Birkaç günden beri geçirdiğim gribal rahatsızlıklardan dolayı evimde dinliyordum. Dün sabah telefonum çaldı. Telefondaki kişinin Mehmet KARABACAK olduğunu okuyunca hemen telefonu açtım. “Hocam Çarşamba’ya geliyoruz görüşelim dedi. Hay hay hemen geliyorum dedim.
Epey zamandır görüşmediğim arkadaşlarımı sizlere de tanıtayım.
Mehmet KARABACAK: Büyük Birlik Partisi Genel başkan Yardımcısı SAMSUN birinci sıra Milletvekili adayı Samsun’un tanınmış yeminli mali müşavirlerindendir. Merhum Şehit Muhsin Beyimizin sırdaşı olacak kadar yakın dostudur. Samsun Alperenlerinin Mehmet Ağabeyidir. İktidar Partililerinin bile baş tacı edilebileceği bir değer olmasına rağmen kimse ona öyle bir teklifte bul0unmaya cesaret edemeyeceği bir ülkücüdür.
Şahin POLAT: Samsun Büyük Birlik Partisi il Başkanı iken istifa ederek ikinci sıra milletvekili adayı oldu. Ekonomist ve iş adamıdır. Fedakâr, sabırlı ve imanlı bir dava adamıdır. Yılardır dava için çalışır, hiç şikayetçi olduğunu görmedim.
Rasim KANİ: Terme İlçe Başkanı iken istifa ederek Samsun üçüncü sıra milletvekili adayı oldu. Terme’de mali müşavirlik yapmaktadır. Büyük Birlik davasının yılmaz bir alperenidir. Merhum Muhsin Başkanın onu ne kadar çok sevdiğini çok yakından biliyorum. Rahmetli bir konu ile ilgili sohbet ederken “Rasim bu konuda sen ne düşünüyorsun” diye sormasını hiç unutmam. Rasim Bey ise düşündüklerini açık açık dobra dobra söylerdi. Rasim Başkanı TERME Çok yakından tanımaktadır. Büyük Birlik Hareketinin kuruluşundan beri köy köy dolaşarak tebliğ görevini yapmıştır. İmanlı ve kararlı bir alperendi.
Sevgili Gönüldeşlerim
Size yıllardır çok yakından tanıdığım elleri öpülesi Samsun Büyük Birlik Partisi önderlerini tanıtmağa çalıştım. Sizde onları yakın dan tanıyın ki Partililerin adayları ile karşılaştırın ve vicdanınızı dinleyerek oy verin.
Büyük Birlik partili aday arkadaşlarımla buluştuktan sonra onları çalıştığım ÇARŞAMBA HABER EXPRES GAZETESİNE davet ettim.
Yazı İşleri Müdürümüz ve Baş Yazarımız bizi kapıda karşıladı. Gazetenin tüm personeli bize yakın alaka gösterdi. Erol Bey’in odasında arkadaşlarla saatlerce süren çok tatlı sohbetler ettik. Size o sohbetten bölümler aktaracağım.
Erol ŞEKER Bey Çarşamba’da gazeteciliğin ne kadar meşakkatli bir iş olduğunu anlattı. Ben zorlukları yakından bildiğim için sohbete katılarak onu destekledim.
Mehmet KARABACAK Bey söze başladı: Muhsin Bey ile birlikte Partiyi nasıl kurduklarını, Muhsin Başkanın yeri doldurulmaz bir lider olduğunu ifade etti. Onunla çalıştığım yılları
Hayatımın en onurlu zamanları olarak kabul ediyorum dedi ve duygulandı… Bizim büyük hayallerimiz var:
Bütün vatandaşlarımızın ay yıldızlı bayrağın altında şerefle yaşadığı bir Türkiye hayal ediyoruz.
Başını örtenle, açanın aynı üniversitede yasaksız kavgasız kardeşçe yaşadığı bir ülke hayal ediyoruz.
Türk, Türkmen, Alevi, Sünni ayrımı olmadan zengin fakir, yoksul ayrıcalığı görülmeden imtiyazsız kaynaşmış bir TÜRKİYE istiyoruz.
Türk Dünyası ile buluşmuş, Türk İslam Dünyasına önderlik eden büyük bir TÜRKİYE istiyoruz diyerek sözlerine devam etti. Mehmet Bey önce Adalet olmalıdır. Dedi ve şu dörtlüğü söyledi.
Ekmek su, aş beklemek gerekir.
Temele taş eklemek gerekir.
Devlete baş lazım beklemek gerekir.
Adalet gecikmez tez getirmek gerekir.
Mehmet Karabacak Bey daha sonra şöyle ilave etti. Projelerimiz var, BİZ MUHSİN Bey’in arkadaşlarıyız. Onun gibi harama değmemiş ellerimizi Türk Milletine uzatıyoruz. Milletimize güveniyoruz. Herkesin bizi sevdiğini biliyoruz ve her evden bir oy istiyoruz dedi.
İkinci olarak Şahin POLAT Bey söz aldı. “Erol Bey Samsun’u ilçe ilçe köy köy geziyoruz. Büyük Birlik Partisini anlatıyoruz. Vatandaş bizi çok sıcak bir şekilde karşılıyor. Vezir köprüde bir esnaf yanımıza geldi, sizi tek tek kucaklayacağım siz Muhsin Bey’in arkadaşlarısınız onun gibi iman abidelerisiniz dedi. Arabamızı gören köylüler yol boyunca bize el sallıyorlar. Bu yakın alaka bizi çok sevindiriyor. Bu şeçimin sürprizi BBP alacaktır dedi.
Sohbette son olarak Rasim KANİ Bey söz aldı.
Rasim Bey Bosna Hersek Cumhurbaşkanı Ali ya İzzet EGOVİÇ’İN bir sözünü hatırlattı. “Düşmanlarımıza bir tek ADALET Borcumuz var “ dedi. Adaletle yönetilmeyen devlet çökmeye mahkûmdur dedi. Eğilmeden, bükülmeden fırıldak olmadan adaletten asla ayrılmadan bir yönetim vaat ediyoruz dedi ve şu kıssayı anlattı.
Müridin biri Şeyhinin huzuruna çıkmış ve ona; Efendim ben çarşıya pekmez satmağa gidiyoruz demiş. Şeyh Müride izin vermiş;”Haydi gitte sat bakalım demiş. Mürit akşama kadar pazarda bağırmış, çağırmış;”Pekmez var! Katkısız pekmez var! Demiş. İnsanlar pekmezin tadına bakmışlar ve çok beğenmişler fakat hiç birisi pekmez almamış.
Mürit pazardan dönünce Şeyhine tekrar uğramış .”efendim bugün akşama kadar pazarda bekledim insanlar pekmezin tadına bakıyorlar ama hiç birisi almıyor demiş.
Şeyh Müride pekmezin içine bir kova su kat ve karıştır öyle götür demiş.
Mürit şeyhin dediğini yapmış ve sabah erkenden pazara gitmiş. İki saat içinde pekmezi satmış ve erkenden eve dönmüş. Hemen Şeyhin huzuruna çıkmış:
Efendim su katarak götürdüğüm pekmezin hepsini sattım. Acaba niçin en katkısız pekmezi almadıklarda su katılmış pekmezi aldılar “ diye sormuş.
Şeyhte Oğlum demiş. Oradaki ahalide senin helal katkısız pekmezini alacak helal parası yok. Onlarda, su kattığın pekmezi alacak haram para var da, on un için sulu pekmezi alıyorlar demiş. Ne zaman su katmadığın pekmezi alırlarsa on zaman helal para kazanıyorlar demiş.
Ben yukarıda anlatılan kıssadan hissemi aldım. Rasim Bey demek istiyor ki: Biz
Bıkmadan, usanmadan Büyük Birliği anlatacağız ve harama değmemiş ellerimizi uzatacağız. Ne zaman Millet Büyük Birliğe oy verirse o zaman harama değmemiş ellerimizi tutacaktır. İşte o zaman Adriyatikken, Çin şeddine kadar uzanan Büyük TÜRKİYE’Yİ kuracağız.
Çarşamba HABER EXPRES gazetesinde Büyük Birlik Partisi adayları işle yaptığımız bu enfes sohbet saatlerce sürdü zamanın nasıl geçtiğini anlayamadık.
Helal olsun size Muhsin Bey’in Rahle-i tedrisatından feyiz almış Büyük Birlik Partili dostlarım. Siz Alperenlersiniz. Alperenlik ancak size yakışır.
Selam ve Dualarımla.