İYİ Parti Samsun Milletvekili ve KİT Komisyon üyesi Bedri Yaşar; Kıyı Emniyet Genel Müdürlüğü ve Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş. Komisyon toplantılarında işletme hakkı devredilen limanlarda taahhüt edilen yatırımların yapılıp yapılmadığını muhakkak denetlenmesi gerektiğini; denetim sonucunun raporlaştırılarak kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini vurguladı
Bedri Yaşar konuya ilişkin olarak; “Özelleştirilen kurumlardan bizim beklentimiz şu: Kapasitelerin artması, yatırımların yapılması, istihdamın artması; bu amaçla bu özelleştirmeleri yapıyoruz. Siz ev sahibisiniz, malın sahibisiniz dolayısıyla bu limanların işletildiği süre içerisinde yapılacak yatırımları, istihdamları, teknolojik yatırımları takip edecek bir biriminiz var mı? Yani sizin bu biriminizin zaman zaman denetimler yaparak bunu raporlaması lazım.Siz daha kiracı içerdeyken; sözleşme süresi dolmadan sözleşmenin süresini uzatıyorsunuz. Bunun izahı olamaz” değerlendirmesinde bulundu.
İşletme hakkı devrolan limanlar denetleniyor mu?
TDİ bünyesinde sadece 5 liman bulunduğuna değinen Bedri Yaşar; “Özelleşen limanlara bakıldığında hepsi yüksek gelir getiren limanlar olup, daha süreleri bitmeden sırf iktidarı kaybederiz korkusuyla süre uzatımları yapıldığı görülmektedir. Daha süreleri bitmeden ve tekrar ihaleye çıkarılmadan limanların süreleri 49 yıllığına tamamlanmakta; sözleşme süreleri uzatılmaktadır. Halbuki burada bu limanların sahibi devlettir ve bu firmaların limanların işletme hakkını devralırken verdikleri taahhütler bulunmaktadır. Bu taahhütler yerine getirilmiş midir, bunların denetlenmesi ve denetim sonucunun raporlanması gerekir. “dedi.
Denizcilik işletmeleri yönetiminde liyakat sorunu çözülmelidir
Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nin (TDİ) 7 kişiden oluşan yönetim kurulunda yalnızca 1 kişinin denizcilik mezunu olmasını eleştiren Bedri Yaşar; bunun kadrolarda liyakat sorunu yarattığını, TDİ’nin stratejik bir kurum olmakla birlikte personel sayısının 126’ya düşürülmesi yerine; güçlü, liyakatli ve donanımlı bir ekip oluşturularak limanların denetiminin; teknolojik güçlendirilmelerin yapılabileceği personellerin istihdam edilmesi gerektiğini vurguladı.
KKTC limanı asla özelleştirilmemeli
Yolcu ve yük taşımacılığı yapan feribotu işleten Kıbrıs Türk Denizcilik Şirketi’nin zarara uğraması gerekçe gösterilerek özelleştirilme kararı alınmasına tepki gösteren Bedri Yaşar; “Bu kurumları gözden çıkarıyoruz mantığı içerisinde yapılan özelleştirmelere karşıyız. Bazen malın bedeli ve değeri olmaz, o kurum zarar bile etse onun sürekliliği esastır” diye konuştu.
Bedri Yaşar; kurum yetkililerine özelleştirilen kurumların taahhüt ettikleri ve bu taahütleri ne kadar zamanda yapacağını, bu kurumlardan elde edilen gelirlerimizin dolara endeksli olup olmadığını; işletme hakkını devralan şirketlerin borçlarını ödeyip ödeyemediğini; ödeyemeyenler varsa bunların kim olduğunu sordu.
HABER MERKEZİ