Sonda söylenecek sözü başta söylemeyi severim.
(NOT: Görevini layığı ile yapanları tenzih ediyorum. Ulaşılmayan müdürlere sesleniyorum
Kim üstüne alınırsa diyeceğim ama iş yapmayan alınsın artık değil mi?)
“Erol bey yine başladın….” Sözleri başladı piyasada…
Demek ki uzun süredir bir boşluk kalmış Çarşamba ve Samsun’ da.
Samsun çok ilgilendirmiyor aslında ama mecburen tek ilgilendiren tarafı,
Bazı Hint kumaşı Bölge Müdürlüklerin Samsun’ da olması,
Gerisi umurumda bile değil aslında…
Mesela; Samsun’da iki tane ‘’Bölge Müdürlüğü var, var olmasına da…
Bölge Müdürlerini bulur, ulaşabilirseniz ‘HAK GETİRE…’
Örnek; Samsun’ da iki tane Bölge Müdürlüğü malum var.
DSİ 7. Bölge Samsun Şube Müdürlüğü,
Karayolları 7. Bölge Samsun Şube Müdürlüğü.
Bu “7” rakamı belalı, uğursuz bir rakam olsa gerek.
Bir de hiç birisinin adını, sanını ezberlemeye akılda tutmaya gerek yok.
Çünkü öğrenene kadar yüzünü görmeden Jet hızıyla gelen - gidiyor.
Müdürleri, bölge bölge, şube şube arıyorsunuz; üstüne birde dua edin.
Müdürlerin sekreterleri, santral memurları bahaneleri öğrenmişler, bahane hazır.
Ya Genel Müdür çağırmış veya Bölgelerde yırtınıyorlarmış.
Peki, hadi Bölge Müdürleri varsayalım haklılar!
Genel Müdürlerin işi gücü yok, neden zırt pırt müdürleri Ankara’ya çağırır.
Neden başarısız??
Çünkü; biri sulama kanalını unutmuş, drenaj kanalları bela çukuru olmuş
Kimin umurunda ki!?
Ya diğeri; Ya yol çalışmalarında ya da malum genel müdürlükte…
Gerçi bizim yol müdürleri hep yollarda kayıplar oda ayrı bir muamma?..
Ayvacık –Erbaa- Taşova yolu, yetmedi Ayvacık- Çarşamba Karayolu.
Yılan, kaplumbağa bile bunca yılda bitirirdi bu yolları!?
Hatta başka Bölge Müdürleri dağları deliyor, dereleri dolduruyor,
Yol yapıyor, halka hizmet sunuyorlar.
Bize gelenlerin bir tarafı 40, bir yanı 30 senedir, 24 kilometre yolu bitiremiyor.
Sonra Gazeteci olarak biz arayıp bulamıyoruz, vatandaş nasıl ulaşsın?
7. Bölgeye bu Müdürleri madem geri çağıracaksanız neden atıyorsunuz?
Ama bilinmeyenlerden birisi de bu uğurda kaç müdür gittiğidir.
Madem beceremiyorsunuz yapmayın, bırakın gidin.
Dağları delen, kanallar yapan, çukurlar açan diğer müteahhitler,
Her yerde ne hikmettir tıkır tıkır iş yapıyor, parasını alıyor.
Bizimkiler dağ taş kırıyor, kırdıkları taşı da satıp, devletten aldıklarıyla,
İhaleyi de işi de kırıp piyasadan kayboluyor.
Başka yerde ihale almaya koşuyor sonra olan Ayvacık- Çarşambalı halkına oluyor!!!
Hayırdır, Ayvacık ve Çarşambalılar insan değil mi, Genel Müdür, Bölge Müdürlerim…
Artık ya bu halka dönüp;
“SEVGİLİ AYVACIK VE ÇARŞAMBALI HEMŞEHRİLERİMİZ ÖZÜR DİLERİZ”
deyip işi bitirin.
Ya da Bakan’a, “Genel Müdürler bizi bırakmıyor, çalışamıyoruz” deyin,
Veya “biz bu işi beceremiyoruz” itiraf edip “istifa” erdemliliğini gösterin.
Ayvacık ve Çarşambalılar da insan olduğunu anlasın.
Kısacası; Muhatap olmadığınız Çarşamba ve Ayvacıklı insanların karşısına,
İş bitiremeyenler yerine, iş bitiren halkı insan yerine koyan Bölge Müdürleri gönderin.
Yeter artık bu rezalet.
Dağ delip tünel yaptırılmıyor.
Bu halk bu müdürlerden kavşak, önlem, drenaj, su kanalı sonrasında yol istiyor.
Yetmez mi bunca senelik işkence...
“Bu bölge halkı artık makamları, koltukları dolduran değil,
Devlete, millete çalışan hizmet eden gelsin bize yeter”
Düşüncesini ifade ediyor insanlar artık. Umarım anlamışsınızdır???
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…