Anayasa değişikliği referandumunda "Hayır" dersem,
Bu benim kendimi inkârdır.
Elbette "Evet".
Adamlar çıkmış, "Ülkeyi senin, milletin seçtiği kişi yönetsin" diyor,
Ben, "Yok kalsın. Ben malım" mı diyeceğim?
Yok daha neler.
Tabii ki benim seçtiğim adam yönetmeli ülkemi ve tabii ki tek lider yönetmeli...
Aslına bakarsanız hiçbir solcu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gitmesini istemiyor.
Türkiye'nin durumundan rahatsız değiller.
Biliyorlar ki Erdoğan giderse ekonomik buhranlar teğet geçmez, deler geçer.
İşte bu yüzden, "Ya kötü biri başa geçerse" diyorlar.
Arkadaşım! Kötüyü başkan yapacak kadar mal mısınız?
Soruyorum size, velev ki Kemal Kılıçdaroğlu başkan adayı olsa oyunuzu verir misiniz?
Ben, bin oyum olsa birini bile vermem.
Bu iletişim çağında algıların, propagandaların, güvenilirliğin,
Sahtekarlığın farkına varmıyor ve verdiğin oyla kötü,
Hain birini başkan yapıyorsan kendine kızacaksın.
Şimdi aynaya bakın, kendinize kızın ve Evet demeyi öğrenin.
Öğrenin ki partili cumhurbaşkanını kendinizin seçeceğinizin idrakine varın.
Yahu başkanı yani başkomutanı yani cumhurbaşkanını sen seçeceksin.
Neyin dersindesin?
Zaten sen mi seçiyordun?
Tamam da seçtiğin isim seni temsil edemiyor.
Meclise, devletin kurumlarına sözünü geçiremiyor.
Yani senin dediğin olmuyor. Hükümet kılını kıpırdatmayınca eli kolu bağlanıyor.
Senin seçtiğin cumhurbaşkanı doğru bir kararla FETO'YU bitirme kararı aldı.
Bu karara uyanların sayısı sınırlı.
Özellikle AK Parti yani hükümet istese FETOCULARI bir günde temizler.
Ama kıllarını kıpırdatmıyorlar.
Hamaset nutukları atıyorlar. Direniyorlar.
İşte bu yüzden ülkeyi yönetecek bir kişiyi sen seçmelisin.
Kendine güvenmiyorsan hayır de. "Ben malım iyi adamı seçemem" diyorsan hayır de.
Ama adamsan,
"Benim ülkemi. benim seçtiğim adam yönetmeli" diyorsan
Evet demelisin.