Emniyetin kullandığı Otomatik Parmak İzi Teşhis Sistemi (AFİS) sayesinde tutulan parmak izi arşivi terör, narkotik, asayiş olaylarının yanı sıra kimliksiz cesetlerin araştırılması, afet kriminal incelemesi ve sahte kimlik kullanan kişilerin gerçek kimliklerinin tespitinde kullanılıyor.
Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü bünyesinde de parmak izi teşhis sistemleri kullanılıyor.
Kriminal Daire Başkanlığının kullandığı AFİS ile diğer kurumların parmak izi teşhis sisteminin, 2019 yılında entegrasyonunun ardından birçok olay kısa sürede tespit edilerek aydınlatıldı.
- "Delile olan güven, devlete güven" anlayışı
Samsun Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürü Nizam Kabar, AA muhabirine, Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı olarak meydana gelen olayların aydınlatılması, suç faillerinin kısa sürede tespit edilebilmesi amacıyla çalıştıklarını söyledi.
"Delile olan güven, devlete güven" anlayışıyla teknolojinin bütün imkanlarından faydalandıklarını belirten Kabar, "Yeni gelişen bütün teknolojiyi de bünyemize adapte etmek için elimizden geleni yapmaktayız. Bununla birlikte Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu'nun talimatları doğrultusunda, parmak izi veri entegrasyonu amacıyla, Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ile Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün parmak izine yönelik veri entegrasyonu sağlanmıştır." dedi.
Veri entegrasyonu neticesinde birçok olayın aydınlatılmasının ve faillerinin ortaya çıkarılmasının çok kısa sürede gerçekleştiğini aktaran Kabar, şunları kaydetti:
"Özellikle terör olaylarına yönelik olarak 3 bin 382, narkotik olaylarına yönelik 8 bin 88, asayiş olaylarına yönelik 145 bin 709 olayın aydınlatılması ve faillerinin tespit edilmesi sağlanmıştır. Toplamda diğer suçlarla birlikte 192 bin 387 olayın failinin aydınlatılması ve tespiti bu entegrasyon sayesinde gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, olay yerlerinde kime ait olduğu bilinmeyen biyolojik numunelere ilişkin kan, tükürük ve vücut sıvılarıyla ilgili yapmış olduğumuz DNA çalışmaları ve jandarmada da aynı amaçla tutulmuş olan verilerin entegrasyonu sonucunda yaklaşık 23 bin 715 bulgunun irtibatı sağlanarak faili meçhul olayların aydınlatılmasına ve olayların birbiriyle bağlantısının sağlanmasına katkıda bulunulmuştur."
Kabar, bu veri entegrasyonlarının sağlanmasıyla suçla mücadelede olayların çok daha kısa süre içerisinde aydınlatılması ve faillerinin de tespit edilmesine imkan sağlandığını sözlerine ekledi.
İHA