Eğitim-İş Başkanı Onur Gündüz, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye genelinde öğretmenlerin zorunlu resen atamalara tabi tutulmasının ve eğitim sistemindeki belirsizliklerin, hem öğretmenlerin mesleki huzurunu hem de öğrencilerin eğitim süreçlerini olumsuz etkilediğini vurguladı. Gündüz, "Her sene daha karmaşık hale gelen proje okulları, keyfi atamalar, plansız ders programları ve sürekli değişen ders saatleri gibi sorunlar, öğretmenlerimizi zorunlu göçlere zorlamaktadır. MEB’in beceriksizliğinin bedelini ise öğretmenler ve öğrenciler ödemektedir" dedi.
Norm Fazlası Öğretmenler ve Eğitimde Süreklilik Sorunu
Onur Gündüz, MEB'in uyguladığı norm kadro politikalarının öğretmenleri huzursuz ettiğini ve içinden çıkılmaz bir hale getirdiğini belirterek, “Norm fazlası öğretmen durumu, yalnızca öğretmenler için değil, öğrenciler için de büyük bir sorun yaratmaktadır. Öğrenciler sürekli öğretmen değişiklikleriyle karşılaşıyor, bu da eğitimde sürekliliği engelliyor ve eğitim kalitesini olumsuz etkiliyor. MEB'in plansızlığı, öğretmenlerin ve öğrencilerin eğitim hakkına zarar veriyor” ifadelerini kullandı.
Gündüz, özellikle öğretmen açığının yoğun olduğu bölgeler için MEB'in teşvik edici, kalıcı ve sürdürülebilir çözümler üretmesi gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca, öğretmenlerin yaşam düzenlerini güvence altına alacak düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, “Eğitimdeki her krizi öğretmenlere fatura eden anlayışa karşı çıkıyoruz. Eğitimde sürekliliği sağlamak için öğretmenlerin özlük haklarını ve yaşam düzenlerini koruyacak, güvenilir ve istikrarlı bir çözüm geliştirilmesi gerekmektedir” dedi.
"MEB’in Zorunlu Atama Politikalarına Karşı Mücadelemizi Sürdüreceğiz"
Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Onur Gündüz, öğretmenlerin mağduriyetine son verilmesi ve eğitim sisteminin sağlıklı bir şekilde işlemesi için MEB’in sorumluluk alması gerektiğini söyledi. “Zorunlu resen atamalar gibi dayatmaların son bulması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Eğitimdeki her krizden öğretmenleri sorumlu tutmak, eğitim çalışanlarımızın ve öğrencilerimizin haklarını hiçe saymaktır. Biz Eğitim-İş olarak, öğretmenlerimizin haklarını savunmaya, onların huzurlu bir çalışma ortamında görev yapabilmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.