30 yıldır mefruşat işini icra eden esnaf Hülya Güleç, pandeminin ve online satışların işlerini etkilediğini aktardı. Aynı zamanda icra ettiği işin devamı olmadığını vurgulayarak 'Bizim işimiz ölmesin' diye Çarşamba Belediye Başkanı Halit Doğan ve Çarşamba Terziler Odası Başkanı Enver Yılmaz'a seslendi.
Düşen işlere bir de pandemi etkisi
Eskiye nazaran işlerinde düşüş yaşayan mefruşat esnafı Hülya Güleç, "Gençler ulusal markalardan alışveriş yapmak istedikleri için annelerinin yaptırdığı modelleri istemiyorlar. Bizim işimizi daha çok marketler aldı. Zamanında çok güzel ekmek yedik, çok güzel işimiz vardı ama şimdi öyle bir şey yok. Şuan pandemi dolayısıyla eskiye dönük ne varsa sandık altında sakladıkları nakışları bize getiriyorlar. Eskiye nazaran işlerimizde baya düşüş var. Ekonomik olarak bizim peşin alıp, peşin satmamız gerekiyor. Şimdiki çalışan kızlar, internet sitesinden taksitle aldıkları için fiyatları daha cazip geliyor. Bizimde imkanımız olsa biz de taksitli veririz." dedi.
'Bizim sattıklarımız ömürlüktür'
Uzun yıllardır mefruşat işi icra eden esnaf Güleç, sattığı ürün ile online satış arasındaki farkı anlatırken, "Bizim yaptıklarımız özele giriyor. Hazır aldıklarınızı 2 - 3 kez yıkadıktan sonra bitiyor ama bizim sattıklarımız ömürlüktür. Sandıktan çıkarınca tekrar yeni gibi kullanılabilir. İnsanlar artık oturduğu yerden online alış-veriş yapmayı tercih etti. Kendilerine böyle daha kolay geliyor. Eskiden, evlenecek olan kızlar 7 - 8 takımı olmadan evlenmiyordu. Şimdi 1 - 2 takım olunca yeterli gelse de özel ve düzgün yapılan el işi daha güzel." şeklinde konuştu.
Belediye Başkanı ve Oda Başkanına Seslendi!
İşlerinin ölmesini ve unutulmasını istemeyen Güleç, başkanlara seslendi ve şöyle konuştu; "Mesela belediye başkanımız Halit Doğan ve terziler odası başkanımız Enver Yılmaz, birlikte bir proje tasarlasalar. Çarşambada mefruşat işi ile uğraşan bir çok insan var. Bunların hepsini bir binada toplasalar, üretim yapılıp dış piyasaya da satılsa, ekonomi çok güzel gelişir. Kadınlarımıza girişimci olarak biraz destek verilse çok daha güzel yerlere gelineceğinden eminim. Bizim işimiz ölmesin. Mesela caddemizde ayakkabıcılarımız vardı ama işleri öldü. Son bulan mesleklerimizi yeniden tanıtmak, hatırlatmak, dış piyasaya açılmak için bence bir binada toplanması lazım. Ben isterim ki tüm mefruşatcılar, ayakkabıcılar ve diğer önemli meslekler bir binada toplansın."
'Sonu antikaya kadar gidiyor'
Kaneviçenin önemini konuşan Esnaf Hülya, "Bence bizim Türk insanımızın evinin bir yerinde kaneviçe olması lazım. Yer minderinde ya da kırlentte bulunması gerekiyor. Çok eskiden büyüklerimizden kalma bir modeldir. Tek tek, ince ince işlenen desen olduğu için sonu antikaya kadar gidiyor. Saklamış olsak 20-30 yıl sonra çıkardığımızda antikaya sergi yapmış oluruz." ifadelerini kullandı.
HABER: Yağmur AYAN - Büşra KOCATAŞ