Gerçek şu ki bütün zincirleri gerçek manada kıran, son 20 yılda Recep Tayyip Erdoğan oldu. Bu dönem nelerin yapıldığını tek tek sayacak değilim, hepsi toplumun gözü önünde. Doğalgaz ise doğalgaz, petrol ise petrol, üretim ise üretim, teknoloji ise teknoloji, sanayi ise sanayi, büyüme ise büyüme… Hele muhalefetin karalamak için demediğini bırakmadığı başkanlık sisteminin fiilen uygulandığı şu son beş yılda muazzam bir ivme yakalandı. Bir Erdoğan öncesi yaşanan ekonomik krizleri hatırlayın, bir de bugüne bakın… Eskiden ekonomik kriz demek;çarkların durması, üretimin çökmesi, milyonların işsiz kalması demekti. Şimdi öyle mi? Evet pahalılık var ama hiç değilse çark dönüyor, sektörleri bırakın işyeri kapatmayı, bazıları çalışacak adam bulamamaktan, iş yetiştirememekten dert yanıyor. EYT gibi daha nice meseleler çözüldü. Bunları anlatmaya yerimiz yetmez. Birbiri ardına faaliyete geçen altın gibi değerli maden sahaları, dışa bağımlılığı azaltacak nükleer enerji santralleri, bir daha kimseye muhtaç olmamamızı sağlayacak savunma hamleleri… Asla çözülemez dediğimiz dertleri birer birer geride bırakırken, bunun ötesinde son teknoloji otomobil, insansız jet ve savaş uçakları yapacak noktaya gelmiş olmak, hatta artık bunları dünyaya satan ülkeler arasına girmek artık hayal değil, fiilen hayata geçirdiğimiz gerçekler. Yabancı yatırım derseniz, onun da cevabı belli… Başta Avrupa ve Rusya olmak üzere, dünyanın dört bir yanından yatırımcılar üretimini Türkiye’ye kaydırma planları yapıyor. Yani Çin’den sonra Asya ve Avrupa arasında alternatif üretim merkezi olarak Türkiye yükseliyor. Türkiye için en kötü geride kaldı, artık önümüz yükseliş dönemi. Nitekim bunun altyapısı da hazırlandı. Bir ülkenin zenginleşmesi için ne lazımsa hepsini tek tek “Haydut devletlerin” bakısına hatta 15 Temmuz fiilen uygulanmaya çalıştıkları ölüm tehditlerine rağmen Sayın Erdoğan başardı. İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu, geçenlerde PKK terörünün ülkemize maliyetini açıkladı; 3 Trilyon 722 Milyar lira. Bu paraya neler yapılamazdı! Sadece bu mu? Devletle paralel yapılanmalar, şehirde silahlı mezhepçi örgütler, bunların siyasetteki kolları… Birbirine girmiş, çözülmesi imkansız görünen dertlerdi bunlar. Her on senede bir darbe, her beş senede bir ekonomik kriz… Adnan Menderes, Süleyman Demirel, Turgut Özal, Necmettin Erbakan gibi liderler darbelere rağmen ne yapabilmişse o kadar… Gerçek şu ki; bütün zincirleri gerçek manada kıran, 20 yılda Recep Tayyip Erdoğan oldu.