Çok değerli Haber Expres Gazetesi okuyucuları; Her şeyi bilmenize gerek yok, Kadir kıymet bilelim yeter. Öncelikle de kendi kıymetimizi bilmekte büyük bir fayda var… Altın fiyatları zaman zaman tavan yapıyor, olmalı mı? satmalı mı? Derken altına bir de bu açıdan bakalım mı?
Bir akraba eş dost toplantısında konuşmacı sözlerine elinde tuttuğu altın lirayı göstererek başladı. Salonu dolduran yüzlerce kişiye şu soruyu sordu: “Bu altını kim ister?” Hemen hemen bütün eller havaya kalktı. Konuşmacı devam etti; “Altını içinizden birine vereceğim, ama önce bazı şeyler yapacağım.” Altını yere attı, ayakkabısı ile üzerine bastı, tepindi. Sonra yerden kaldırdı tozlara bulanmış altını salona doğru uzatıp yine sordu;
“Bu altını hala isteyen var mı?” Eller yine havadaydı. Bu defa altını yardımcısının getirdiği çamur dolu bir kavanoza attı. Çıkardığında, üzerinde ki çamurdan altın görünmüyordu bile. Aynı soruyu sordu bir kez daha ama eller yine havadaydı ve herkes altını istiyordu.
Konuşmacı gülümseyerek şöyle dedi; “Arkadaşlar burada çok önemli bir şey görüyoruz. Ben bu altına ne yaparsam yapayım, önemi yok; onu ne olursa olsun istiyorsunuz. Çünkü başına gelenler onun değerini düşürmüyor. O hala değerli bir altın.” Kürsüde ki konuşmacı, daha sonra hayata ilişkin sonucunu şöyle dile getirdi:
Birçoğumuz , bu altının başına gelenleri yaşarız. Yere düşeriz, hırpalanırız, canımız acır… Bazen üzerimize çamur atılır. Bazen de biz çamura düşeriz ama hiçbirisi önemli değildir; yeter ki özümüz deki güzelliği hiç unutmayalım ve mutluluğun bunlara bağlı olmadığını bilelim. Değerimizi bizi bunlara bağlı olmadığını bilelim. Değerimizi bizi başkanlarının nasıl göründüğü veya başımıza gelenler değil, bizim kim olduğumuz belirler…