Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, E-bilet uygulamasının 14 Nisan'a yetişeceğini söyledi.
Özel bir televizyon kanalındaki ‘Stüdyo 360’ adlı programa konuk olan Bakan Akif Çağatay Kılıç, özellikle son dönemlerde yaşanan taraftar olaylarına ilişkin düzenlemeleri bir an önce hayata geçireceklerini belirtti. Bu kapsamda "e-bilet" uygulamasında son aşamaya geldiklerini açıklayan Bakan Kılıç, e-bilet uygulamasının 14 Nisana yetişeceğini anlattı. "Bu uygulama sayesinde stada maç seyretmeye gelen kardeşlerimiz biletlerini okutup nerede oturacaklarını bilecekler. Olumsuz davranışlar da kameralarla tespit edilip gereken yapılacak" diyen Bakan Kılıç, uygulamayla, yaşanılan şiddet olaylarını azaltmayı hedefledikleri söyledi.
“DOPİNG YAPMAK TERBİYESİZLİKTİR”
Bakan Kılıç, spor gündemini değerlendirerek başladığı konuşmasında, Türkiye'de spora ve sporcuya yönelik tüm gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, amaçlarının "temiz spor" olduğunun altını çizdi.
Dopinge ilişkin güncel konulara ve iddialara da değinen Bakan Kılıç, "Ülkemizde sporun en önemli sıkıntılarının belki de başı bu doping olayı. Şunu çok net belirtmek isterim ki; doping terbiyesizliktir. Burada, dopingli sporculara ilişkin bir şeyleri konuşurken kendilerinin isimlerini de asla anmak istemediğimi de vurgulamak isterim. Bu olayları aşacağız. Dopinge karşı toleransımız sıfır. Bu konuda Sağlık Bakanlığı ile ortaklaşa bir çalışma yapacağız ve sporcuya daha çok küçük yaşlarda dopingin zararları net bir şekilde aktaracağız." ifadelerini kullandı.
HACETTEPE’DEKİ KONTROL MERKEZİ DÜNYADA SON OLACAK
Bakan Kılıç, ayrıca Dünya Anti Doping Ajansı (WADA) ile de görüşmelerin devam ettiğini belirterek, daha önce kapatılan Hacettepe Doping Kontrol Merkezi'ne ilişkin gelinen son durumu açıkladı. Hacettepe'deki merkezin yakın zamanda yeniden faaliyete başlayacağını ve numune test edebileceğinin altını çizen Bakan Kılıç, "Hacettepe Doping Merkezi, dünyada onay alan son doping merkezi olacak. Bundan sonraki süreçte WADA, herhangi bir yer doping merkezi açılmasına izin vermeyeceğini beyan etti." dedi.
“6 MİLYON GENÇ, SPORTİF TARAMADAN GEÇECEK”
Kış sporlarına yönelik icra noktasında eksiklikler olduğunun altını çizen Bakan Kılıç, bu sorunu aşmaya yönelik atılan adımlar ve hayata geçirilen projelere ilişkin de önemli açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin, kış sporlarında yarışan sporcu sayısının çok düşük kaldığını söyleyen Bakan Kılıç, şöyle devam etti: "Uluslararası arenada başarılı antrenörlerle çalışmamız gerekiyor. Dünya da belli branşlarda otorite sahibi antrenörlerle çalışmamız şart. Ayrıca yurtlarda kalan sporcu kardeşlerimizin spora katılmaları için faaliyetlerimiz olacak. Örneğin 6 milyon genç taranacak. Hangi çocuğumuz hangi spor dalına daha yatkın bunlar belirlenecek. Farklı dallarda tarama yapılıp yetenekli gençler Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezleri’nde (TOHM) yetiştirilecek."
“4 BİN SPORCUYA MADDE DESTEK VERECEĞİZ”
Bakan Kılıç, sporculara destek konusunda neler yapılacağına dair sorulan soru üzerine ise "Olimpiyatlara hazırlık için yasayı geliştiriyoruz. 4 bin sporcuya maddi yardım eden yasa inşallah kuruldan geçecek. Sadece maddi değil, ebeveyn titizliği ile ilgilenecek olan insan kaynağı unsuru da çok önemli. İnşallah bunu da başaracağız." şeklinde cevap verdi.
“YURTLARDA İSTEGE BAĞLI ÜCRETSİZ SAĞLIK TARAMASI YAPACAĞIZ”
Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak farklı konularda ilgili bakanlıklarla ortak çalışmalara imza attıklarına da değinen Bakan Kılıç, "Bakanlığımıza bağlı Kredi Yurtlar Kurumu'nda kalan kardeşlerimizi gönüllülük esasıyla sağlık taramaları yapacağız. Göz, ağız sağlığı ve cilt dallarında yapacağımız taramalarla sağlık sorunları açısından sorun teşkil edebilecek bir şeyin önüne önceden geçmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.
“KÖTÜ SÖYLEME ‘DUR’ DEMEMEZİ LAZIM”
Bakan Kılıç, sportif alanlarda yaşanılan olaylar ve özellikle küfürlü tezahürat üzerine sorulan soruya ise kendi başına gelen bir olayı anlatarak, "Ben, Şükrü Saraçoğlu Stadyumu'nda bir hadise yaşadım. Türkiye-Hollanda arasında oynanan futbol müsabakasını izlemek üzere annem, eşim ve kızımla maça gittik. Sıkıntılar yaşadık, kızlarımızın kulaklarını kapatmak zorunda kaldık. Millet olarak buna dur dememiz lazım, doğru bir şey değil. Biz, Türk milleti olarak saygılı ve edepli olmak durumundayız. Neden hakaret ediyoruz? Oysa kendi aramızda konuşmalarımızda hep aile terbiyesinden bahsederiz." şeklinde konuştu.