Biraz kritik yaparak yazmaya başlamak istiyorum. Diyorlar ki HDP doğuda silah zoruyla, tehditle oy topluyor. Seçmeni tehditle korkutuyor diyorlar. Ayrıca HDP’ nin barajı aşıp aşmaması gündeme getiriliyor. HDP yıllardır bağımsız adaylardan oluşmuyor muydu? Kendi bölgelerinden bağımsız seçime girmiyorlar mıydı? Tabi ki öyle, peki ne değişti de parti adı altında giriyorlar. Onlara denilmedi mi, silahı bırak öldürmeyle hak aranmaz. İn aşağıya, demokratik yolla hakkını ara denilmedi mi?
İşte meydan onlarda harp hiledir prensibini bu şekilde anlamaktadırlar. Onların bu kıvama gelmesinde iktidarın suçu yok mudur? Sizler devletin her imkanını kullanarak seçimlerde çalışıyorsunuz da,hatta bakan köfte yemeğe gelirken bile devletin birimlerini harekete geçiriyorsanız bu da böyle olacaktır. HDP’yi sevmem hepsine kinim ve nefretim de vardır. Ama bugün HDP den rahatsızsanız sebebi sizsiniz. Şu an deniliyor ki HDP barajı aşmış konumda bu da Ak Partinin oylarının düşmesi demektir. Şimdi bakıyorum tüm muhalif kanallar HDP için çalışır konumdadır. Nedendir bir beklenti mi var demez mi insan? Geçenlerde bir yetkili açıklama yapıyor; “Doğu ve Güneydoğu da kolluk kuvvetleri teyakkuz olacaksa olsun sandığa mı girecek”
Şimdi bir tahmin yapalım, Doğu da bir köy nüfusu seçmeni belli, biz burada demiyor muyuz sayın muhtarım: “Bu köyde bizim parti çıksın, yol, su, elektrik ve tüm sorunlarınızı halledeceğiz diyor muyuz tabiî ki evet. Dağdan ister terör insin,HDP’li siyasetçiler insin, seçmenin sayısı belli, bak her dönem farklı partilere oy verdiniz. Biliyoruz. Ama bu defa kendi adayınızı seçin denildiğinde ne çıkar.
Biz yapınca normal, onlar yapınca tehdit oluyor. Belki buradan bize göre yanlıştır ama Doğu’da ve Güneydoğu’da bu bakış farklıdır diyorum. Tabi ki HDP’nin barajı aşmasını istemem. Ama gerçek görünüyor ki onların barajı yakaladığı durumlar ve anketler gerçeğidir. Peki barajı geçemezlerse terör tekrar hortlar mı o da kocaman bir muammadır.
AK Partinin önünü kesmek için tüm entrika ve oyunlar oynansa da bu seçimlerin galibi AK Parti olacaktır. AK Parti’nin önünü kesmenin tek yolu muhalif partiler liderlerinin değişmesinden geçmektedir. Yoksa bu liderler siyaset arenasında olduğu sürece AK Parti hep iktidarda kalacaktır. Bugün kendi bölgemden bakıyorum. Devletin tüm kurumları bir AK Partili vekil ya da adayı geldi mi teyakkuz da. Sayın vekil adayı köfte yemeye geliyor. Her yer ayakta ne gerek var. Gel ye ve git. Bu gün Avrupa da devlet idare edenler işlerini bisikletle, yaya giderken bizimkilerin peşinde araç ordusu, bir de partilerin müzikli araçları, hangi partinin müziği daha iyi, iyi olana mı oy versem diyen yok. Ama nedense dangır dangır, müzik çalarak dolaşan araçlardan bıktık artık desem yeridir. Kimse gocunmasın. 8 Haziran sonrası herkes şapkasını önüne alsın düşünsün. Bu işler neden böyle diye. AK Parti % 40-45 arası oyları alır. Gerisi aynıdır görüşündeyim.
Ama sizi bilmem dostlar…