Amerikan Merkez Bankası’nın tahvil alımını azaltma kararı ve Türkiye’deki siyasi olaylar sonrası yükselen döviz, son yapılan ÖTV zamları ve kredi taksit miktarının 36 ayla sınırlandırılması, otomotiv sektörünü sarstı.
Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç.Dr. Umut Halaç, 2013’te yüzde 9,72 artışla 853 bin 378 adede yükselen otomotiv pazarının, 2014’te iç piyasada büyümesinin hayal olduğunu söyledi. 2. el pazarında ilk etapta hareketlilik olabileceğini, ancak birkaç ay sonra orada da fiyatların yükseleceğini belirten Halaç, geçen yılı yüzde 12 artış ve 21,3 milyar dolarla kapatarak ihracat şampiyonu olan otomotiv ihracatçılarının yaptıkları uzun süreli anlaşmalar nedeniyle 2014’ün ilk yarısında kayıp yaşamasını beklemediğini kaydetti.
Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, 2013 yılında otomobil ve hafif ticari araç pazarı yüzde 9,72 büyüyüp 853 bin 378 adet olarak gerçekleşti. Binek otomobil satışları 2013 yılında, 19,48 artarak 664 bin 655 adetle rekor kırdı. Satılan araçların yüzde 78’inin ithal olması, dövizdeki hızlı yükseliş nedeniyle maliyetin artması, cari açığın azaltılması için alınan kararlar nedeniyle taşıt kredilerinde peşinatın yükseltilmesi ve en fazla 36 aylık taksit sınırlaması getirmesi, sektörde bu yıl için büyüme umutlarını azalttı. Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç.Dr. Umut Halaç, arzın çoğunun ithal olması nedeniyle kur baskısının sektörde büyük sıkıntı oluşturacağını söyledi. Halaç, yeni araç alanların yüzde 52’sinin kredi kullanarak taşıt sahibi olduğunu hatırlatarak şöyle konuştu: “Yurt içi satışının yüzde 78’ini ithalatla yapan sektör, kur baskısı nedeniyle zaten sıkıntı yaşamaya başlamıştı. BDDK’nın aldığı, taksit sayısının sınırlandırılması ve peşinat miktarının artırılması kararı daha da olumsuz etkileyecektir. Tüm bunlara ilave olarak ÖTV artışı da gelince sektörün 2013’teki büyümeyi yakalayamayacağını düşünüyorum. 2014’te iç piyasada büyüme beklemek hayal olur.”
HAFİF TİCARİDEKİ DÜŞÜŞ NORMAL, İKİ YIL ÖNCEKİ ARTIŞ ANORMALDİ
Binek otomobilde yaşanan artışa karşın hafif ticari araç satışındaki yüzde 14.79’luk azalışla 188 bin 723 rakamının normal olduğunu kaydeden Halaç, “İki yıl önce hafif ticari araçta vergi çok düşüktü. Bu nedenle birçok kişi ticaret yapmamasına karşın binek otomobil yerine bu tarz taşıtları tercih etti. Bu tercih abartılı rakamlara ulaşılınca yeni bir vergi düzenlemesi yapıldı. Şimdi yalnızca şirketler bu taşıtları vergi indirimleriyle satın alabiliyor. Otomobil kiralama firmaları bu indirimden faydalanamadığı için binek otomobilleri tercih ediyor. Ayrıca, K ve SRC Belgesi, artan trafik denetimleri, hız sınırının daha az olması gibi etkenler de rakamların düşmesinde etken” diye konuştu.
Halaç, geçen yıl lüks taşıt satışlarının yükseldiğini anımsatarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok pahalı olan süper lüks taşıtların satışı da yüzde 14 artmış. Ancak, bu yıl artan ÖTV ve kur dengeleri nedeniyle aynı rakamları yakalayabileceklerini düşünmüyorum.”
İHRACATÇI BİR YOLUNU BULUP LİDERLİĞİNİ SÜRDÜRÜR
Doç.Dr. Umut Halaç, geçen yılı yüzde 12 artış ve 21,3 milyar dolarlık satışla kapatarak Türkiye ihracat şampiyonu olan otomotiv sektörünün yaptıkları uzun süreli anlaşmalar nedeniyle 2014’ün ilk yarısında kayıp yaşamasını beklemediğini kaydetti. Halaç, ihracatçıların sözleşmeleri uzun süreli bu nedenle kısa vadede sıkıntı yaşayacaklarını düşünmüyorum. Kur artışı belli bir oranda ihracatçının kısa vadede işine bile yarar. İkinci yarıda da ihracatçıların bir yolunu bulup yeni yılı da artışla kapatacaklarını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Geçen yıl ülke genelinde yaklaşık 4,5 milyon ikinci el aracın el değiştirdiğini kaydeden Halaç, 0 otomobil fiyatlarındaki artışa bağlı olarak ilk etapta ikinci el taşıtlara ilgi olacağını, ancak ikinci elde de fiyatların kısa süre sonra yukarı çıkacağı için çok büyük artış beklemediğini ifade etti.
EGELİ OTOMOTİV YAN SANAYİ ÜRETİCİLERİ DE ETKİLENİR
Halaç, Ege Bölgesi’nde otomotiv yan sanayi üretimi alanında köklü ve büyük firmalara sahip olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bu firmaların bir çoğu ihracat ağırlıklı çalışıyor. Onların da sözleşmeleri uzun süreli olduğu için ilk etapta çok etkilenmez. Ancak artan döviz kuru nedeniyle hammadde fiyatları da arttığı için bir sıkıntı yaşayabilirler. İç piyasadaki talep azalırsa belki bir sıkıntı yaşayabilirler.”
TAŞITLARIN YÜZDE 15’İ EGE’DE SATILIYOR
Ege Otomotiv Derneği (EGOD) Başkanı Mustafa İduğ da otomotiv sektörünün zor zamanlar yaşamak üzere olduğunu söyledi. Son yaşananlar sonrası sıfır araç piyasasında daralma olacağını anlatan İduğ, sözlerini şöyle sürdürdü: "ÖTV’deki artış, Türk otomotiv sektöründe sermaye eksikliğinin artmasına neden olacak. Bu durumda tabii ki sektörde sıkıntı yaşatacak. Ege Bölgesi bu durumdan en fazla etkilenen bölgelerden biri olabilir. Ege Bölgesi lüks araç satışında ikinci sırada yer alıyor. 2013 yılının verilerine baktığımızda, Türkiye’de satılan sıfır araçların yüzde 15’nin yani yaklaşık 100-120 bin civarının Ege Bölgesi’nde satıldığını görüyoruz. Türkiye’de satılan araçların yüzde 10’nun yani yaklaşık 70-80 bin civarında ise İzmir’de satılmış. Sektördeki daralmanın önüne geçmek için finans kaynaklarına yani bankalara devlet tarafından gereken desteğin verilmesi gerekmektedir.”