Çarşamba Cumhuriyet Başsavcılığının kontrolünde gerçekleştirilen Kum- Çakıl Operasyonu ve sonrasında ki gelişmeler son birkaç gündür İlçe genelinde dikkatle ve sessizce sürüyor.
Jandarma Bölük Komutanlığında ilk sorguları tamamlanan gözaltında ki 39 kişiden 9 kişi Jandarmada alınan ifadelerinin ardından serbest kaldığı, ilk gün 15 kişinin savcılığa sevk edildiği ve 15kişi, son günde ise 10 kişi Savcılığa çıkartıldıktan sonra, kalan 5 kişi ise mahkemeye sevk edilerek mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı öğrenildi. Yani 6 aylık operasyon sonunda tutuklu yok, serbest yargı sürecinin devam edeceği öğrenildi.
Hukuki yönüne bakmıyoruz. Hukuki ve yargılama yönü zaten gereği gibi yerine getiriliyor. İlçe genelinde ki dedikodulara bakıyorum. Vatandaşlar ilk önce çok büyük bir Operasyon olgusu ile dikkatlice izledikleri operasyonun sonucunu merakla beklerken MHP İlçe Başkanı Baki Demirtaş, olaya farklı açıdan dalış yaptı.
MHP İlçe Bakanı Baki Demirtaş, operasyonların halkın huzuru ve güvenliği ve geleceği konusunda çok güzel olduğunu belirtti. Akabinde ancak derken o ancak içinde yıllardır eski Belediye Başkanlarının da yaptığı gibi mevcut Belediyelerin de Kum ve Çakıllarını Yeşilırmak ve benzeri alanlardan izinsiz aldıklarını ama ne hikmettir ki bu operasyonda Belediyelerin olmadığına dikkat çekti.
Demirtaş dedi ki: “Kanununu uygulamakla görevli kişilerin kanunu ihlal imtiyazı nereden geliyor”. Peşine aynı şekilde sadece sivil vatandaşlar değil, belediyelerinde kum ve çakılları bu alanlardan alıyor ama adını kamu hizmeti koyuyorlar. Bunlara bu imtiyaz hakkını kim veya kimler veriyor.
Açıkça söylem ise şu anladığım kadarı ile: Madem kum ve çakılları ırmak ve denizden almak ve satmak veya başka nam ve ad altında kullanmak yasak ise bu vatandaşa, sivil kurumlara ve iş adamlarına yasak ise Belediyeye neden yasak değil. Kaldı ki buraya da yasak olduğunu ve izinsiz kum belediyelerinde alamayacağını belirtti. O nedenledir ki; “Kanununu uygulamakla görevli kişilerin kanunu ihlal imtiyazı nereden geliyor diyor.
Haklı mı?. Bence haklı. Adını kamu hizmeti koyacaksınız sonra ırmak yatağından kum alacaksınız, birazını ilçede ki hizmetlerde kullanacaksınız. Buraya kadar tamam da geri kalanı ne oluyor. Irmaktan alınan kumun faturası, girdisi olmayacağı için çıktısı ve nereye kullanıldığı da belli değildir.
Kaldı ki ilçede ki bir iki kum ocak sahipleri ve beton santrali sahipleri kumlarını hadi diyelim bu bölgelerden izinsiz aldı ve kullandı ve operasyonla gözaltına alındılar. Aralarında bu nedenle eskiden ceza yiyenler de var.
Peki sormazlar mı hiç kimse ki ilçede ki diğer özellikle dışardan gelmiş bir firma kumlarını nereden ve ne şekilde hangi şartlarla alıyor? İşte operasyonun tek ayağının askıda kaldığını belirten Demirtaş bunu da geçmiş dönemde İl Genel Meclis üyesi İbrahim Fırıncı ile Eski Milletvekilleri Osman Çakır’ın TBMM de gündeme getirdiği belediyenin izinsiz kum ve çakılı Yeşilırmak yatağından aldığı ve izninin olup olmadığı ve ne gibi yaptırım yapıldığı idi.
Kısacası Kum ve Çakılların ırmak yatağından alınması Belediyelere yasak değil midir?.
Başka konu ırmak yatağından bilindiği kadarı ile sette yapılması ve dere yatağını temizleme, düzenleme çerçevesinde kum alınabilir. DSİ Yaptığı açıklamalarında bunu da kenardan 4-5 metrelik alandan alarak sadece sedde yapımında kullanılabileceğini açıklıyor. Samsun İl Özel İdaresi ise yaklaşık bir yılı aşkın süredir hiçbir kurum ve kuruluş ile sivil vatandaşa ırmaktan kum ve çakıl izni vermedik diyorsa….
Belediye ırmak yatağının göbeğinde Meslek Yüksek Okulu arkasında, Boyacılı Köyü, Kurtahmetli Köyü, Ordu Köyü, Beyyenice Köyü yakınları ve sahile yakın alanlardan kum alarak Sefalı yokuşu, Güneşli, Ömerli Köyleri ve Adapark gibi özel alanlarda toplanan ve kullanılan devasa kum dağlarında ki kum ve çakılları nereden alınıyor ve nereye kullanılıyor. Bunları soran oluyor mu?. Yasak herkes içinse, Kanunlar herkes içinse, uygulama da eşitse bunların sorulup sorulmadığı vatandaşa açıklanmalıdır. Ki bu muallak kamu hizmetinde kullanıyoruz muhabbeti sona ermelidir diyerek düşünüyorum. Şimdi ortada muallak durum var ve bu durumu kim düzeltecek merakla bekliyoruz.
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…