, ağabeyi ile birbirlerine destek olduklarını belirterek, "Veresiye ile başladık, bugüne geldik. Abim keçi işi yapıyor. Ben koyun işi yapıyorum. Koç ayırmadık o yüzden kuzularımız erken oldu. 4. ayda sattığımız kuzu ile 11. ayda sattığımız kuzunun değeri aynı olur. O yüzden erken kuzulatmaya bakıyoruz. Koyunlarımız erken kuzuladı. 45 günlük oldular." dedi.