Terme’deki sivil toplum kuruluşları, Akçay mevkiinde kurulması planlanan Termik santrale karşı tepkilerini sürdürürken, bir yandan platform oluşturmak, diğer yandan destek toplamak ve santral yapımını durdurmak için her yolu deneseler de Santral kurmayı düşünen yetkililer kararlarından vazgeçmeyeceklerini dile getirmeleri arkalarında ki hangi güce güveniyorlar dedirtiyor. Tarımsal ve Turizm alanı olarak Samsun'un en gözde ilçelerinden olan Terme' de göller, yeşil doğa güzelliklerinin yanı sıra ova tarımı ile de dikkat çeken ilçe konumunda bulunuyor.
Terme İlçesinde daha önceden yapımı tamamlanan ve çalıştırılan santralden sonra şimdi yeniden bir termik Santral kurulacak haberleri ile iyice gerilen ilçe de İlçe Belediye Başkanı dahil STK ve vatandaşlardan yoğun tepki görmeye devam ediyor. İlçe halkı ve STK yetkilileri seslerini duyurabilmek için her yolu denemelerinin yanı sıra ilçede bir platform kurarak termik santral yapımına ne pahasına olursa olsun karşı çıkacaklarını ve ilçelerine santral yaptırmayacaklarını dile getiriyorlar.
Türkiye'de ve özellikle Karadeniz Bölgesinde yaptıkları incelemeler neticesinde Türkiye’de en uygun yerin Terme olduğunu belirten şirket yetkilileri, “Yasal işlemlerden sonra, ruhsat almama gibi bir sorunumuz da ortadan kalkınca, santrali Terme’ye tabii ki kurarız” şeklinde açıklamalar yaptıkları ve kararlarında ısrarcı olduklarını belirtmeleri gerilimi daha da çok arttırıyor. Bu açıklamalarla birlikte Terme İlçesi Kozluk Akçay Mahallesi mevkiinde, Tim Avrasya Yatırım Danışmanlık İnşaat Madencilik ve Enerji Toplantıda Üretim Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılması planlanan “687,5 MWm/660 MWe Kapasiteli umut Enerji Üretim Santrali İskelesi Derin Deniz Desarjı ve Kül/Alçıtaşı Depolama Alanları” projesiyle ilgili olarak çalışmalar devam ediyor.
İzin aşamasında olduklarını ve kesin yapılacak diye bir şeyin olmadığını belirten şirketin avukatı Yaprak Güryel, “Yasal olarak tüm işlemlerimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. İşlemler tamamlandıktan sonra tabiki santrali Terme'ye kurarız. Bu bir projedir. Proje öncesi halkı bilgilendirme toplantısı olacaktı. Halk buna engel oldu. Keşke toplantı olsaydı da halk bilgilenseydi” şeklinde ki açıklamalar gerilimi gün geçtikçe daha da çok arttırmaya devam ediyor.
Terme Kozluk bölgesinde daha önceden kurulan OMV’nin elektrik hatlarını da kullanacakları iddiaları üzerine şirket yetkililerinin , “Bizim projemizden çok önce kurulan OMV ile ilgimiz yok. OMV hattını kullanmamız gibi bir durum söz konusu değil. Hat işi en son düşündüğümüz nokta. Bu çok büyük bir yatırım, şirket bunun hesabını zaten yapmaz. Şirket olarak projemiz hazırlanmış ve tüm alt yapı çalışmaları tamamlanmış yapım aşamasına girilmiş bir projeyi başka bir proje ile ilişkilendirmek akılcı bir söylem olamaz" dediği öğrenildi.
Firma adına basına açıklamalarda bulunan Avukat Yaprak Güryel, Türkiye’de kıyılar açısından çok yerleri araştırdıklarını; ithalat, hammadde, yatırım ve iskele açısından Terme’nin en uygun yer olduğunu tespit ettiklerini belirterek, “Yasal olarak işlemlerimizi tamamladıktan sonra Büyükşehir’in ruhsat vermeme gibi bir durumu da ortadan kalkıyor. Biz Çevre ve Şehircilik Bakanlığının koymuş olduğu yasalara uygun hareket ediyoruz. Tüm resmi işlemler yapıldığı takdirde santrali Terme’ye tabiki kurarız” açıklamalarının ardından Samsun Büyükşehir Belediyesinin yeni santral ve kurulum aşamasında Belediyenin yetkisiz kalacağı ve Çevre Bakanlığından İzin Alarak Belediyenin Saf Dışı Bırakılacak, Onlar Karışama Sözleri İl Genelinde De İnfiale Yol Açmaya yetti.
Terme'li vatandaşlar bu çarpıcı ve iddialı açıklamalar sonrasında Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ın enteresan açıklamaları ve Belediyenin saf dışı kalacağının açıklanması sonrasında Başkanın kendilerine sahip çıkacağına inandıklarını dile getiriyorlar. İlçede yaşayan vatandaşlar, bizi dinlemedikleri yetmiyormuş gibi Büyükşehir belediyesini de hiçe sayıyorlar. Bu gücü, kudreti, bu başa buyrukluğun gücünü kimden alıyorlar. Santrallerin projesi, inşaat alt yapı çalışmaları ve tesisin kurulması noktasında onlar her türlü izni almış olabilirler ama kanunlara göre sit alanlarının yanı sıra tarım arazisi ve insan hayatını olumsuz etkileyecek yatırımlara izin verilmeyeceği açıktır. Bu konuları bu şirket nasıl almış. Kağıt belgeler üzerinde proje ve izin almak kolay ama işi hayata geçirmek o kadar kolay olmamalıdır. Burada Türkiye Cumhuriyetinin kanunları ile dalga mı geçiyorlar. Büyükşehir belediyesini tanımamak ve onların izin noktasında müdahale edemeyeceğini dile getirmek hangi cesaret sahibine ait merak ediyoruz" şeklinde tepki gösteriyorlar.
İlçe de geçtiğimiz günlerde yapılan baskın toplantıda Termik santralin kurulma aşaması hakkında kısa bilgiler veren Cemil Keleş, “Öncelikle kurum ve kuruluşlardan izin alınıp dosya hazırlanarak ÇED toplantısı yapılır. Karşı görüşler çok olacağından bu durum kamuoyundan saklanır. Toplantı için insanların az ve ulaşımın zor olduğu yerler belirlenir. Kısacası bu göstermelik bir toplantı olur”dedi. Bunun bir felaket olduğuna dikkat çeken Mustafa Güner de, “Toprağa karışan ağır metaller yağmur ile karışır bu da fındığımızı, çeltiğimizi, tarımımızı mahveder. Kimse fındığımızı, tarım ürünlerimizi, pirincimizi almaz. Tüm Terme halkından bu duruma karşı çıkmalarını bekliyorum. İrademizi ortaya koyalım ve örgütlenelim. Terme'nin topraklarında doğduk ve Terme'nin çocuğuyuz. Bir olalım halkı bilgilendirelim. Bir platform oluşturalım alt yapının oluşabilmesi için bütün belgeleri bilgileri toplayalım. Termeli olarak bir araya geleceğiz ve bu sorunları çözeceğiz.” dedi.
Toplumu sevk ve finanse edecek yapının bir an önce oluşturulması gerektiğine dikkat çeken Büyük Birlik Partisi Terme İlçe Başkanı Rasim Kani “Bu siyasi bir hareket değil Termeyle alakalı bir şeydir. Bu durum ekmeğimize, suyumuza etki edecektir. Kuracağımız bu platformda, yönetim, yürütme kurulu, hukuk masası, platform eylem planı oluşturup mitingler yaparız. Terme halkına afiş, broşür dağıtarak vatandaşı bilgilendiririz. Bunu muhakkak engellememiz lazım. Eğer engelleyemezsek Terme, yaşanmaz hale gelir.”dedi.
Toplantıda ayrıca Terme'nin birinci derecede tarım alanı olduğu vurgulanarak “Termik santralin kurulacağı yer fındık bahçesidir. Termik santralin yetkilileri o alanı çalılık olarak göstermişler ama orası tarımsal bir alan fındık bahçesidir. Bu işin başlangıcı da ÇED raporudur. Bu alanın tarım alanı olduğunu belgelemeliyiz. Platforma bilgi ve belge konusunda yardımcı olmak isteyenler bize;
Samsun Doğayı Koruma Derneği Başkanı Yılmaz: "Terme'de yapılması planlanan termik santral sadece Samsun'a değil Ordu, Amasya, Tokat ve Sinop'a da zarar verecektir." Samsun Doğayı Koruma Derneği Başkanı Taner Yılmaz, Terme'de yapılması planlanan termik santralin sadece Samsun'a değil Ordu, Amasya, Tokat ve Sinop'a da zarar vereceğini öne sürdü. Yılmaz, gazetecilere yaptığı açıklamada, Terme'de yapılması planlanan termik santrale tepki gösterdi. Samsun'un "bu tür yatırımların cazibe merkezi haline gelmesini" eleştiren Yılmaz, şunları kaydetti: "Terme'de yapılması planlanan termik santral sadece Samsun'a değil Ordu, Amasya, Tokat ve Sinop'a da zarar verecektir. Yani sorun sadece Samsun'un değildir. Etkisi takriben 200 kilometre çaplı bir dairede hissedilecek olan termik santralin yöremizin tarımına, turizmine ve en önemlisi de insanlarımızın sağlığına olumsuz etkisi olacaktır. Dernek olarak bu tür yatırımlara kesinlikle izin vermeyeceğiz."
HABER MERKEZİ