Sancar’dan eğitim politikası açıklaması

Saadet Partisi Çarşamba İlçe Başkanlığı Eğitim Birim Başkanı Sebahattin Sancar, 2019-20120 Eğitim Öğretim yılının başlaması vesilesi ile Saadet Partisi Genel Merkez Eğitim politikalarını kamuoyu ile paylaştı.

Sancar açıklamasında , “Müfredatlar ve ders kitapları da kendi değerlerimize uygun olarak hazırlanmalıdır. Bunu neden söylüyoruz Sayın Cumhurbaşkanı geçen hafta bir toplantı da “Maalesef batının her dediğini yaptık ve bir nesli mahvettik” demişti. Bakan değiştirerek, eğitimi tamamen sınavlara ve testlere bağlayarak, not sistemi ile uğraşarak, teneffüs saatlerini, dönem sayısını artırarak, okulların adlarını değiştirerek bu sorunlar çözülmez” dedi. Geçtiğimiz Pazartesi günü başlayan 2019-2020 eğitim-öğretim Yılının Eğitimci, öğrenci, veli, servisçi ve tümünde halkımıza hayırlı olmasını dileklerimizi belirterek, yeni eğitim öğretim dönemi birçok sorunu da beraberinde getirdi. Eğitim sisteminin kronik sıkıntılarını Saadet Partisi’nin 18’inci kuruluş yıldönümü, AKP iktidarının 18’inci yılı ve şu anda 18 milyon öğrencinin eğitim görmesinden dolayı partisinin eğitimin sorunlarına yönelik hazırladığı 18 maddelik çözüm önerisini ilçemiz kamuoyu ile paylaşmayı kendimize görev bildik.” dedi.

DEVRİM GİBİ KARARLAR HÜSRANA DÖNÜŞTÜ

Sancar , “Hükümetin 18 yıldır eğitim sistemini içinden çıkılmaz hale getirildi. “18 milyon öğrenci bu yıl okula gidiyor. Bu 18 milyon öğrencinin tamamı AK Parti iktidarı esnasında doğdu; bu dönemde anasınıfına, ilkokula, ortaokula ve liseye bu iktidar döneminde gitti. Şu anda okula giden mevcut nesil AK Parti’nin eseri. İyi bir nesil yetiştiğine eminsek, sevabı AK Parti’ye, eğer yeni nesil iyi yetişmediyse biz bu kanaatteyiz, bunun sorumluluğu ve vebali de iktidaradır. Üstelik de 7 değişik bakanla ‘devrim gibi karar, devrim gibi değişiklik’ diye diye sonu hüsran olan icraatlar yaptı. Devrim gibi kararlar büyük bir hüsrana dönüştü” ifadelerini kullandı.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİNDEN ÖNE ÇIKAN BAZI BAŞLIKLAR

Eğitim Birim Başkanı Sancar açıklamasının devamında, “Sadece öğretim dediğimiz bilgi yükleme değil, eğitim dediğimiz davranış kazandırma hedeflenmelidir. Eğitim ve kültürde Avrupa Birliği değerleri değil, kendi medeniyet değerlerimiz esas alınmalıdır. Bu nedenle müfredatlar ve ders kitapları da kendi değerlerimize uygun olarak hazırlanmalıdır.” şeklinde konuştu.

İŞTE EĞİTİM SİSTEMİNİN SORUNLARIYLA İLGİLİ 18 MADDELİK ÇÖZÜM ÖNERİSİ:

“Eğitim konusu siyaset üstü bir konudur, devlet politikasıdır, maarif davamızdır. Öncelikle konuya bu şekilde yaklaşılmalıdır. Eğitim, hepimizin ortak meselesidir. Bu nedenle hepimizin ortak davası olması gerçeği kabul edilerek hükümet konuyu bütün bu paydaşlarıyla ele almalıdır. Sadece öğretim dediğimiz bilgi yükleme değil, eğitim dediğimiz davranış kazandırma hedeflenmelidir. Eğitim ve kültürde Avrupa Birliği değerleri değil, kendi medeniyet değerlerimiz esas alınmalıdır. Bu nedenle müfredatlar ve ders kitapları da kendi değerlerimize uygun olarak hazırlanmalıdır. Problemlerin temeline inilmeli; bakan değiştirerek, eğitimi tamamen sınavlara ve testlere bağlayarak, not sistemi ile uğraşarak, teneffüs saatlerini, dönem sayısını artırarak, okulların adlarını değiştirerek bu sorunlar çözülmez. Şekille uğraşmaktan vazgeçilmeli, eğitimin ruhunu düzeltecek icraatlar yapılmalıdır. Eğitimde sık sık değişiklikler yapılmamalıdır. Değişiklikler yapılacaksa deneme–yanılma yoluyla değil, ilmi dayanaklarla yapılmalıdır. Şu anda okullar arasında öğrenme farkları yüzde 40’ı buluyor. Okullar arası kalite farkı en aza indirilmelidir. Bunu yaparken bütün okulların kalitesi iyi okullara yaklaştırılmalıdır. Böylece herkes evine en yakın okula gidebilmeli, öğrencilerin servislerle okullara taşınmasına son verilmelidir. Öğrencilerimizin hayatlarının sınavını bu yaşta kendilerine hiçbir faydası olmayan test çözerek yarış atı gibi koşturulmamalıdır. Çocuklarımızın en güzel yılları servis ve test çözümü arasında heba olmamalıdır. Sınıfta kalma yeniden uygulanmalıdır. Mesleki yönelim erken belirlenmeli, meslek liselerinin cazibesi artırılmalıdır. Öğretmen eğitimde en önemli faktördür. Eğitimin merkezinde öğretmen vardır. Bu nedenle öğretmen eğitimine çok önem verilmelidir. Öğretmenlere mesleki formasyonlarını geliştirmeleri için imkân ve kaynak sağlanmalıdır. Atanamayan öğretmenlerin ataması yapılmalıdır. Öğretmen alımlarındaki mülakatlar adil olmalıdır. Doğu ve güneydoğuda zorunlu uygulamalar yerine, o bölgelere giden eğitimciler için yeni teşvik modelleri kurgulanmalıdır. Okullarda şiddet ve zorbalığa fırsat verilmemelidir. Okul çevrelerinde güvenlik tam anlamıyla sağlanmalıdır. Öğrencilerimizin akıl sağlığı ve can güvenliği korunmalıdır. Öğrenci refahı araştırmasında öğrencilerimiz 35 OECD ülkesindeki yaşıtları arasında en mutsuzlar olarak görülmektedir. Öğrencilerin mutluluklarını artıracak sosyal tedbirler alınmalıdır. En başta da test belasından gençlerimiz, çocuklarımız kurtarılmalıdır. MEB bütçesinden kütüphane, laboratuvar ve yeterli derslik gibi fiziki altyapılarla ilgili bina ve altyapı inşası için yeterli bütçe ayrılmalıdır. Okulun ihtiyaçların giderilmesi için okul yöneticilerinin zorunlu bağış yoluna başvurmaları engellenmelidir.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Çarşamba Haber Haberleri