Bu gün 2017-2018 eğitim öğretim yılı, ilk yarısı sona eriyor. Yani bu gün Öğrencilerin karne günü. Kimi öğrenciler sevinçle evlerinin yolunu tutacakken, bazıları istemese de üzülecek.
Ama her halükarda yıl sonu değil, kimsenin telafi edemeyeceği bir durum söz konusu değil. Karnesinde kırığı olan ikinci döneme daha sıkı sarılmalıdır.
Tabi ki bu arada bu yıl sonunda Üniversite sınavına girecek Öğrencilerimiz de var. Onlar gelecek dönemde hayatlarını nasıl yönlendireceklerine karar vermeye çalışırken diğer yandan 4 yanlışın 1 doğruyu götürdüğü sistem de Üniversiteli nasıl olacaklarının hesabını ve çalışmasını yapıyor. Bu düşüncelerle sormadan edemiyorum; Sizce ilk yarıda alınacak veya verilecek karneler öğrencilerin mi, Eğitim camiasında ki yöneticilerin mi olacak?
Hepsini geçtik hepsi de diyelim ki iyi güzel ve tam da bu anlamlı günde Milli Eğitim Bakanımız ilk ayrı sonunda açıklama yapmış. 2019 Yılına kadar Ülke de ikili sistemde eğitim kalmayacak demiş. Bu kafa ile aha bu dediklerinizi yapabilirsiniz ama başarılı olabilirseniz helal olsun Sayın Bakan. 15 yılda bilmem kaç defa değişen eğitim sisteminde ki hayal dünyanız da muhteşem!
Okul binaları modern olsa, tekli eğitim sistemine dönseniz ne yazar!? Öğretmen, eğitim sistemi düzgün olmayan binlerce öğrencinin yetiştiği eğitim sistemi içinde kime hangi masalı anlatıyorsunuz?
Sadece Samsun' a bakınca eğitimimizde ki vahamet ortada...
Samsun İl Milli Eğitim Müdürü başta olmak üzere hangi İlçe Milli Eğitim Müdürü adam akıllı iş yapmış, hangi müdür farkını göstermiş ki; Öğretmenler bu sistem de başarılı olsun.
Mesela Dünyanın ilk 50 Öğretmeni arasında giren Öğretmenini görmeyen, hissetmeyen Milli Eğitim mi, Bakan mı eğitimi düzeltebilecek. Bu mantıkla asla başarılı olamazsınız. Başarı hissetmek, sevmek ve düzenli çalışmakla olur. Sizde hiç birisi yok.
Siyaseti eğitimin başına getirirseniz, siyaset eğitimi esir aldığı sürece, EĞİTİM DEKALİTE BEKLEMEYİN. Memlekette başarılı karne hiç beklemeyin.
Okul binalarını siyasetçilere yaptırarak, Eğitimin başına Siyasetçiyi musallat edeceğinize, gelecek nesilleri öylesine yetiştirin ki; gelecek siyasetçiler eğitimli ve bilgili olsun, bilinçli toplumlarımız oluşsun. Belki bu şekilde eğitimde kalite artar.
Bu gün ilk yarı sona eriyor. Karne alan öğrencilere, karne veren Öğretmenlere, ve elbette ki yöneticilerinize iyi bakın. Hepsinde göreceğiniz ne diye düşünecekseniz belirtelim ki; Gördüklerinizin içinde mesela; siyasetin atadığı Müdürlerin hemen hepsi fıs... On edenledir ki; Eğitim de mecburen tın, tın, tın... H,iç kimse eğitim de Samsun bilmem nerede nereye geldi demesin.
15 Temmuz'dan itibaren kapatılan onlarca özel okul yerine yeni açtırdığınız okullar evlere şenlik. FETÖ başımıza bela oldu, şimdi başkaları onun yerini hemen dolduruyor. Hala akıllanmadığınız net.
Örnek mi; Özel Okulların çoğunun içkili gazinolara, birahanelere, kahvehanelere 50 metre mesafede açılmasına Milli Eğitim Müdürleriniz, komisyonlarınız ve müfettişleriniz izin nasıl verebilirken,
Özel okula 99 metre mesafede olduğu bahanesi ile açılmasına izin verilmeyen Kahvehanenin mühürlenmesine sevinen Eğitim yöneticilerinin olduğu memlekette; eğitimden başarı bekleyemezsiniz.
O vesile ile ikinci yarıya daha bilinçli, siyasetten arınmış, eğitimi gelecek nesilleri bilgili, donanımlı bir gelecek yetiştiren gerçek yöneticilere sahip Eğitim Ordusu ile yönetebilmeniz umudu ile,
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...