Samsunspor Trabzonspor maçından sonra yaşananlara kısaca değinmek istiyorum.
Maç sonu Abdullah hocamız en güzel açıklamayı yapmış. Teşekkürler bu kadar harika bir şekilde olayı özetlediği için
‘’"Basit ama doğru oynadılar. Direkt oyunları var. Bu planları her maç öyle. Biz buna doğru cevap veremedik. Oyuna giremedik. Tam oyuna tutacakken kornerden kendi kalemize gol attık. Geçen hafta da geriye düşmüştük. Bunlar olabilir. Bu oyunu oynarken oyuna genişlik verip sayısal olarak fazla girdiğimiz ceza sahasında doğru şeyler yapamadık. Hem bireysel hem oyun performansımız altta kaldı. Doğru ve şık olmadı.
Rakiplerden birine 6, birine 7 puan önde olmak bile bizi yukarıya doğru çekmesi gerekirken aşağıya doğru çekti. Rakip bizden daha iyi oynadı. Biz sertlik ve mücadeleyle doğru cevap veremedik. Rakibimizi tebrik ediyoruz.
Futbol iyileştirme gücü olan bir oyundur. Dilimizi, üslubumuzu değiştirmedikçe gönlümüzü dönüştüremeyeceğiz. Hayatta ölüm, kalım, savaş yoktur. Mücadele vardır. Bu müsabakalar oynanmaya devam edecek. ’’
Olayın altı üstü yanı kenarı budur arkadaşlar. Abdullah hocam harika bir demeç vermiş. Maç bitince konuşmamız gereken bunlardır.
Trabzon’da yıllardır lig maçı oynamıyoruz. Yıllar önce bizi yenerek düşmemize vesile oldukları, her maçta gerginlik çıkaran yaklaşımda oldukları için Trabzonspor’u sevmez Samsun seyircisi.
Trabzon seyircisi taş atmıştır, hakaret etmiştir vb olumsuz bir yığın hadise yaşanmıştır Samsunspor maçlarında.
Bu maç özelinde gelmeden önce sosyal medya gerginlikleri yaşanmıştır bolca buna da eyvallah.
Bunları bir kenara koyalım, Gelelim son maça tribünlerde tahribat olmuş, musluklar sökülmüş, stadyuma zarar verilmiş, vb olaylar olmuş.
Maç içinde iki tribün arasında karşılıklı sloganlarla dalga geçmeler yaşanmış mı yaşanmış elbette.
Bunlara da eyvallah ama şunlara eyvallah değil, Kaleci Uğurcan’ın maç bitimi beyefendi bir hoca olan Gisdol'a omuz atması maç sonunda hatasını anlayarak sosyal medya yoluyla özür dilemesine eyvallah değil.
Milli ve kaliteli bir kalecimizin taraftar olma hakkı yok ve bence en ağır şekilde cezalandırılmalı. Özürle geçiştirilebilecek bir olay değil.
Hangi maç olursa olsun, Hoca yada futbolcu bunu yaptığında maddi ve maç cezasını ciddi bir şekilde yapıştıracak TFF ceza kurulu.
İkinci olay yolda giden arabalara Çarşambada taş atılması ,Trabzon seyircisinin araçlardan inerek şehir içinde taşkınlık çıkarması, şehirde araçların camlarının kırılması vs vs
Kim taş attıysa ham adli hem de maddi laf olsun kabilinden değil ciddi cezalar almalı, bu kabul edilebilir bi şey değil. Can kaybı olsa, otobüs şarampole yuvarlansa ,Trabzonspor şampiyon olsa ne olur, Samsunspor ligde kalsa ne olur.
Bu olaylara karışan kim varsa maçlara girişi yasaklanmalı en az 5 yıl süre stadyumların yanından geçememeli. Maddi ve adli cezalarda en ağır şekilde verilmeli ki maça gelmesinler .
Bizim cepheden bakarsan hemen savunma hazır, bize Trabzon’da her zaman böyle yapıyorlar, bunun orası burası yok arkadaşlar. Her sahada şehirde bu cezalar şiddetle uygulanacaktır ki tekrar edilmesin.
Bu sahada koltuğu koparandan musluğu lavaboyu kırana, şiddeti, küfürü, hakareti kendine rehber edinen tüm seyirci ve idareci için uygulanması gereken bir durumdur.
İlçemizde böyle bir olayın yaşanması kabul edilebilir bir durum değildir, hiçbir maç ,galibiyet bu aymazlığın karşılığı olamaz.
Devam edeceğiz diyerek noktalayalım, sağlık ve spor dolu günler diliyorum