“Türklerde Ahilik Kültürü ve Esnaf Teşkilatı Paneli”nde konuşan Samsun İl Ticaret Müdürü Kürşat Turpçu, “Kasa-raf fiyat farkları bugün en çok sıkıntılı olan olaylardan bir tanesidir. Şu ana kadar 300 civarında ceza kestik” diyerek vatandaşlara alışveriş sonrası fişlerini kontrol etmeleri uyarısında bulundu.
Samsun’da Ahilik Haftası farklı etkinliklerle kutlanıyor. Bu çerçevede Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği ve Samsun Ticaret İl Müdürlüğü iş birliği ile Atakum Sanat Merkezi’nde “Türklerde Ahilik Teşkilatı ve Esnaf Kültürü” konulu panel düzenlendi. Panelde akademisyenler Ahilik hakkında bilgi verdi.
"Kasa-raf fiyatları bugün en çok sıkıntılı olan olaylardan bir tanesidir"
Panelde konuşan İl Ticaret Müdürü Kürşat Turpçu, "Vatandaşların menfaati için denetimler gerçekleştiriyoruz. E-ticarette yapılan kanunsuzları vatandaşlarımıza anlatmak zorundayız. İnternetten alışveriş yapılırken bakanlığımızın ‘güven’ damgalı olan siteleri tercih edilmeli. Kasa-raf fiyat farkları bugün en çok sıkıntılı olan olaylardan bir tanesidir. Gidiyorsunuz marketin reyonuna orada ‘indirim’ diye yazıyor. Örneğin 89-90 TL diyor. Kasaya gidiyorsunuz 120 TL çıkıyor. Vatandaşlarımız alışveriş sorası fişlerini mutlaka kontrol etmeli. Şu ana kadar 300 civarında kasa-raf fiyatı farkından dolayı ceza kestik” diye konuştu.
Ahiliğin öneminde bahseden Turpçu, “Ahilik kültürü sıradan bir kültür değildir. Bizler bazen o kültürümüzü elimizin tersi ile itiyoruz. Bugün bazı sıkıntıları yaşıyoruz. Ahilik birçok şeyi bünyesinde bulunduruyor. Ahilik aslında bir hayat okuludur. Bir ekonomi modelidir. Bizler gençlerin bilinçli yetişmesini istiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
"Asil bir yoldur Ahilik"
Panelde konuşan Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Fahri Sakal, "Ahi teşkilatı ekonomiden siyasete, kültürden sanata en önemlisi de insan terbiyesi, esnaf ve insan ahlakı gibi alanlarda çalışmalar yapmıştır. Bence kurumların arasında en lüzumlu olanı, günümüzde yaşatılması gerekeni Ahiliktir. Ahi kelimesi Arapçada ‘kardeşim’ demektir. Ahilik Osmanlı döneminde devam etti. Fatih Sultan Mehmet Han’a doğru Osman bir imparatorluk olunca büyük devletin kuralları ve kurumları oluyor. Zamanla Ahilik alanını devlet ve siyaset doldurmuş oldu. Osmanlı dönemlerinde artık unutulmaya yüz tuttu. Vefa, doğruluk, cömertlik, nasihat, affedicilik ve tövbe bunların ayrıntısı açıklıyorlar. Böyle asil bir yoldur Ahilik. Toplumlarda gerçekten de muhtaçlar oluyor. Herkesin durumu bir değil, bir elin parmakları bile farklıdır. Onun için İslam medeniyetinde güçlülerin güçsüzleri koruması için Ahilik gibi başka bir kurumda vakıflardır” şeklinde konuştu.
Usta, kalfa ve çırak ilişkisi
OMÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Rıza Karagöz, "Çıraklık uygulamalı öğrenmenin en etkili yollarından biridir. Kısaca bir ustanın yanında zanaati görerek öğrenmektir. Mesleğin gerektirdiği her türlü bilgi, beceri, ne varsa süreci başından sonun kadar hepsini bir ustanın yanında, o işi kendi başına yapabilmeyi öğreninceye kadarki süreçtir. İşin başında çırağın ustasını takip etmesi gerekmektedir. Bu eğitimleri başarıyla geçen çırak ustalığa doğru yol alır. Usta-çırak ilişkisinde tecrübe ve uygulama söz konusu olduğu için bu etkileşimli eğitim kalıcı öğrenmeyi sağlar. Bu işin olmazsa olmazı karşılıklı sevgi ve saygıdır. Bu sayede her iki tarafın birbiriyle övündüğü bir süreç oluşur. Bu nitelikteki bir eğitim toplumumuzda ‘bir ustanın bizi dibinde oturmak’ tabirine ulaşır" ifadelerini kullandı.
"Türk ekonomisine ve sosyal yaşantısına kazandırmış oldukları bir yöndür"
OMÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğr. Üyesi Dr. Özkan Özer Keskin, "Günümüzde sivili toplum kuruluşlarının yahut sosyal devletin hükümlü olduğu bütün her şey vakıflar tarafından yapıldığını düşünün. Yol, okul, köprü gibi aklınıza ne geliyorsa bütün bu hizmetlerin vakıflar tarafında yapıldığını düşünürsek Ahilerin de bu vakıflara olan katkıları da gerçekten sosyal devlet ya da toplum düzeni noktasında oldukça önemlidir. Ekonomik düzende de Ahilerin farklı bir rolü vardır. Ahileri kurmuş oldukları örgütlerle esnafı denetliyorlar. Esnafı bu denetlemeye alıştırıyorlar. Bir esnaf Ahilerin gözünde iyiyse vatandaşlar o esnaftan alışveriş yapıyorlar. Karşılıklı dayanışma ve yardımlaşma kesinlikle ahilerin Türk ekonomisine ve sosyal yaşantısına kazandırmış oldukları bir yöndür. Ahiler kurdukları vakıflarla bütün o kimsesiz çocuklara karşı kurulan vakıflar, evlenecek yaşa gelmiş olan kızların bütün çeyiz masraflarını karşılamak için kurulan vakıflar ve yolların çamurlanmaması için yolları kül döken bir vakıf bile kurmuşlardır. Ahi Evran tarafında daha teşkilatlı bir hale getirilir. Gerek Osmanlı gerekse Selçuklu Devleti tarafından oldukça kullanılır” açıklamasında bulundu.
Panel toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
İHA