Türk mutfağının vazgeçilmez tatların biri olan turşu, İzmir’de farklı bir boyut kazandı. Alışılagelmiş sebzelerin dışında her türlü meyvenin ve bitkinin turşusunu yapan İbrahim Türksever, “Meyve turşusunu ilk biz icat ettik” diyor.
İzmir’in birçok ilçesi gibi beton yığını olmadan önce Narlıdere’de bahçeleri olduğunu söyleyen Türksever, anne ve babasının bahçelerinde yetişen sebzeleri satarak geçindiğini anlattı. Türksever’in anne ve babası, satamadıkları sebzeleri ise “ziyan olmasın” diye turşu yapıyorlardı. Yapılan turşular, yöre halkı tarafından çok beğenilince, bahçeden elde ettikleri tüm mahsulü turşu yapmaya başladılar. İzmir’deki “Turşucu Hasan Amca” efsanesi de böylece doğmuş oldu.
NEŞELİ GÜNLER’İN İLHAM KAYNAĞI
O dönemde oldukça ünlenen Hasan Amca Turşuları’nın herkesin onlarca kez izlenen başrollerinde Adile Naşit ve Münir Özkul’un oynadığı “Neşeli Günler” filmine de esin kaynağı olduğu ortaya çıktı.
Bu günlerde kapılarını 84. kez kapatmaya hazırlanan İzmir Enternasyonal Fuarı’nın o dönemlerde ünlüler arasında çok popüler olduğunu anlatan Türksever, “Eski fuarlar çok meşhurdu. Tüm sanatçılar İzmir Fuar’ı açıldığı zaman fuara gelirlerdi. Bizim dükkana da birçok sanatçı gelir, annemle babamla sohbet eder, turşu suyu içerlerdi. Bunlardan bazıları da Adile Naşit, Ayşen Gruda ve Selim Naşit’ti. Bizim turşularımızdan esinlenerek ‘Neşeli Günler’ filmini yaptılar. Turşu konusu işledikleri filmde bizden de bir hayli bilgi aldılar” dedi.
GÜZEL TURŞULARIN SIRRI
“Neşeli Günler” filmiyle birlikte birçok kez tartışma konusu olan “Turşunun iyisi limondan mı sirkeden mi olur? Tartışmasına girmek istemeyen İbrahim Türksever, “En iyi turşu taze meyve ve sebzelerden olur” dedi. Güzel turşularının sırrı olarak sadece doğal malzemeleri kullandıklarını söyleyen Türksever, turşuda sertleştirici olarak nohut kullandıklarını, bazen şeker bile kullanabildiklerini anlattı. Türksever, turşuların formülünü vermektense kaçındı.
HAMİLELERİN TERCİHİ
Hasan Amca Turşuları, hamile kadınların çokça tükettikleri yiyeceklerin başında da geliyor. Hamilelerin en çok erik ve çağla badem turşusu aşerdiklerini belirten İbrahim Türksever, “Gece yarısı Karşıyaka’dan gelenler oluyor. Geçenlerde Kuşadası’ndan gelen birisi hamile olan gelinine turşu aldı” diye konuştu.
FORMÜL AİLE İÇİNDE GİZLİ
İbrahim Türksever, aslında inşaat işiyle uğraşıyor, babası ve annesi ise küçük dükkanlarında turşu yapıp satıyorlardı. Dükkanın kapısına astıkları “Herkes turşu yapamaz ki” yazılı tabela ise bir çok kimsenin dikkatini çekiyordu. Annesi ve babası vefat edince, babası Turşucu Hasan Amca’nın vasiyeti üzerine kendi işini bırakıp turşu dükkanına sahip çıkan İbrahim Türksever, güzel turşuların formülünün bundan sonra da aile içinde kalması için uğraş veriyor.
90’DAN FAZLA ÇEŞİT
Erik, kavun, portakal gibi birçok meyve ve sebzeyi turşu yaptıklarını dile getiren Türksever, “90’dan fazla çeşit turşu yapıyoruz. Çam kozalağının bile turşusunu yaptık. Onun çok güzel bir aroması vardır. Bizim turşularımızın bir özelliği de aromalarının gayet nefis olmasıdır. Çam kozalağının kokusu çok güzeldir” dedi.