Hasan Hulusi Efendi 1834 nüfus sayımındaki kayıtlara göre 25 yaşında olduğuna göre doğum yılını açıkça yazabiliriz. 1834-25=1809. Hiçbir kaynakta doğum tarihi yazılmayan Hasan Efendinin doğduğu yıl kesin olarak 1809 yılıdır.
Hasan Efendi İstanbul’da ki medreselerde tahsil hayatını tamamladıktan sonra Çarşamba’ya döndü. Arnavut Ali Bey Medresesi’nin müderrisliği 20 yakın bir zaman sürdü. 1863 yılında aynı medresenin müderrisliğine devam ettiği kaynaklardan net bir şekilde öğrenilmektedir.
Trabzon salnamelerindeki kayıtlara göre Hoca Efendi 1879 yılında Çarşamba müftüsü olarak belirtiliyor. Benim yaptığım araştırmalarda on yıla yakın bir zaman Çarşamba müftülüğü yapmıştır. Müftülük yaptığı son zamanlarda yaşı yetmişi aşmıştı.
Yazdığı MECMA’UL ADAB adlı kitap Osmanlı Devleti Mili Eğitim Bakanlığı tarafından basılıp bütün Osmanlı İmparatorluğu’na dağıtıldığında yaşı 80’i aşmıştı.
Seyit olarak bilinmesi, bilgisi, mümtaz şahsiyeti ile ünü Çarşambayı, Samsun’u, Karadeniz bölgesini çoktan aşmış üç kıtaya yayılan Osmanlı İmparatorluğunda tanınan ve sevilen Hoca Efendi haline gelmişti.
Bugün yaşayan torunlarından öğrendiğime göre : Seyyit Hasan Hulusi Efendi’nin iki oğlu vardır. Bunlardan büyük olanı Abdullah Efendi 1926 yılında vefat etmiştir. İkinci oğlu ise Hasan Efendi’dir. Abdullah Efendi merhum Dr. Selim Atalay’ın babasıdır. Hasan Efendi ise avukat Macit Çubukçu Bey’in annesi Fahriye Hanım’ın babasıdır.
Üstadımızın yazdığı kitabı okuyunca onun ne değerli bir din alimi olduğunu anlayacaksınız. Vaazları büyük cemaat toplulukları tarafından dinlenir. Her söylediği söze halk çok büyük değer verirdi. Fetvalara herkes riayet ederdi. Onun ne kadar mütevazi, ne kadar alçak gönüllü olduğunu kitabına yazdığı önsözden anlayabiliriz. Hoca Efendi şöyle diyor : “ Ben sermayesiz, fakir bir eski Çarşamba müftüsüyüm.” Kitabın önsözünde bu satırları okuduğum zaman gözlerim yaşardı. Böyle bir alimi tanıtmaya çalıştığım için Allah’a hamd ettim.
Hasan Hulusi Hoca Efendi’nin mezarını bulamadım. Fakat Göğceli Camii civarında olduğu tahmin ediliyor. Bulabilirsem mezarını siz okuyucularıma tanıtacağım.
Seyyit Hasan Hulusi Efendi’nin mekanı cennet olsun. Makamı Sevgili peygamberimizin hemen yanında olsun. Sevgili okuyucularım; bu yazıyı okuduktan sonra sizde benim gibi o mübarek insanın ruhuna Fatiha okuyun. Amin..
Hoca Efendi’nin hayatını kısaca özetledikten sonra şimdi meşhur eseri MECMA’UL ADAB’ı inceleyelim. Rahmetli yüz elli yıl önce basılan kitabın önsözünde şöyle diyor; Arapça dini kitaplar var ama Müslüman Türklerin büyük bir kısmı Arapça bilmediği için şeriatı bilmiyorlar. Onun için bütün Müslüman evlatlarımız öğrensin diye bu kitabı Türkçe yazıyorum. (Devamı yarın)