Dün yazdık ya! Seçim bitti şimdi de seçim sonrası sancıları ve yalan yere sıkıntı yaratma seanslarına başladı. Ülke genelinde seçimlere siyasi partilerin itirazları sürerken diğer yandan kaybeden adayların açıklamaları da medyada yerini alıyor. İtirazları İlçe, İl ve akabinde YSK bir şekilde karara bağlayacaktır. Belediye Başkan adayı olup bu adaylık sürecinde inanmış, canhıraş bir şekilde çalışan Belediye Başkan Adayları son sözlerini söyleyerek sessiz sakin çekildiler köşelerine ve bir dahaki döneme bıraktılar tüm enerji ve heyecanlarını.
Ama bazı bölgelerde ve özellikle ilçemizde durum çok farklı. Dedik ya adaylar sessiz sedasız bir kenara çekildiler de. Bizimle birtakım derdi olanlar varmış ki bunu öğrenmek biraz garibime gitti. Neden bizimle uğraşıyorlar öncelikle bunu açıklayalım. 2009 Yerel Seçimleri sürecinde yaşanılanlar ilçe halkı ve siyasi partililerce malum. Hele sonrasında yaşanılanları sağır sultan bile duydu. Tüm bunları yaşayan biz olduk ama 4 yılı aşkın süredir kimse çıkıp takdir etmedi, destek vermedi. Hatta HAKLIYDIN ya da HAKSIZDIN diyen olmadı.
Ama her nedense bu 2014 Yerel seçimleri öncesinde sizlere de açıkladığım gibi TARAFSIZ VE SESSİZ BİR ŞEKİLDE KENARDAN İZLEYECEK YORUM DAHİ YAPMAYACAĞIM sözüm birilerine çok dokunmuş olmalı ki; Seçim bitip hayalleri yıkılınca adaylardan çok kendileri bulanık suda balık avlamak için yırtınıyorlar. Sormadan edemiyorum: Beyler 2009 -2014 yılları arasında NEREDEYDİNİZ? Şimdi hangi akla hizmet ortaya olta atıp duruyorsunuz, derdiniz nedir? Biz tarafsızlığımızı bu sürecin başından bu yana devam ettiriyoruz ve hala da devam edeceğiz.
Kimse ortaya aslı olmayan sözleri yalan - dolanı atmaya çalışmasın. O yalan ayağınıza dolanacaktır unutmayın. Sanmayın ki herkes o yalanlarınıza inanacak. Belki bir kaç kişi o yalanlara inanabilir ve atlayabilir ama yine de sağduyulu aklı selim olan hiç kimse atlamayacaktır. Sonuç olarak Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar olmuştur. Hem de 3. Defa. Biz veya sizler kabul edersiniz etmezsiniz hiiiç umurumda bile değil. Çarşamba' da 80.000 insandan 50.000 i Hüseyin Dündar demişse kimse bahane aramasın...
Kaldı ki dün yazdığım köşe yazımı bazıları aklı sıra sağa- sola çekerek duygusal ortam yaratıp bizi lekelemeye- karalamaya ve bizim ismimiz üzerinden korku ve sorunlar yaratmaya çalıştığının ciddi ciddi farkındayız. Bu oyunlara bu güne kadar gelmedik bundan sonra da gelmeyeceğiz. Kimin kimle derdi- tasası varsa gidip adam gibi onunla halletmelidir.
Biz 2009- 2014 yılları arasında gerekeni gerektiğini gibi yaptığımızda yanımızda, arkamızda yer almayanlar bu günlerde yalan yere olta atmasın boşu boşuna. Çünkü olta attıkları kuyu hem derin, hem karanlık hem de çok sığ değil bilmiş olunmalıdır.
Sonuç olarak dedim ya!.
Beyler seçimler oldu bitti. Kimin kimle sorunu varsa onunla halletmelidir. Yalan yere sağa sola çamur atarak, gaz vererek başkaları üzerinden nemalanmaya kalkmasın. O Çamur deryasında kendileri boğulur. Demedi demeyin. Bu oyunlara biz başlamadık ve niyetimizde yok. Ama gerektiğinde de derim ki: KAVGADAN DÖNENİN KAŞIĞI KIRILSIN. KİMSE SANMASINDA Kİ BİZİM DE DESTEĞİMİZDE, AİLEMİZDE, AKRABAMIZLA, KISACASI GERİMİZDE KİMSE YOK. Dokunanın başına bu arenayı dar etmeyen namussuz...
Suskunluğumuz, ağır başlılığımız adap, saygı ve sevgidendir. SANMAYIN SUSKUNLUĞUMUZ KORKUDAN...
Son cümlem: Çarşambada AK Parti, CHP, MHP ve Saadet Partisi adayları yarışmışlar ve sonuç ortadadır. Hepsi aklı selim şekilde sonuçta açıklamasını yapmış konu kapanmış önümüzde ki Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerin sürecine girilmeye başlanmıştır.
Siyaseten derdi olan bu seçimlerde derdini, kozunu siyasi arenada paylaşsın. Kimse kimseyi değil önce kendisini sorgulamalı, çevresine bakmalı, kim dost kim düşman, kim doğruları yaptırmış, kim hata yaptırmış. Ondan sonra da net ve doğruları bularak önünde ki seçimlere hazırlansın. Benim yapacağım en akıllı seçim sonuç değerlendirmesi bu olsa gerek...
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...