Gaziantep’te 2009’da Esat Kaplan tarafından açılan Devr-i Alem Para Müzesi'nde binlerce medeniyete ait para bulunuyor. Kendi imkanlarıyla açtığı müzedeki paraları ücretsiz sergileyen Esat Kaplan, aynı zamanda inşaat işçiliği de yapıyor. Geçinmek için inşatta günde 150 TL kazandığını ifade eden Kaplan, paraya çok meraklı olduğunu, 25 yıldır eski paraları topladığını ve kendince parayı araştırıp incelediğini kaydetti.
“GÜNDÜZLERİ BURADA BİLİM DAĞITIYORUM, AKŞAMLARI DA SIRTIMDA KUM ÇEKİYORUM”
Para müzesi açmasındaki amacının para kazanmak olmadığını söyleyen Esat Kaplan, “Ben aynı zamanımda inşaat işçiliğinde çalışan bir ameleyim. Ben de kendim 2005 yılından beridir burayı açtım, bu mesleğe aşığım. Gündüzleri burada bilim dağıtıyorum, akşamları da sırtımda kum çekiyorum, duvar yapıyorum, kalıp çakıyorum. Gücümün yettiği, gözümün gördüğü her şeyle ilgileniyorum. Amelelik yapmaktan gurur duyuyorum. Parayı hiç sevmedim, hiç param olmadı, çuvallarla da param var. Parayla ilgili her türlü çalışmayı yapıyorum. Şu anda da dünya üniversiteleri ve dünyadan Gaziantep’e gelen misafirlerine yardımcı oluyorum. hatta yakın tarihte Kolombiya Üniversitesi'nden Hollanda’da geldiler. Benden destek alıyorlar. Mesela yakın tarihte, Bursa Büyükşehir Belediyesi para müzesi açtı, ben de bu konuda kendilerine yardımcı oldum” dedi.
Her insanın cebinde on kuruş para olduğunu ve insanların gelip bunları para karşılığı kendine sattığını dile getiren Esat Kaplan, “Benim buradan herhangi bir para kazancım yok. Tam tersi zararım var. Hollanda'da ailem ve arkadaşlarım var. Ben kendilerine dedim ki dünya tarihinin geleceği için, kendi ülkelerinin kullanmış olduğu ya da tedavülde olan veya olmayan paraları getirin. Benim çocuklarım her geldiğinde, bana para getirirler. Yani Euro, Dolar değil, geçmeyen paralar” şeklinde konuştu.