Sanal zorbalık, cinsel istismar gibi problemlere karşı çözümün internet kullanımını yasaklamak olmadığını dile getiren Yrd. Doç. Dr. Mehmet Harma, bunu engellemenin yolunun içselleştirilmiş bir güvenlik protokolü oluşturmaktan geçtiğini dile getirdi.
Günümüzde kullanıcı sayısı milyonları bulan sosyal medya platformları özellikle çocuklar için pek çok tehlike içeriyor. Sanal zorbalık ve cinsel istismar gibi konuların çocukları bekleyen en büyük tehlikeler olduğunu ifade eden İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Harma, bu sorunların çocukların zihinsel ve bireysel gelişimlerini olumsuz etkilediğini söyledi. İnternet kullanımını yasaklamanın bir çözüm olmayacağını, çözümün içselleştirilmiş bir güvenlik protokolü olabileceğini belirten Harma, ‘’Buradaki güvenlik protokolünden kastım internet filtresi değil. Çocukların tamamen içselleştirdikleri neyin sanal zorbalık ,neyin cinsel istismar olduğunu anlamlandırdıkları bir güvenlik protokolünden söz ediyorum’’ dedi.
ÇOCUKLARI BEKLEYEN TEHLİKE SANAL ZORBALIK VE CİNSEL İSTİSMAR
Sanal zorbalığın çocukların bireysel ve fiziksel gelişimleri ile özsaygı gelişimlerini olumsuz etkilediğine dikkat çeken Harma, ‘’Bunu önlemenin yolu kişinin karşı tarafa vereceği zararı bilmesi. Sanal zorbalıkta, bunu uygulayan ve bu zorbalığa maruz kalan iki taraf söz konusu. Sanal zorbalığı uygulayan kişi karşı tarafı ne durumda bıraktığını bilmiyorsa o zaman büyük sıkıntılar yaşanıyor. Bu durumda sanal zorbalık nerede başlıyor, karşı tarafa etkileri neler bunların öğretilmesi gerekiyor. Bunu da eğitimlerle oluşturabileceğimiz içselleştirilmiş güvenlik protokolü ile sağlayabiliriz’’ diye konuştu. Çocuklara internette yaptıkları eylemlerin sonuçlarının ne olacağını göstermek ve bunu gerçek örneklerle yapmak gerektiğini vurgulayan Harma, diğer bir önemli konunun da cinsel istismar olduğunu dile getirdi. Çocukların bu konu hakkında genellikle fikir sahibi olmadıklarından söz eden Harma, ‘’Bunun için de çocukların bir eğitimden geçmesi gerekiyor. Bu eğitimler sadece ders formatında olmamalı. Bunu yaşanmış örneklerle açıklamak gerekiyor. Böyle bir durumla karşı karşıya kaldıklarında da güvenebilecekleri birine başvurmaları gerektiğinin anlatılması gerekiyor’’ diyerek sözlerini sürdürdü.
‘’SOSYAL MEDYA KULLANIMI YASAK ELMA GİBİ GÖSTERİLMEMELİ’’
İnterneti ve sosyal medya kullanımını yasak bir elma gibi göstermemek gerektiğini belirten Yrd. Doç. Dr. Mehmet Harma, ‘’Çünkü biliyoruz ki bir obje, bir uyaran ne kadar yasak olursa kişilere o kadar çekici geliyor. Bu durumda çocuklar daha fazla uğraşacak ve internete ulaşmanın bir yolunu bulacak’’ ifadelerinde bulundu. Öğretmenlerin ve velilerin yasak koymadan önce internetin zararlı etkileri üzerine odaklanmaları gerektiğini söyleyen Harma, ‘’Bunu yaparken güven ortamı içinde olmaya, cezalandırıcı bir üslupla değil tam tersine karşı tarafa vereceği veya kendi görebileceği zararlar üzerine odaklanması gerekiyor. Bununla ilgili bir önerim de bu konunun uygulamalı bir ders olarak müfredata girmesi yönünde olacak. Çünkü bu noktada ihtiyacımız olan çözüm bu’’ dedi.
İNTERNET KULLANIMINDA AHANTAR KELİME ‘ETKİN’ KULLANIM
Dünyanın sürekli olarak geliştiğini ve çocukların bu düzene adapte olmaları gerektiğini dile getiren Harma, ‘’Bence anahtar kelime ‘etkin’ kullanım. Etkin kullanım için ne gerekiyorsa yapılması gerekiyor. Bahsettiğim eğitimler de bunlar içinde birinci sırada yer alıyor. Kişileri eğitmek ve farkındalıklarını arttırmak ile onları sosyal medyayı, interneti etkin kullanan bireyler haline getirme sorumluluğuna sahip olduğumuzu düşünüyorum’’ diye konuştu.