Dün Emniyet Müdürlüğümüz mahalle muhtarlarımızla birlikte Huzur Toplantısı gerçekleştirildi. Muhtarlar toplantıda Emniyet Personellerine mahallelerinde ki sıkıntıları dile getirdiler. Özellikle ilçe de küçük yaşta ki hırsızlık olayları ile sorun yaşadıklarını belirttiler.
Toplantıya ise araç otoparkları ve araç parkları gündeme oturdu.
Araç parklarından Çarşambalıların hemen hepsi gibi muhtarlarımızın ve Polislerimizin de sıkıntı yaşadığını görmek şaşırtıcı geldi.
Oysa Çarşamba’ da bu sorunu çözmek kadar yerel yönetimimiz adına kolay bir memleket daha yok. Belediye mesela 2008 yılında önce katlı otopark projesini hazırlayıp akabinde 2009 yerel seçimlerine günler kala düz katsız otopark halinde açılmasını sağlayan belediyenin yanlış karar verdiğini o koca alanın katlı otopark olarak yapılsa idi çok sıkıntıları sona erdireceğini belirttik ve buradan ve belirtiyoruz.
Bu katlı otopark projesi var mıydı?, vardı ise neden vazgeçildi. Bu alanda yapılacak bir katlı otopark hem Çarşamba’nın hem de vatandaşların çilesini sona erdirecektir. Yerel yönetimler kişilere değil,- halka hizmet anlayışı ile hizmet veriyorsalar halk katlı otopark istiyor. Yerel yöneticilerimiz uyuyor mu? Uyanın ve artık halkı huzura kavuşturun bu alana katlı güzel ve görsel bir otoparkı yapın. Yapsanız kim ne diyecek merak ediyorum.
Başka konu kaldırımlar ki yılan hikayesi. Kaldırımları, yolları araçlar kullandığı bir ilçe de yayalar havada mı yürüyerek iş yapacak, gideceği yere gidip gelecek.
Bu şehre iki bilemediniz 3 katlı otopark yapsanız ne olur?. Her yer rahatlamaz mı?.
Nerede tiyatro, sosyal aktivite dedik yattılar kulaklarının üstüne.
En azından bu işte yatmayın ve kalkın çalışın. Uzun Çarşıya boşu boşuna gömülen bir milyonun üzerinde ki maliyetle (konuşulan ihale bedeli bir trilyon 200 milyar civarıdır ) yepyeni parke taşları söküp yerine yenisini döşemektense İlçenin acil ihtiyacı olan katlı otoparkları ve yapılması gereken yolları yapın yeter.
Sonuç olarak: Muhtarlarımızı anlıyorum. Kendileri bulundukları mahallenin idari sorumlusu evet. Emniyet ise bu noktada halkın huzurunu sağlamak. Bu noktada sevindirici bilgiyi Emniyet Müdürü Ahmet Kadri Özaslan ve personellerinin dillendirdikleri olay yerine en fazla 3 dakikada ulaşıyoruz. Evet olay yerine 3 dakika denildiğinde herkesin yüzünde gülümseme meydana geldi. Biliyorsunuz eski Türk filmlerinde “Türk Polisi yakalar ve ardından olay bittikten sonra Polis gelir” mantalitesi idi. Evet, eskiden Polise vatandaşlar da yardım fazla etmezdi. Polis adeta ortada bırakılırdı. Görev yapmak istese dahi vatandaş desteği olmadığı için sıkıntı çıkardı.
Bu günlerde artık bu düşünceler sona erdi. Emniyet Müdürü Özaslan dedi ki: 155 Polis ihbar hattına müracaatların arttırılmasını istiyorum. Evet vatandaşlarımız 155 Polis ihbar hattını aradığımız vakit adımızı ilgili şahıslara veriyorlar korkusu ile kullanmadıklarının bilindiğini dile getirerek, bunun yanlış bir algılama ve bilgi olduğunu belirttiler. Olay yerine ekiplerimiz en fazla 3 dakika da gidiyor. Bir başka sorun ise, 155 İhbar hattını arayan hiçbir kimsenin adının kesinlikle hiçbir şekilde kimseye verilmediğini vatandaşların sıkıntı, dertleri veya şikayetlerini 155 Polis İhbar hattına mutlaka bildirmeleri gerektiğini açıkladılar.
Yani Çarşamba’nın HUZURLU bir ilçe olmasını, suç oranının eskiye oranla “0” noktasına gelmesini, bu güzel ortamın, sükûnetin daha fazlalaşmasını sağlamak için daha aktif kullanılmasını istediler. Evet, bunların hepsi çok güzel duygular. Suç oranı “0” bir memleket.
Hani eskiden adını bilmem ne olarak dünyaya duyuran ve herkesin korku ile baktığı şehrimiz artık sükûnet, huzur ile anılan güzel bir ilçeye doğru gitmesi bizleri de sevindiriyor.
Buna bir de eğitimimizi ve eğitim düzeyimizi arttırma adına daha güzel girişimler ve çalışmalar olursa ne ala.
Emniyet Müdürlüğümüze böylesi güzel çalışmaları nedeni ile teşekkür ediyor, muhtarlarımızın ve halkımızın duyarlı olmasını temenni ediyorum.
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…