Ülkemizde geçmiş yıllarda karşılaştığımız patates-soğan krizlerini hepiniz hatırlamışsınızdır.
Fahiş fiyatlara yükselen ve büyük tepkilere neden olan, bazı fırsatçıların stokçuluk yaparak mutfağımızda patates-soğanın gelişine engel olmuşlardı…
Dünyada yaşanan önemli gelişmeler sonrası gözler yeniden gıdaya yönelmiş durumda…
Pandemi, Ukrayna-Rusya Savaşı, İsrail’in Gazze’ye saldırıları sonrası değişen dengeler ve ülkelerin aldığı aksiyonlar, gelecek yıllar için gıda krizine sebep olur mu? Sorusunu akıllara getiriyor…
Yaşanan kritik olayların net olarak ne getireceği bilinmez ama; daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi ülkemizin gıda da tam bağımsız olması, güç sahibi olması çok önemli.
Bunun için tarıma yönelik kalkınma planları, kısa-orta ve uzun vadeli programlar yapılarak tarımsal üretime yönelik atılımlar gerçekleştirilmelidir. Çiftçiler her anlamda bilinçlendirilmeli. İlaçlama, gübre, hasat gibi üretim aşamaları hakkında verilerle donatılmalıdırlar.
Milletin efendisi olan üreticinin, hakkı verilmelidir.
Yapılacak bu hamleler ile gelecek yıllarda dünyada yaşanabilecek gıda krizlerinden en az buhranla çıkan ülkelerden biri bizler olabiliriz diye düşünüyorum.
Aksi takdirde, görmek istemediğimiz patates,soğan krizlerine şahit olabiliriz.