Merhaba dostlar...
Çağımızın belası olan uyuşturucu her geçen gün ocakları söndürmeye devam ediyor...
Eksik personel ve ödeneğe rağmen canla-başla çalışan güvenlik güçlerinin uyuşturucuyla mücadelesine basın aracılığıyla şahit oluyoruz. Fakat operasyonlar uyuşturucu yapılanmalarının en alt seviyesi sayılan torbacı ve içicilerle sınırlı kalıyor.
Bu durum güvenlik güçlerinin yetersizliği olarak kamuoyuna yansısa bile, aslında durum güvenlik güçlerinin eksikliğinden değil, uyuşturucu yapılanmalarının üst kademelerinin TBMM'ye bu zamana kadar kendi adamlarını vekil olarak göndermelerinden kaynaklanıyordu...
Bu nedenle güvenlik kuvvetleri operasyonlarda torbacıların üstüne çıkmakta zorlanıyor ve çıkma teşebbüsünde bulunulduğunda siyasileri karşısında buluyordu.
Uyuşturucu yapılanmalarının meclise gönderdikleri adamlar vatan millet için hizmet etmek yerine sahiplerinin menfaatleri için canla başla mücadele ediyorlardı.
Fakat ülkemizde Haziran ayında gerçekleşecek genel seçimlerde sözkonusu havanın değişeceği izlenimi var. Çünkü uyuşturucu ile anılan ama bu zamana kadar dokunulamayan yapılanmaların desteklediği aday adaylarını partiler aday olarak göstermemiştir.
Bu hassasiyeti, oy kaybı yaşama pahasına AK Parti, CHP ve MHP'nin titizlikle göstererek arkalarında şaibeli isimlerin olduğu aday adaylarına listelerinde yer vermedikleri görülmüştür.
Uyuşturucu baronları kendilerine koruma kalkanı yaptıkları vekilleri 6 Haziran'dan itibaren bulamayacaklar.
"Güvenlik güçleri, bataklığı kurutmak yerine sivrisineklerle uğraşıyor." eleştirilerini yapanların bu durumu gözönünde bulundurmaları gerekmektedir...
Ama Haziran ayından sonra güvenlik güçlerinin bu bahanesi kalmayacaktır ve o vakitte operasyonların torbacı seviyesinde kalması durumunda, güvenlik güçleri yapılacak eleştirilere hazır olmalıdır...
Ülkemizde uyuşturucu baronları kendilerine kalkan yaptıkları siyasiler sayesinde öyle rahat tavırlar sergiliyorlardı ki, buna örnek olarak 2012 yılı gösterilebilir.
2012 yılında Çarşamba-Samsun karayolunda Samsun Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'ne bağlı narkotik ekiplerinin rutin yol kontrolü yaptıkları esnada durdukları bir araçta uyuşturucu ile ismi anılan bir şahıs çevirmeden rahatsız olmuştu.
Bunun üzerine siyasileri kendilerine kalkan yapan uyuşturucu yapılanmaları Samsun Valisi ve Samsun Emniyet Müdürlüğü'ne baskı uygulayarak, uygulamanın başındaki narkotik komiserini karakol polisliğine sürdürdükleri mahkemelere yansıyan iddianamelerde karşımıza çıkmaktadır.
Bu örnek, uyuşturucu baronlarının kendilerine kalkan yaptıkları siyasiler sayesinde devlet içerisinde nasıl at koşturduklarının örneği kabul edilebilir.
Yazının başlığı ile bu yazdıklarım arasında bir bağ kuramadığınızın farkındayım.
Gelin isterseniz neden böyle bir başlık kullandığımı inceleyelim.
Samsun'da uyuşturucu işinde önemli bir aktör olduğu iddia edilen ve siyasetçilerle ortaklığı bulunan bir fındık tüccarını teknik takibe alan Samsun Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Şubesi'nin bu yaptığı hamleden fındıkçının içerideki köstebekleri sayesinde haberdar olduğu ve bu yüzden sözkonusu teknik takibin operasyona dönüştürülemediği Samsun'da yıllardır konuşulmaktadır.
Ülkemizde hükümet temsilcilerinin çocuklarının gözaltına alındığı 17 ve 25 Aralık operasyonlarının ardından, hükümet emniyet içerisinde köklü değişikliğe gitmiş ve emniyet personellerinin neredeyse tamamının yerlerini değiştirmişti.
Bu durum uyuşturucu baronlarını oldukça rahatsız etmiş ve emniyet içerisindeki köstebeklerinin büyük bölümünü kaybetmişlerdi.
Fakat Samsun Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şubesi'nin 10 Kasım 2014 ve 13 Nisan 2015 tarihlerinde Samsun'un Çarşamba İlçesi'ne yaptıkları başarısız operasyonları, akıllara, halen narkotik içerisinde uyuşturucu yapılanmalarının köstebekleri olduğu şüphesini uyandırmaktadır.
Polisin aylarca titizlikle yürüttüğü teknik ve fiziki takip sonucunda 200 polis ve jandarma desteği ile 10 Kasım 2014 tarihinde Çarşamba ilçesinde 17 ayrı adrese uyuşturucu operasyonu yapılıyor ve 11 şüpheli yalnızca 344 gram esrarla yakalanıyordu.
Yine polisin aylarca yaptığı titiz çalışma sonucu 13 Nisan 2015 tarihinde Çarşamba merkezli, 58 ekip halinde 225 polisle, 30 ev ve iş yerine operasyon düzenliyor ve 48 kişiyi gözaltına alırken, yakalanan uyuşturucu miktarının 1 kilo 135 gram esrar olduğu biliniyor.
Bu durum torbacıların uyuşturucu operasyonlarından haberi olduğunu ve uyuşturucu operasyonunun yapılacağı zaman ellerindeki uyuşturucuyu elden çıkardıklarını akıllara getirmektedir.
Emniyet güçlerinin aylarca teknik ve fiziki takip sonucu gerçekleştirdikleri operasyonlarda yakalanan uyuşturucu miktarının komik seviyede kalması, narkotikte halen uyuşturucu yapılanmasının köstebek veya köstebeklerinin olduğu şüphesini uyandırıyor...
Şimdilik bu kadar yeterli...