"Topuk dikeni" rahatsızlığının ayak tabanını oluşturan kas tabakasındaki gerilme ve zorlama sonucunda ortaya çıkan bir rahatsızlık olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Mehmet Bilgin, röntgen filmlerinde topuğa batmış bir diken gibi görünmesi nedeniyle halk arasında "topuk dikeni" olarak adlandırılan bir rahatsızlık olduğunu söyledi. Topuk dikeninin tedavi edilebilir bir rahatsızlık olduğunu ve tedavi edilmediği takdirde kronik bir duruma dönüşebileceğini belirten Bilgin, oluşacak bu durumun kişinin günlük aktivitelerini yapmasını engelleyeceğini ve sonuç olarak da insanların yaşam kalitelerini düşüreceğini ifade etti.
"YÜZDE 85 ORANINDA KALICI İYİLEŞME SAĞLIYOR"
"Topuk dikeni" rahatsızlığının olumsuz sonuçlar doğurabileceğini vurgulayan Bilgin, "Bu nedenle mutlaka kronik ayak ağrılarının ciddiye alınması, bir uzman hekime muayene olunması ve süreçte erken tedavi yöntemlerinin uygulanması gerekir. Bu alanda en yaygın olan tedavi olan ESWT (ekstracorporeal shock wave therapy) yani şok dalgasıyla tedavi yöntemi uygulanarak 4-6 hafta içerisinde ağrı ve şikayetlerin büyük oranda ortadan kalkarak kişinin yaşam kalitesi artıyor. Tedavi yöntemi vücut dışında oluşturulan güçlü ses dalgalarının vücudun istenilen bölgesine odaklanmasıyla uygulanıyor. Ciltte oluşan hafif kızarıklık dışında bilinen bir yan etkisi bulunmayan tedavide 3-7 seans arası değişen sürelerde hastanın şikayetinden kurtulması bekleniyor. Bu yöntemin ayrıca tenisçi dirseği, golfçü dirseği, kaslardaki ağrılı tetik noktalar, kronik ayak ağrıları, kalsifik omuz tendiniti (omuzdaki kas tendonlarının aşırı kullanımı sonucu oluşan tendon iltihabı) gibi hastalıkların tedavisinde de kullanılıyor. Ağrısız ve anestezi gerektirmeyen bir yapıya sahip yöntem, yüzde 85 oranında kalıcı iyileşme sağlıyor. Bu yöntem günümüzde uygulanan en son teknolojiye sahip. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa o denli iyi sonuçlar alınır. Geciken tedavilerde ise iyileşme oranı düşüyor" dedi.