Belediye Başkanı Hüseyin Dündar, geçtiğimiz Çarşamba akşamı AKS TV'de yayına katılıp kendi çalıp kendi oynamış...
Duyum ve iddialara göre, belediyenin kasasından 5 bin lira ödenerek gerçekleştirilen bir saatlik programın 12-15 dakikasını Çarşamba Haber Expres Gazetesi'nin mühürlenmesine ayırmış Hüseyin Dündar...
Soyadı "Sallabaş" olan programın sunucusunun soyismine yakışır şekilde kafasını sallayarak dinlediği Dündar, almış gazı konuştukça konuşuyor...
Nasıl olsa karşısında, "Dur başkan o iş öyle değil. Orada yanlışsın" diyen yok...
Kendi çalıp kendi oynuyor, parasıyla değil mi zaten? Basmış belediyenin 5 bin lirasını konuşuyor...
Bir ara cevap hakkı doğduğu için arayıp programa katılmak istememe rağmen programa bağlamıyorlar...
Yasal haklarımı kullanacağımı iletip telefonu kapatıyorum...
Programdan sonra telefonla bana ulaşılıp önümüzdeki programda cevap hakkımın bana tanınacağı sözü veriliyor da, olay yargıya aksetmiyor...
Biliyorum, Sallabaş'ın programını izlemeyenler çoğunlukta...
Ben yine de Dündar'ın sarfettiği birkaç cümleyi paylaşayım da siz de konuyla ilgili bilgi sahibi olun...
Dündar, "Burada özellikle ve bilinçli olarak karıştırıldı ve yanlış anlatıldı. Bu bir gazetenin kapatılması, bir gazetenin baskı tesislerinin kapatılması değil, bir matbaanın kapatılması, zaten günlük gazetenin kapatılması belediyenin yetki ve sorumluluğunda değildir" dedi.
Mühürlediğin yerel gazetenin baskı tesisleri değil de neresiydi Dündar?..
Gazete kendiliğinden basılıp mı dağılıyor okuyucuya...
Mühür vurduğun gazetenin tesisini, tesis olarak görmüyor matbaa olarak görüyorsan sana sormak istiyorum, gazetelerin matbaa makinesiyle basıldığını sana söyleyen olmadı mı?
Olmadıysa o basın danışmanlarına ne diye maaş ödüyorsun?..
Avukat olmuş, belediye başkanı olmuşsun ama halen gazetelerin baskı işlerinin matbaada yapıldığını çözememişsin, çok yazık...
Şimdi bak bakalım ulusal ve yerel gazetelerin künyesine:
Hürriyet Gazetesi: Hürriyet Gazetecilik Matbaacılık A.Ş.
Şimdi Hürriyet Gazetesi'ni mühürleyelim istersen, bak künyesinde matbaacılık yazıyor, bu adam matbaacılık yapıyor diye!..
Milliyet Gazetesi: Milliyet Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş.
Milliyeti'de kapatalım bak uyanıklara gazetecilik üzerinden yayıncılık yapıyorlarmış!..
Sabah Gazetesi: Turkuaz Gazete Dergi Basım A.Ş.
Sabah Gazetesi'ne bak sen gazeteyiz ayağına basımcılık yapıyorlarmış uyanıklar, bunu da mühürleyelim hemen Dündar!..
Haber Gazetesi: Haber gazetecilik, reklamcılık, yayıncılık sanayi ve Tic. Ltd. Şti.
Haber Gazetesi çok uyanık çıkmış, gazetecilik ayağına hem yayıncık hem de reklamcılık yapıyor, buna 2 mühür vurmak lazım başkan Dündar!...
Denge Gazetesi: Orta Karadeniz Basın Yayın İnş.San.Tic.Ltd.Şti
Denge Gazetesi'ne bak sen! İnşaatçılık yapıyormuş bunu derhal mühürlemek lazım!..
Örneklerden de anlaşılacağı gibi, gazeteler matbaalarda basılıyor Dündar, uyan da balığa gidelim!..
Dündar, "Matbaanın olduğu bina sakinlerinin şikayeti üzerine sözkonusu mühürleme yapılmıştır" demiş...
Mühür gerekçesi, baskı tesislerimizin, ruhsatsız olmasıymış!..
"Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur!" özdeyişini vurgulamakta fayda var.
Birader! Binada şikayet edenlerin oturma ruhsatı var mı?..
Aynı binada 10 konut ve bizim baskı tesislerimiz dışında 2 adet daha işyeri ruhsatsız oturumda bulunurken, sadece bizim tesislerimize mühür vurarak basına baskı uygulama girişiminde bulunmuş olmadın mı?..
Tilki kümese girmişken tavuk ayrımı mı yapar? Adam olan sormaz mı şikayet edene, "Senin ruhsatın var mı" diye?..
Dündar'a, "Bize ruhsat vermezseniz aleyhinizde yayınlara devam edeceğiz?" demişiz. Tehditle yayın yapıyormuşuz! Ve diyor ki; "Bizim bunu kabul etmemiz beklenemez."
Heyhat! Külliyen yalan.
Biz bugüne kadar hiçbir haberimizde kimseyi tehdit etmediğimiz gibi kimseye de minnet etmedik. İşimizi yapıyoruz...
Ve Dündar, bizim ağzımızdan ve kalemimizden böyle bir söylem çıktığını ispatlamayan namerttir, müfteridir. Demeden geçmeyeceğim. Artık paralelciler gibi iftirayada mı başladın? Ayıptır, yazıktır, günahtır...
Adil yargının yolunu biliyorsun git "Beni tehdit ediyorlar" diye dava aç!..
Şahsına bir sor bakalım, şahsın bu gazeteyi emir erin mi sandı? İstediğin haber çıkacak, istemediğin haber çıkmayıp, sana biad edilecek...
Sana biat eden de namerttir, iddiasını ispatlayamayan da namerttir!!!
Mutlu (sağ)- lıcakla kalın...