Çarşamba Şeker Fabrikası önünde bir araya gelen Saadet Partisi Çarşamba İlçe Teşkilatı, Şeker Fabrikaları’nın özelleştirilmemesi için basın açıklaması yaptı. Şeker-İş Sendikası Çarşamba Şube Başkanı Sinan Türe’nin de katıldığı basın açıklamasında bulunan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Ali İhsan Gündoğdu, “Milli Görüş kurulduğu günden bugüne kadar bir ülkenin ekonomisinin, ancak üretime dayanırsa ayakta kalabileceğine inanan bir siyasi hareket olarak çalışmalarını yürütmüştür. Milli Görüş iktidarda bulunduğu dönemlerde ülkemizin daha fazla üretim imkanlarının önünü açmış, çiftçinin, köylünün, sanayicinin ve esnafın yanında yer almış, onları rahatlatacak adımlar atmıştır. Ülkemizde 1980’lı yıllarda başlayan özelleştirme furyası ile bir çok milli tesisimiz yok pahasına elden çıkartılmış ve zaman içerisinde kapanmıştır. Doğru yapılamayan bu özelleştirmelerin ülkemizin ve milletimizin yararına değil zararına olduğu zaman içerisinde ortaya çıkmıştır. Bugün yine bir özelleştirme olayı ile karşı karşıyayız. Ülkemiz için çok önemli olan Şeker fabrikaları alel acele özelleştirilmek istenmektedir. Bu ülkede pancar üretiminden 120 bin aile geçimini sağlamaktadır. Bir aileyi 4 kişiden hesap ettiğimizde yaklaşık 400 bin insanımız pancar üretiminden geçinmektedir. Nakliyecisi, çapacısı, mevsimlik işçisi, küspecisi, hayvancısı ve fabrikada çalışanını da dikkate aldığımız zaman yaklaşık 10 milyon insanımızı ilgilendiren bir sektörden bahsediyoruz. Yanlış politikalar yüzünden zaten tarımla geçinen köyler, ilçeler boşaldı. Anadolu boşaldı. Şimdi şeker fabrikaları satılarak yine köylerimizin, ilçelerimizin Anadolu’muzun boşalmasına sebep olacak yanlış işler devam ediliyor.” Dedi.
Gündoğdu açıklamasının devamında, “Şunu unutmayalım ki sınırı asker korur, toprağı ise o toprağın üzerinde yaşayan ve o toprağı işleyen insan korur. Bu satışlarla birlikte insanımız topraksızlaştırılıyor, toprağımız insansızlaştırılıyor. Onun için diyoruz ki; Afrin Türkiye’nin Milli Meselesidir, ama bu fabrikalarda Afrin gibi Ülkemiz için önemlidir. Ve Milli meseledir. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi bu fabrikaların kapanmasına yol açacak bir sürecin başlangıcıdır. Ne yazık ki Tütün içinde benzer süreçleri yaşadık. Tütün üretiminden 300 bin aile ekmek yemekte idi. Tekel’i özelleştirip tütün üretimini bitirdiler. Sigara içilmesine şiddetle karşıyız. Ama burada üretimden bahsediyoruz. Tütün özelleştirmesi sigara tüketimine engel olmadı. Eskiden bu ülkede Bitlis, Bafra, Samsun sigarası vardı. Şimdi Amerikan Marlboro var, Camel var, Winston var. Milletimizi Amerikan sigarasına mahkum ettiler. Bir taraftan yatıp kalkıp Amerika’ya bağıracaksın, diğer taraftan insanına Amerikan sigarası içireceksin. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi de tütünde olduğu gibi sektörün küresel şirketlerin eline geçmesine sebep olacaktır. Bizim beklediğimiz şeker fabrikalarının özelleştirilmesi değil, atıl duran fabrikaların üretime geçirilmesidir.
Bugün önünde basın toplantısı yaptığımız Çarşamba Şeker fabrikası bir Milli Görüş projesi ile 1970’li yıllarda hayata geçirilmiştir. Zaman içerisinde bölge ekonomisine çok büyük etkisi olmuştur. Tarım ve hayvancılığın gelişimine katkı sağlamıştır. Ama bu fabrika 2011 yıllından beri atıl durmaktadır. Bizim hükümetten beklediğimiz bu fabrika gibi atıl duran milli ve yerli varlıklarımızın desteklenerek ekonomik hayata kazandırılmasıdır. Yanlış özelleştirmelerin fabrikaların kapanmasına neden olduğunun en güzel örneği önünde bulunduğumuz Çarşamba şeker Fabrikasıdır. Bugün buradan , Çarşamba şeker fabrikasının önünden ikazımızı Tarihi bir görev olarak yapıyoruz. Ve diyoruz ki üretim etim için, bölgenin kalkınması için, hayvancılığın ve tarımın gelişmesi bu büyük hatadan vazgeçin. Şeker fabrikalarını satmayın, atıl duran fabrikaları harekete geçirin. Tarımı destekleyin milletimizin ve insanımızın yanında olun.” dedi.
Basın açıklamasının ardından partililer fabrika binası önünden ayrıldılar.
HABER: Nuri ŞEKER – Nevzat AKKAYA