Bugün MHP ile AK Parti'nin sarmaş dolaş olduğuna bakınca aklıma dün yaşananlar gelmekte. Mesela, aklıma o günlerde devlet ihalelerinin hiç birisinin MHP'li müttahit veya işadamına verilmemesi noktasında kurum ve kuruluşlara hükümet tarafından kesin talimat verildiği haberleri takıldı.
O günler adeta MHP'lilerin, MHP'li olduklarını söylemekten imtina bir ettiği dönemlerdi. Bu dönemlerde bir de bakıyoruz ki; yıllardır MHP'li olduğunu her plortformda dile getiren Hüseyin Kurt'un, Samsun başta olmak üzere Türkiye genelinde ki İl Özel İdareler ve Gençlik ve Spor İl müdürlükleri'nin pc alt yapısını içeren 'bilişim işlerini' şirketi KA Bilişim adına aldığını görmekteyiz.
Bu ihaleleri paralelci olduğu iddiaları dillerden düşmeyen dönemin Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç desteği ile aldığı söylenmekte.
Aynı sözüm ona MHP'li Hüseyin Kurt, geçtiğimiz günlerde bir köşe yazısında; Sezer Sezer ve Berat Gonca'nın MHP Grup Başkanvekili Erhan Usta'ya, Samsun'un uyuşturucu yuvası olduğu yönünde haberler servis ederek, Erhan Usta'nın uyuşturucu ile ilgili mecliste çalışma yaptırma çalışma ve gayreti içerisinde olduklarını dile getirmiş.
Eğer Kurt'un iddia ettiği gibi bir çalışma varsa, bizleri tebrik etmek gerekmez mi?
Sayın Kurt'a bak sen! Samsun'da uyuşturucu yok deyip uyuşturucu baronlarını aklamaya çalışırken, Samsun polisi 100 bin kişiyi zehirlemek için Samsun'a getirilen 10 kilo sentetik uyuşturucu ele geçirdi!..
Yine Kurt'un iddiasına göre;
Sezer Sezer Pazar günü gazetedeyken, Erhan Usta'nın haberini gazetenin manşetine taşımış!
Sen MHP'li değil misin?
Partili vekilinin açıklamasının manşet yapılmasından övünç duyman gerekirken, manşet yaptı diye Sezer Sezer'e hangi mantıkla çakmaya kalkıyorsun?..
Ah Sezer ah!. Madem gazete de Pazar günü sen yetkilisin!. Yapsana Hüseyin Kurt'un, abisi Suat Kılıç'ı manşet!!!
Neyse, Sezer Sezer artık gazetede olduğu zaman bol bol abin Suat Kılıç'ı manşet yaparda, sende mutlu olursun. Böylece Sezer Sezer'e de saldırmazsın Sayın Kurt...
Ulan Sezer, bende kızdım şimdi sana bak! Hüseyin Kurt'un abisi Suat Kılıç varken, Erhan Usta'da kimmiş ki manşet yapıyorsun? Adam sadece MHP Grup Başkanvekili!!!
Aklıma gelmişken iddialara göre Sayın Hüseyin Kurt, Samsun başta olmak üzere bir çok İl Özel İdare'nin bilişim işini sen almıştın değil mi?
İddialar odur ki;
Bu günlerde İl Özel İdareleleri'nin ve Gençlik ve Spor İl Müdürlükleri'nin geçmişte yaptığı pek çok ihalenin FETÖ'nün darbe girişimi kalkışmasının ardından evrakların ortadan kaybolduğu ileri sürülmekte...
Pek çok belge ve bilgiye devletin ulaşamadığı da konuşulmakta...
Bilişim işini üstlendiğin, iyi bildiğin kurumlarda kayıp olduğu ileri sürülen pek çok belgenin akibeti hakkında da bilgin var mı?
Mehmet Yazıcı'nın bir çok sitesi olduğu biliniyor.
Bu sitelerin çoğunun altyapıları da senin şirketin KA Bilişim tarafından yapıldığı biliniyor.
Bu siteler kayyum atanmadan önce faaliyette olan CİHAN Haber Ajansı'na aboneydi...
Bu abonelikleri sen mi yaptın?
Hakkında yazacak o kadar çok şey varki bilemezsin Sayın Hüseyin Kurt...
Fakat hakkında FETÖ soruşturması yapıldığını bildiğim ve söz konusu soruşturmaya gölge düşürmemek için uzatmayacağım seninle olan kısmı...
Bu arada sitelerinin şifreleri elinde olan Mehmet Yazıcı'da Hüseyin Kurt'un pas vermesiyle, meydanı boş bulmuş. Topu tek başına almış ayağına çocuk gibi oynamaya çalışıyor...
Uzun zamandır izleyip gülüyorum hallerine...
Hakkında FETÖ soruşturması yapıldığını bildiğim Hüseyin Kurt ile geçmişte Rize Dağlarında terörist olduğu şüphesiyle göz altına alınan, gezi eylemlerine katılan, PKK'nın yayın organı Roj TV'ye katılıp demeç verdiği Samsun Siyaset Gazetesi tarafından ima edilen, HDP Tekkeköy Meclis Üyesi Adayı'na site kurdurup, siteye gelen paralara el koyan Mehmet Yazıcı!?
Akıllarınca bana çakıyorlar...
Mehmet Yazıcı, benden iyi biliyorsun ki, işyerinin karşısında seyyar satıcı kılığıyla istihbarat sürekli seni takip etmekte...
Biri hakkında FETÖ soruşturması yapılırken, bir diğeri sürekli devletin istihbaratçıları tarafından teknik ve fiziki takip altıyken,
Bu iki kafadar benimle beraber Erol Şeker, Ferhat Soy, Sezer Sezer ve Tarık Menteşoğlu'nu çete üyesi olarak gösterme çabasına girişmişler...
Her neyse de şimdi gelelim asıl bu iki cambazı bir ipte oynatanlara...
Bu iki kafadar yayınlarında ne diyorlar? Galip Öztürk'e saldırıyor...
Bize vurup, Galip Öztürk'ü savunuyor gösterisi yapıp, akıllarınca Galip Öztürk ile bizi karşı karşıya getirmek istiyorlar...
Peki, şimdi benim ne düşünmem gerekiyor?
Bunlar bana vurup, Galip Öztürk'ü savunuyorlarsa, bunları benim üzerime Galip Öztürk salıyor...
YEMEZLER...
Aldığım duyumlara göre;
'Paşa Yılmaz' ismi ile kullanılan Facebook isimli hesabın Hüseyin Kurt tarafından patlatıldığı ve bu hesaptaki yazışmalarda Galip Öztürk ile ilgili bilinmeyen bir çok bilgi ve belgenin mesaj kutusunda sabit olduğu söylenmekte...
Bu akıllılar da Paşa Yılmaz'ın, Berat Gonca olduğu şüphesi ile hareket ederek Berat Gonca'nın Galip Öztürk'e saldırmasını ve onu böylece zor durumda bırakmak istiyorlarmış!!!
Pardon bunlar istemiyor, arkalarındaki güçlerin istediği bilgisine ulaştım...
Kim mi bunlar?
Galip Öztürk zor durumda kalırsa bundan kim karlı çıkar?
1- Cemal Yeşilyurt
Galip Öztürk, Gürcistan'a gittiğinde Samsunspor'a kim çöreklendi? : Cemal Yeşilyurt...
Galip Öztürk yokken Samsunspor başkanlarını sıraya sokup tek tek elini öptürmüyor muydu?
Galip Öztürk tekrar Samsunspor'a elini attığında, Cemal Yeşilyurt'a kim sümüğünü atar?
2- Fuat Köktaş
Bilindiği gibi Galip Öztürk'ün AK Parti Samsun kontenjanında her seçimde bir milletvekili yerleştirmesine izin veriliyordu. (Mustafa Çakır, Fatih Öztürk, Musa Uzunkaya)
Galip öztürk, Gürcistan'a gittiğinde hiç bir adayı milletvekili gösterilmemiş ve Öztürk'ün adayı yerine Fuat Köktaş Milletvekili olmuştur...
Galip Öztürk'ün güç kazanması durumunda sizce Fuat Köktaş tekrar vekil yapılır mı? Yoksa Galip Öztürk'ün göstereceği aday mı vekil olur?
Fuat Köktaş'ın arkasında Suat Kılıç'ın olduğu ve Suat Kılıç'ın, Hüseyin Kurt'a destek olduğu ileri sürülmüyor mu?
Yine Fuat Köktaş, Mehmet Yazıcı'nın yönetimindeki HDP'linin sitesine, şirketi üzerinden 5 bin TL'lik süreklilik arzeten ödemeler yapmamış mıdır?
3- Adnan Ölmez
Galip Öztürk'ün Samsun ziyaretlerinde el pençe Öztürk'ü karşılayan Adnan Ölmez, Galip Öztürk yurtdışına çıktığı zaman Samsun'da tek yatırım yapan İşadamı olarak kamuoyuna pompalanmadı mı?
Galip Öztürk Samsun'da eski gücünü kazanıp yatırım yapmaya başlamasıyla birlikte, Adnan Ölmez'in 3 kuruşluk yatırımlarının yüzüne kim bakar?
Mehmet Yazıcı yazı yazmadan yıllarca Adnan Ölmez'in gazetesinde sigortalı gösterilip maaş almadı mı? Mehmet Yazıcı'nın kullandığı araba Adnan Ölmez'in eniştesinin aracı değil midir?
4- Kazım Gürol Yılmaz
Kazım G. Yılmaz Çarşamba'da tanınan normal bir fındıkçıyken, Galip Öztürk elinden tutup Samsunspor Başkanı yapmadan önce Çarşamba dışında onu kim tanıyordu?
Galip Öztürk yurtdışına çıkınca Kazım G. Yılmaz, Samsun'un adeta 2. Galip Öztürk'ü olmadı mı?
Aslı döndüğünde kopyanın yüzüne kim bakar?
Bunlar Galip Öztürk'ün tanıdığı ama içinde değil dışında olan çekemeyenleri...
Gelin şimdi Galip Öztürk'ün içine bir bakalım...
Peki, Kamuoyunda bilinen veya yansıtılmak istenen nedir?
Berat Gonca, Galip Öztürk'ü yakan isimlerden biri...
Önce 2008 yılına gidelim ve Emniyetteki atamalara bakalım...
Samsun Organize Suçlar Şube Müdürlüğüne amir olarak Ardahan'dan Güven K. atanıyor..
Güven K. amirin ekibi Galip Öztürk'ü 2010 yılında Haber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Necdet Uzun'un dostu Kazım Gürol Yılmaz'ın fındık fabrikasının önünde durduruyor...
Daha sonra aynı Güven K. Samsun'da gazetecilere operasyon yapıyor ve operasyonda gözaltına aldığı gazeteci Yunus Araz'a, "Necdet Uzun'u neden yazıyorsun o bizden" diyor!!!
Necdet Uzun polis olmadığına göre ve Güven K. daha sonra FETÖ gerekçesiyle açığa alındığına göre "bizden" derken ne demek istendiği gayet açık değil mi?
Galip Öztürk neden bizden ceza aldı?
İşçisi Necmi Hatipoğlu'nun bizi tehdit etmesinden dolayı...
Necmi Hatipoğlu tehdit ediyor ama Galip Öztürk tutuklanıyor. Galip Öztürk cezaevindeyken, Galip Öztürk'ün köylüsü ve yakın çalışma ekibinden 500 kadar kişiyi Necmi Hatipoğlu'nun holding ile ilişkisini kesip yerlerine kendi adamlarını soktuğu ileri sürülüyor...
Öztürk cezaevinden çıkıp yurtdışına çıkış yapmak zorunda kaldığında, Necmi Hatipoğlu'nun İstanbul'da lüks bir ofis tutup, tüm holdingi yönetmeye başladığı söylenmekte...
Galip Öztürk'ün, Berat Gonca ile çatışıp zor durumda kalması ve bir daha yurt dışına çıkması Hatipoğlu ve ona bağlı hareket eden Necdet Uzun'un işine gelir mi?
Mehmet Yazıcı, kendi ağzı ile canlı yayında web tv kurmayı düşündüğü söylüyor...
Kaybettiği davalardan ödemesi gereken tazminatları ödeyemeyip 2 günde bir cezaevine girip çıkan birisi, hangi para ile web tv kuracak?
Anlaşılıyor ki;
Berat Gonca ile Galip Öztürk'ü çatıştırmak isteyenler, bunu gerçekleştirmesi durumunda Yazıcı'ya web tv sözü vermişler...
Galip Öztürk'ün paralel yapı hakkında söylemleri yüzünden FETÖ tarafından PKK'ya havale edildiği ve bu yüzden devlet tarafından koruma altına alındığı duyumları kulağıma gelirken, ne olduğu bilinmeyen Mehmet Yazıcı'nın, Berat Gonca ile Galip Öztürk'ü çatıştırma çabası acaba nasıl yorumlanmalı?
Galip Öztürk, FETÖ ve PKK ile uğraşırken, işçisi Necmi Hatipoğlu'nun ne olduğu belirsiz Mehmet Yazıcı'ya holding araçları ile her türlü maddi desteği vermesini Öztürk nasıl yorumluyor?..
Galip Öztürk, şahsına yapılan operasyon ile kendisiyle yargınlanıp güven kazandırılan Necmi Hatipoğlu ve Necdet Uzun'a dikkat etmediği sürece daha çok başı ağrıyacaktır...
Necmi Hatipoğlu'nun bu zamana kadar Galip Öztürk ile çatışmam için ne tür oyunlar oynadığını,
Galip Öztürk'ün zor durumda kalmasını isteyenlerin niyetlerini FETÖ'cü ile PKKlı'nın yapacağı hamlelerden sonra kaleme almaya devam edeceğim..
Bir sonraki yazımda buluşmak umuduyla...